Sanki!!!!!!!

İlahi yoldan bir haber geldi, dizlerim bağı çözüldü sanki
Gökteki bulutlar içime girdi, gözümden yağmurlar döküldü sanki

Uykulu bir halde asude yatış, etrafta var iken hüzünlü bakış
Alnıma işlenmiş ap’ayrı nakış, çeyizler içinde kalmışım sanki

Bir de bakarsın kazanlar kaynar, sevince bürünen sularsa oynar
Bedeni yıkayan sabunlu sular, dünyanın kirinden arının sanki

Dört metre beyaz patiska gelir, bu sana yakışan elbise denir
İsmine yakasız gömlek verilir, beyazlar giymeye mecburum sanki

Tabutun içine konarken beden, yanına uzanan dermansız elden
Bülbülsü öterdi, susmuş o dilden, saygıya çekilin sessizce sanki

Ağlarlar sen için eyvah diyenler, peşine takılır seni sevenler,
Balki de seyirde olur erenler, bu gidiş meçhule gidiştir sanki

İşte bak açılan kapıya vardın, der olun sende bak! murada erdin
Hesap ver bedeni toprağa serdin, sorguda dillerin tutulur sanki!

Açarsın gözlerin bir şey göremen, nereye geldim de, nerdeyim demen
Cevaplar sırada nizama girsen, dillerin tutulur, tutulur sanki

Titreyen vücudum içimde kuşku, kapalı gözlerim ararken yolu
Belki de etrafım dostlarla dolu, bir mahşer yerinde gibiyim sanki

Baktım da semada yıldızlar hepsi, gökteki parlıyan o ay nerdeydi
Dedim ki burası bana yep yeni, karanlık odada kalmışım sanki

Rahmetin bol olsun, sorgular dursun, Muhammet Mustafa Şefaat versin
Allah’ın lutfuyla hidayet, etsin, tutulan dillerin çözülür sanki

Kul Remzi bak tükendin sen de, çileler çektim de, gülmedim deme!
Dünyalık hayata hevesin verme, yükünü yüklenip gelmişin sanki…!