Prof. Dr. Mustafa Uzunpostalcı

İHTİYAÇ VE ZARURET

Prof. Dr. Mustafa Uzunpostalcı

İnsan olarak yaratılan bizler her gün farklı işlerin peşinde hareket etmekte olduğumuz bir gerçektir. Ne var ki, peşinde olduğumuz bu şeyler bazı durumlarda bizim için kaçınılmazdır. Çünkü o olmadığı takdirde düşündüğümüz bir şeyi veya işi gerçekleştirmemiz mümkün olmaz veya o işi en mükemmele ulaştırmamız mümkün değildir.

Bu bakımdan insan olarak yaptığımız veya yapmak istediğimiz o iş ve şey, elde etmek istediğimizin varlığı veya yokluğu ile değerlendirilir.

Ancak yokluğu, yapmak istediğimiz şeyin temelini oluşturan bir şey ise o işi yaptığımızda beklediğimiz netice ortaya çıkmaz. Bu açıdan bakıldığında o şey, yapmak istediğimiz şey için bulunması gerekli ve zaruridir.

Ama eksikliğini hissettiğimiz o şey yapmak istediğimizi daha mükemmel ve eksiksiz olarak ortaya çıkaracak bir şeyse o zaman yaptığımız iş mükemmel olmamakla birlikte beklediğimiz neticeyi aldığımız anlamına gelir.

Bu açıdan günlük hayatımıza baktığımızda şöyle bir değerlendirme yapmamız mümkündür.

Sabahleyin kalkıp işe gitmek üzere hazırlanırken şüphesiz her şeyden önce yaptığımız ilk iş karnımızı doyurmaktır. Çünkü iş yaparken bize canlılık verecek olan alacağımız gıdadır. Ancak bu gıda bazen bizi duygularımızı da besleyecek şekilde eksiksiz olur ve bizim yapmak istediğimiz işe giderken neşe içinde gitmemizi sağlar; bazen de eh beğenmesek de karnımıza bir şeylerin girmiş olması bizi tatmin eder ve işimize bu şekilde gideriz.

İşte bu iki şıktan birincisi bizim neşemizi artıracak ve duygularımızı tatmin edecek şekilde ihtiyacımızı karşılamıştır. Böylece biz de neşe içinde hareket ederek işimize gideriz. Ama ikincisi ancak zaruretimizi gidermiştir. İşimize giderken de ‘eh bugün de böyle olsun’ diyerek ve durumu hoş görerek kendimize moral vermeye çalışırız. 

Fakat bu da olmadığı takdirde ne işimizi benimseyerek yaparız, ne de beklenen şekilde çalışma imkânı bulabiliriz. Şüphesiz çalışırız, ancak randımanımız düşük olabilir.

Hiç şüphe yok ki, bizden beklenen tam randımanlı olarak çalışmamızdır. Bu sebeple de çoğu zaman yaptığımız her şeyin en mükemmel olmasını ister ve başkasından da bunu bekleriz. İşte olmazsa olmaz diyebileceğimiz tam tatmin olmasak da zaruretimizi gideren yemeğimiz bizim için zaruri olan bir beslenmedir, ama mükemmel diyebileceğimiz derecede bizim hem karnımızı hem de gönlümüzü doyuran yemeğimiz de beklentimizi ve ihtiyacımızı gideren bir beslenme şeklidir. Bunun işimize yansıyan yönünü gelecek yazımızda ele alalım.

Yazarın Diğer Yazıları