Sigara illeti

Değerli okuyucularım bu büyük âlim Hadimi rahmetullahi aleyh (Rahmeten vasiaten) insanlık âleminin sıhhatini düşünerek sigara hakkında risaleler yazmıştır. Ve büyük İslam âlimlerinden Allah dostlarından Süleyman Hilmi Tunahan (k.s.) BELİYYE diye Yani İNSANLIK İÇİN EN BÜYÜK BELA diye ifade ve izah buyurdukları, SİGARA illeti hakkındaki Hadimi merhumun yazdığı risaleleri okumayı ihmal etmemeli diye düşünüyorum.
Zira bu günlerde sık sık Televizyon ve yazılı basında muhtelif, yerli ve yabancı neşriyatlarda Dünyada her gün binlerce insanın Siğara yüzünden öldüğü açıklanmaktadır. Hatta geçen hafta TV. Kanalın birinde, Türkiye’de bir yılda yüz onbin kişinin ölümünün sigara illetinden olduğu açıklanmıştır. Geçenlerde yine başka bir TV. Kanalında!

Türkiye’de on yedi milyon insanımızın sigara içtiğini ve bunlardan maddi kaybımızın yıllık on sekiz milyar olduğunu, diğer bir TV. Programında da, Türkiye de 15 yaşın üstündekilerden yüzde kırk beş kişinin yani nerede ise onbeş yaş üzerindeki insanımızın iki kişisinden birinin sigara içtiğini, yine dinlediğim bir başka kanalda! Ülkemiz de bir günde 12 kişinin sigaradan hayatını kaybettiğini açıklamışlardır.
Ve yine, Avrupa da birçok ülkeyi görmüş bir kardeşiniz olarak rahat söyleyebilirim ki! Avrupalı kesinlikle, Ülkemiz insanı kadar sigara içmiyor. Ben bunlara şahidim. Ve bizim kıymetli insanlarımız için bundan daha büyük bir öldürücü silah düşünülür mü? Zira bu illet vücudumuzun tırnağından tutunda saçına kadar bütün azalarına tedavisi çok zor olan hastalıklar bıraktığı tıbben kabul edilen bir gerçektir. Allahü Zülcelâl sigara müptelası olan kardeşlerimizi bu beladan kurtarması için hepimiz duâ edelim lütfen.
Binaen aleyh, lüzumuna binaen bu zatın bu husustaki iki adet risalesinin tercüme halini buraya almış bulunmaktayım. Lütfen herkes okusun ve başkalarına da okuyuversin. Sizlerden hususiyle temennimiz budur. Sözü fazla uzatmadan risalelere geçiyorum:

HAZRETİ HADİMİ’NİN SİGARA RİSALESİNDEN
Hadisi şerife istinaden Sigaranın mubah olamayacağını aşağıda ki cümleler ile savunmaktadır.
1- Duhan, merdut bid’at, habis, eza ve israf hükümlerinin umumuna girer. 2- Ulemanın bir şeyde ihtilaf etmesi, şüpheye götüren az bir ihtilaf değildir.
3- Şüpheler haram mevzuunda daha müessirdir. 4- Haramlar şüphelerle de sabit olur, (kaidesi var). 5- Kim şüpheye düşerse, harama düşmüş olur. Hadisi şerifi vardır.
6- Şayet ”Allah Teâlâ yeryüzünde olanları tamamen sizin için yarattı” ayetine bakılarak sigara mubahtır denilirse, bizde deriz ki: Usul ilminde ”SAKINCALI OLAN

ŞEY, MUBAH ÜZERİNE TERCİH EDİLİR”.
Burada Hadimi Merhum,”İttifakla amel etmek” sözünden, Ulemanın sigara hakkında mubah olamaz diye ittifak ettikleri sözlerine dikkat çekmektedir.

İKİNCİ RİSALESİNDE YAZDIKLARI
Ulemanın bir kısmı mubahtır, bir kısmı sakıncalı görüşünü savunmaktadır. Ancak (hak) doğru olan sakıncalı diyen fırka içindir.
Mubahtır diyenlerin iddiaları, sigara hakkında ayet ve hadis yoktur sözlerine dayanmaktadır.
Sakıncalı diyenlerin iddiaları ise şunlardır:
a- Eziyet (b- Çirkinlik ve pislik (c- Tab-ı Selimin nefret etmesidir.
d- Misvak kullanmanın meşruîyetine aykırılığı (e- İsraf olması (g- Malı kayp olması (ı- Bid’at oluşu.
Sonra ben derim ki: Doğru olan sakıncalı diyen fırkanın sözüdür. Sakıncalı oluşu, mubah olmaya tercih edilir.
- Ulemanın sözü muhtelif olunca, daha iyi olanı, şüpheden kaçan kimselerin sözleri mukaddem kabul edilir. Mubahlığında ısrar etmek çok küçük bir iddiadır.
Böyle olunca HADİMİ Merhum, buna benzer kıymetli mütealalarını her iki risalelerinde de kaydetmiştir.
Sevgili okuyucu kardeşim, yukarıdaki malumat ve izahlardan ve sigaranın haramlığını beyandan sonra, Müslüman kendine şöyle bir sual tevcih etmeli;
“Kullandığım basit bir alet arızalanınca tamir ihtiyacı hissediyorsam, bana Allahımın emanet ve en kıymetli emaneti olan VÜCUD nimeti ki, benim her azasından ve fiilinden hesaba çekileceğim, haramların cezasını, helalların mükâfatını alacağım halde, neden manevi arızalarını gidermeye çalışmayayım? Neden ahiret yolunun makinesi olan bu varlığımın arızalarını gidermede hassas davranamıyorum “ diye kendine sormalı diye düşünmeye davet ediyorum!.
HADİMİ Merhum, Şam ehlinin sigara mubahtır iddialarına karşı, münazara neticesinde H.1156 yılında kaleme aldığı bu iki risalenin hulasasını yapacak olursak şu hakikati görürüz.
Her ne kadar HADİMİ merhum, kati ifade ile sigara haramdır dememiş ise de, fıkhı bir kaide, sahih bir hadis ve sözü kabul edilir Ulemanın görüşlerini naklederek, doğru olan söz, sigara mubah değildir diyen ikinci fırkanın sözüdür demektir. Kesin bir Nas ile haramlığı sabit olmasa da “Haramlar şüphelerle sabit olur” kaidesinde haramlık mevzuu bahis olabileceği üzerinde durmuştur. Arif olan bu mütalaadan ne mana çıktığını anlar. (Devam edecek)