Mustafa Özyurt

Mescidi Gamame

Mustafa Özyurt

Hz. Allah, dilerse kulunu sıcaktan, sovuktandan, sıhhate zarar verecek şeylerden ve düşmanlarından Rasülünü ve onun sünnet çizgisinden
ayrılmayanları korur. İşte misalleri:
Buraya musalla mescidi de denir. Efendimiz (s.a.v) kendi zamanında bayram namazlarını, yağmur namazları ve dualarını boş arazi olan bu mekânda yapardı. Efendimiz (s.a.v.) yağmur duası yaptığında bir bulut gelir ve hemen yağmur verirdi. Bundan dolayı buraya bulut manasına Gameme denmiş, Gameme Mescidi olarak meşhur olmuştur. Efendimiz (s.a.v.)’ in son dört sene aynı bu noktada bayram namazlarını kıldırdığını rivayet ediyorlar. Bu mescid Mescidi Nebevî ye 350 m mesafededir. Bu Mescid, Sultan Abdülmecid tarafından restore edilmiştir. Sultan ıı. Abdulhamid Han döneminde ve 1990 da kapsamlı bir tamirat geçiren Mescid, Osmanlı mimari tarzını hala korumaktadır.
MESCİDİ EBU BEKİRİSSIDDIK: Medine musallasında yer alan ve Hz. Ebu Bekirin bayram namazı kıldırdığı yerdir. Sultan 11. Mahmut Han yeniletmiş ve Sultan 11. Abdulhamid Han döneminde ve 1990 da tamirattan geçirmiş, mescid hala Osmanlı mimari tarzını korumaktadır.
MESCİDİ ALİ R.A: Mescidi Ebu Bekirin kuzeyinde, Hz. Osmanın evinde isyancılar tarafında kuşatıldığında, Hz. Âlinin Medine Musallasında bayram namazını kıldırdığı yerdir.
MEDİNE İSTASYONU: 1900 yılında yapımına başlanan 1908 yılında Medine’ye ulaşan Hicaz Demir yolu ile Medine-i Münevvere- İstanbul arasında bağlantı kurulmuştur. 1. Dünya savaşından sonra Osmanlının bölgeden çekilmesiyle Hicaz Demiryolu hattı atıl yale gelmiştir. Bu gün yeniden açılmasına çalışılmaktadır. İstasyonun yanında Osmanlı tarzı cami hala ayaktadır.
MESCİDİ CUM’A: Hicret sırasında Kuba’ya ulaşarak, burada Mekkeden gelecek olan Hz. Ali ve diğer muhacirleri beklemek üzere bir süre kalan ve 24 Eylül 622 Cuma günü Medineye hareket eden Hz. Pefgamberimiz Cum’a vakti girince, Ranuna vadisine Salim b. Avf kabilesine misafir oldu. Burada namazgâh da ilk Cuma hutbesini okuyup namazı kıldırdı. Daha sonra bu ilk Cuma namazını kıldırma hatırasını yaşatmak için Mescidi Cuma adıyla meşhur bir mescid yapıldı. Gördüğünüz gibi Mukaddes beldelerde Osmanlı izleri ve hizmetleri bol. Ruhları şadolsu.
UHUD
Efendimiz; Uhud dağı anıldığı zaman” Allaha yemin ederim ki, eshabımla birlikte şehid olup Uhud dağının eteğinde gecelemeyi ne kadar isterdim” buyuran Efendimiz s.a.v. bu şehidliği ziyaret eder ve yüksek sesle “ Sabrettiğiniz için size selam olsun. Ahiret saadeti ne güzeldir” mealindeki ayeti kerimeyi okurdu.
Bir defasında “Allahım! Kulun ve rasülün onların şehid olduklarına şehadet eder, onlarda kıyamet gününe kadar kim kendilerini ziyaret eder veya selam verirse kendisine mukabelede bulunurlar” buyurmuştur.
UHUD’UN KAHRAMANLARI
Hz. Fatıma validemiz, haftada bir veya iki defa fırsat buldukça ziyarete gelir Hz. Hamzanın kabrini düzeltir dua ederdi. Rasülüllahımızın hanımı Ümmü Seleme annemiz her ay buraya giderek şehidleri selamlardı. Sad. b ebi Vakkas r.a. ise şehitleri ziyaretten sonra “ siz selamınıza karşılık verecek bir topluluğa selam vermezmisiniz ki onlar kıyamete kadar selam verene mukabele edeceklerdir” derdi.
Ömer i. Abdülaziz Medine valiliği döneminde buralarda düzenleme yaptırdı ve Halifesinin annesi Nasırı Lidinillahın Hz. Havzanın bu günkü türbesini yaptırdı.
Bir Cuma gecesi Rasülüllah Efendimiz, rüyasında görmüş ki, bir takım sığırlar boğazlanıyor. Zülfikar nam kılıncının ucu kırılıp bir gedik peyda olmuş ve arkalarına bir muhkem zırh giymiş mübarek elini o zırhın yakasına sokmuş. Ertesi gün Efendimiz, bu rüyayı eshabı kiramına “ Boğazlanan sığırlar, eshabımdan katlolunacak zevata ve kılıcımın ucundaki gedik, Ehli beytimden birinin katlolunacağına işarettir” diye tabir etti. Eshabıyle istişare neticesi Efendimiz şehir dışında savaşmaya karar verdi. Ehli İslam Uhud dağına arkasını verdi. Medineye karşı saf olup durdu.
Ayneyn tepesinde Fahri kâinatımız Abdullah i. Cübeyr’i 50 nefer okçu ile vazifelendirdi. Hz. Hanzala bu savaşta şehit olanlardandır. Ebu Dücane hz.leri Efendimizin üzerine kapanıp düşman oklarına ve taşlarına kendini siper ederdi bu cihetle pek çok yerinden mecruh oldu. Hz. Talha keza,. Şehidlerin efendisi seyidi şüheda hz. Hamza efendimizde buradadır.
Efendimiz s.a.v. yaralandığında, kendisinin kanı yeryüzüne damlayıpta ondan dolayı kavmine azap nazil olmasın diye yüzünden akan kanları siler ve “ Ya Rabbi! Kavmim cahildir. Sen onlara hidayet et” diye dua ederdi. Badehü Hz. Ali, Rasülüllahın yüzünü yıkadı ve abdest alıp öğle namazı kılındı. Mübarek yüzüne batmış olan iki halkayı, Ebu Ubeyde i. Cerrah r.a. ön dişleriyle tutup çıkardı ve çıkarırken kendisinin iki dişi düştü.
Rasülüllahın merak ettiği Sa’d i. Rabi yi, Mesleme r.a. şehidler arasında buldu. Onu görünce gözünü açtı ve “ Rasülüllaha benim selamımı tebliğ et ve söyle ki: Ben cennetin kokusunu duyuyorum. Kavmine de benden selam eyle ve söyle ki; Kirpikleriniz kımıldadıkça peygamberinize ihlâs hususunda indellah mazur olamazsınınz” dedi ve ruhunu teslim etti. Evet! Bu söz, her birerimizin kulağına küpe yapacağımız bir sözdür!!!
Hz. Hamza için ise: Cibrili Emin nazil oldu ve Hz. Hamza göklerde” Allahın arslanı ve Rasülüllahın arslanı” diye yazılmış olduğunu haber verdi. Cebrail ve Mikail a.s.lar Efendimizin önüne yanına durup muhafaza ettikleri kayıtlarda mevcuttur. (Devam edecek)
 

Yazarın Diğer Yazıları