Şerefini Kurtarmak!
Ramazan Sayar
Bir dil ebesi ihtiyar bir abide geldi ve dedi ki:
“Bir soysuz adama on akçe borcum var. Bu borcun bir parçası bile bana ağır geliyor. Geceleri borcumu düşünüyorum, uykum kaçıyor; gündüz ise alacaklı gölge gibi arkamdan ayrılmıyor, acı sözler ile gönlümü yaralıyor. Aciz kaldım, şaşırdım.
Hangi cömert adam bana yardım edip bu taş yürekli insandan beni kurtarır?”
Mübarek ihtiyar, bu adama iki altın verdi, o da gülerek çıktı, gitti.
Orada bulunanlardan birisi dedi ki:
“Efendim bu adam hilekâr bir dilencidir, değersiz bir insandır.”
Abid: “Sus, dedi sen iyi düşünmüyorsun. Burada iki ihtimal vardır. Eğer bu adam, benim zannettiğim üzere doğru söyledi ise, ona ben para vermekle onun şerefini kurtardım. Eğer bu adam para toplamak için kendini bir kılığa sokmuş dilenci, riyakâr ise, beni aldattı sanmayın; kendi şerefimi korumuş oldum.”
Arkadaş iyiye kötüye para ver. Verdiğin kimse iyi ise hayır kazanmış olursun kötü ise şerrini defetmiş olursun.
Sadi Şirazi- Bostan