Fırsattan faydalanmak
Prof. Dr. Mustafa Uzunpostalcı
Bir insanın hayatında yapmakta olduğu işlerin benimsendiği ve revaç bulduğu dönemlerin olduğu muhakkaktır. Tabii olarak bunlardan istifade etmek de mümkündür. Hatta bu durumu kollayıp fırsat bilen ve lehine değerlendiren kimseler de vardır ve böyle birisi çoğu zaman takdir de edilir. Çünkü yapmak istediği işi yerinde ve zamanında yapmış olmaktadır.
Ancak ne var ki, bazı kimseler bunu olmaması gereken bir zamanda ve olmaması gereken biçimde değerlendirmekte ve bunu da kendisi için bir beceri olarak görebilmektedir. Ne var ki, bu bir beceri değil, başkalarının sıkıntılı durumundan faydalanmaktır.
Nitekim içinde bulunduğumuz günler belli bir noktadan, yani din açısından bakılarak değerlendirilecek olursa görülecektir ki, bu günler özellikle de biz Müslümanlar için yardımlaşma ve birbirimize yardımda buluma ve birilerinin elinden tutma günleridir.
Fakat ne yazık ki, durumun böyle olduğunu görememekteyiz. Her birimiz sıkıntıda olan bir din kardeşimizin elinden tutmamız ve sıkıntısı ne ise onu giderebilecek bir çaba sarf etmemiz gerekirken, maalesef böyle bir durumdan kendi lehimize bir menfaat temin etmek çabası içine girebilmekte ve bu noktada en küçük fırsatları kendi lehimize değerlendirebilmekteyiz.
Günümüzün şartlarında sıkıntıya düşmüş bir din kardeşimizin alıp sıkıntısını giderebileceği bir madde, eğer elimizde varsa ve aynı zamanda da piyasada zor bulunan bir madde ise bu durumu kendimiz için büyük bir fırsat olarak görmekte ve hiç çekinmeden bu fırsattan faydalanmanın yoluna bakıyoruz.
En basitinden bu maddeyi mümkün olduğu kadar büyük bir değere satmanın yolunu tercih ediyoruz. Aynı zamanda bunu da bir akıllılık örneği olarak değerlendirebiliyoruz.
Günümüzde şöyle bir etrafımıza baktığımızda bu durumu hemen fark edebiliriz.
Normal zamanlarda ihtiyacımıza göre alıp değerlendirdiğimiz bir madde günümüzde, bazı kardeşlerimiz tarafından, mutlaka elde edilmesi gereken bir madde haline gelmişse ve her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulduğu için hemen ve özellikle de bu duruma düşmüş kimseler çoğalmışsa sağa sola bakmadan hemen fiyatını artırıveriyoruz.
Bu durumu da kendimiz için ticareti bilen ve akıllı bir davranış olarak görmekten zevk alan bir kimse rahatlığında değerlendiriyoruz.
Dikkat edersek karşımızda bulunan kardeşimiz böyle bir duruma kendi isteyerek düşmüş değildir.
Aslında inanmış bir Müslüman olarak bu noktada şöyle düşünmemiz gerekir: Biz bu dünyada imtihan için ve geçici olarak bulunuyoruz. Ben de malları alıp satarken bir imtihandayım. Nitekim kardeşim de bu günde kendisine gelen hastalıkla imtihan edilmektedir.
Öyle ise böyle bir durumu fırsat bilip daha çok nasıl kazanabilirim diye değil, kardeşimin bu durumuna nasıl yardım edebilirim ve nasıl faydalı olabilirim diye düşünmeliyiz ve diğer zamanlarda daha çok nasıl satabilirim düşüncesinde olmalıyız, olabilmeliyiz.
