Prof. Dr. Mustafa Uzunpostalcı

Günlerin uzayıp kısalması

Prof. Dr. Mustafa Uzunpostalcı

Başlığı okuyunca hiç şüphesiz aklımıza ilk gelen düşüncenin, günlerin bildik bileli hep 24 saat olduğudur. Yani kime ‘bir gün kaç saattir?’ diye sorsak hiç şüphesiz yirmi dört saat olduğunu söyleyecektir. Belki bazıları da bir yılın 365 gün altı saat olduğunu, bu sebeple de artan altı saatin dört yılda bir gün etmesi sebebiyle o yıla bir gün eklendiğini söyleyecektir. Yani yılın dört yılda bir farklı miktarda olduğunu ifade edecektir.

Fakat bizim burada günlerin uzayıp kısalmasından kastımızın gece ile gündüzün uzayıp kısalması olduğudur. Çünkü bir yıl boyunca gece gündüz hep günün yarısı olan on iki saat uzunlukta olarak devretmemektedir. Şöyle bir düşündüğümüzde kış günlerinin geceleri uzun olup gündüzleri kısadır ve yaz günleri de bunun aksidir. Yani gündüzler uzun olup geceler kısadır.                

Ne var ki, biz günlük hayatımızda hep gün deyince aklımıza gündüz olan zaman gelmektedir. Bu sebeple de aslında uzayıp kısalan gece ve gündüz olsa da aramızda konuşurken günlerin uzayıp kısalması olarak ifade ederiz.

Biz Müslümanlar her şeyi yaratanın Allah olduğuna inanır ve gece ile gündüzü yaratının da O olduğunu bilir ve böyle kabul ederiz. Bu durumda gece ve gündüzün belli zamanlarda uzayıp kısalması şüphesiz O’nun takdiridir. Fakat ‘bu niçin böyledir?’ diye sorarak düşünecek olursak bu cevabını Kitabı olan Kur’ân’da buluruz. Nitekim konu ‘Lokman Sûresi 29. âyetinde şöyle ifade edilmektedir: “Bilmez misin gündüzü kısaltarak geceyi ve geceyi kısaltarak gündüzü uzatan Allah’tır. O, her biri belirlenmiş bir vade içinde hareketini sürdüren güneşi ve ayı (kendi yasalarına) tabi kılmış ve sizin bütün yaptıklarınızdan da haberdardır”.

Buradan da anlaşılıyor ki, Yaratıcımız olan Allah, Ay ve güneşi yaratmış ve belli kanunlar çerçevesinde hareket etmesini belirlemiştir. Bundan dolayı da biz hep onları zaman içinde değişerek hareket ettiklerini görmekteyiz. Fakat ne var ki, biz bu hareketleri doğrudan ay ve güneşe nispet ederek ifade etmekteyiz.

Dikkat edersek, bu günlerde gece en uzun dönemini sürmekte ve gündüz de en kısa dönemini yaşamakta olduğu için, böyle bir değişikliğe şahit olacağız demektir. Yani hemen bu günlerde gündüzler bir dakikadan başlayarak ve zaman içinde de artarak uzayacaktır. Böylece de durum tersine dönecektir.

Bütün bunlardan çıkaracağımız şu olmalıdır: Konu ile ilgili değişiklikleri yapan ve belli bir kurala ve kanuna tâbi kılan Allah’tır.

Ne var ki, biz bu durumu unutup işin kendiliğinden olduğunu sanarak değerlendirmeye çalışıyoruz. Bu gerçeğin yerine konuyu bir tabiat olayı olarak görüyor bu durumu ifade ederek söylüyoruz ve gerçek gücün, fâilin Allah olduğunu düşünmeden değerlendiriyoruz.

Hal bu ki, bize düşen ve yakışanın, böyle durumların kendiliğinden olmadığını bilmek ve asla kendiliğinden olamayacağını düşünerek asıl fâil olan Allah’ı hatırlamamız ve O’nun gücünün her şeyi kuşattığını düşünmemiz ve durumu buna göre değerlendirmemiz gerekmektedir.

Tabii olarak bu durumun arkasında Allah’ın bize bir hatırlatmada bulunduğunu da unutmamamız gerekmektedir.

Yazarın Diğer Yazıları