Genel seçimler, yerel seçimler bitti.
Bundan sonrası vatana, millete hayırlı olsun diyoruz.
Şimdi 85 milyon tek yürek tek yumak olarak kaldığımız yerden daha güçlü bir Türkiye için hep birlikte el ele daha çok çalışma zamanı olduğunu bilmekteyiz.
Bu azim ve gayret içinde açılan yeni kalkınma döneminde işin başına işi bilen hizmetini aksatmayan yöneticileri istiyoruz.
Bakın burası çok önemli, işi bilecek ve hizmette geri kalmayacak yöneticiler diyorum.
Yani liyakat sahibi olacak, o makama o mevkii hak eden olacak.
Yani o koltuğu dolduracak hakkını verecek.
Vatanının, vatandaşının hizmetkârı olacak yöneticiden bahsediyorum..
Cumhurbaşkanı ben vatandaşın hizmetkârıyım diyor ve oluyorsa.
Onun altında çalışan herkes en az reis kadar çalışmalı.
Yada herkes ah bir reise ulaşsak ta derdimizi anlatsak diyorsa.
Demek ki o koltuk sahibinden netice alamamış, o yönetici vatandaşına hizmetkarlık değil, efendilik yapmıştır.
Koltuk sahibi, efendim ben hizmetkâr olmam, olamam diyorsa da o zaman kusura bakmasın o koltuğu terk etsin, vatandaş yerine geçsin diyoruz.
Her seçimden sonra seçimde başarısız olanlar.
Biz nerede eksik ya da yanlış yaptık demeli ona göre kendilerini yenilemelidir.
Hiçbir zaman iyi yoktur, her zaman en iyiler vardır.
En iyi olmak içinde başarınız % 100 olmalıdır.
En başta teşkilatlar, adımıza mecliste bizi temsil eden vekiller, yerel yöneticiler, bürokratlar eksiklerini görüyor ve kendilerini yeniliyorsa başarı %100’e ulaşabilir.
Biz seçimlerde vatandaşın kapısına gittik, bizi kabul ettiler sonra onlar bize gelmek istediler.
Biz onları kabul ettik mi?
Biz onlara randevu verdik mi?
Sorunlarını dinleyip çözdük mü?
Telefonlarına dönüş yaptık mı?
Diyebiliyorsa başarı en iyidir.
Teşkilatlar, her gün kapı kapı halkı gezip, biz sizi dinlemeye geldik.
Hem mahallenizde, hem de parti binamızda nöbete koyduğumuz arkadaşlarımız ile sizlere hizmetkâr olmak için varız deniyorsa başarı en iyidir.
Evet dinledik ama çözüm üretemedik, dikkate almadık.
Çözeceğiz, halledeceğiz deyip oyaladık diyorsa vatandaşta o temsilcileri orada istemiyoruz deme hakkı vardır.
Bu vatandaş niye kırıldı?
Neden istenen sonuçlar elde edilmedi diye teşkilatlarda ertesi gün değerlendirme toplantıları ve değerlendirme raporları hazırlattı ise gereken tedbiri almak için gayret içinde olduğunun göstergesidir.
Ey Türkiye’m, sen çok güçlü bir ülkesin, sen çok güçlü bir milletsin.
Bunu hem bu son dönemlerde, hem de tarih boyunca kanıtladın ve kanıtlamaya da hazırsın.
O yüzden kendimizi eleştirelim, kendi eksiklerimizi dışarıdan görelim, dinleyelim, kırmadan dökmeden tenkitleri dikkate alıp en iyisi olalım diye gayret edelim.
Yeni dönemde hak edenlere, liyakat sahibi olanlara o koltukları emanet ettiğimiz gibi vatana sadakati de göz önünde bulunduralım.
Sadakat bağlılık duygusu, vatanına, milletine, işine, devletine olmalı.
Yaptığı hizmeti Allah rızası için vatandaşına yaptığını bilmeli.
Söz konusu ben değil, ülkem olmalı diyebilmeli.
Menfaatine yaptığı işten 85 milyonun vebalini aldığını bilmeli.
Cumhuriyetimizin kuruluşu için atılan adımların yıl dönümünde bize emanet edilen bu toprakları, bizde gelecek nesillere en güçlü şekilde teslim etmek için çok çalışmalı çok üretmeliyiz.
Atanacak Yöneticilerimizi, geleceğimiz, ülkemiz, milletimiz için, iyi yönetilmek ve kalkınmada ivme sağlamak, hak eden, halka inen, sadakat sahibi olan vatına, vatandaşına hizmetkârlık yapmaktan gurur duyan, ayakları yere basan, vatan sever insanlarımızdan seçilmesini istiyoruz SAYIN CUMHURBAŞKANIM…