
Kim Onların İzinden Giderse Hidayet Bulur
Mustafa Özyurt
Bizi ümmetlerin en hayırlısı kılan ALLAH (C.C.)ya hamd olsun. Allahü Teâlâ insanları ve cinlileri, kendi varlığını bilsinler ve ibadet etsinler diye yarattığı zaman, onları doğru yola götürmek ve kötülüklerden sakındırmak için din gönderdi.
Din, akıl sahiplerini insanları hayra, iyiliğe erdiren, dünya ve ahret hayatında kurtuluşa ulaştıran tesisi rabbani ilahi bir kanundur.
Allahım, Mahlûkatın nefesleri adedince Efendimiz üzerine salât olsun. Bütün varlıkların tüyleri adedince Muhammed (a.s.) üzerine salât olsun. Arz ve semada sakin olanların adedince Muhammed (a.s.) üzerine salât olsun. levh ve deavat harfleri adedince Muhammed (a.s.) üzerine salât olsun. Sayılabilen ve bilinen, her şeyin salâtı ve selamı üzerine kıldığın Efendimiz Muhammed (a.s.) hürmetine bizlere rahmet et. Ancak o rahmet peygamberin hürmetine rahmet edersen kurtuluruz.
İlmi ebedisi ile her şeyi bilen, kudreti alası ile her şeyi ayakta tutan ve “ Bizi sureti kat’îyye de insanı en güzel bir surette halk ettik” ayeti celilesinde buyurduğu gibi, mahlûkat içerisinde en mükerrem varlık insandır. Ve o yüce yatanın, en şerefli ve faziletli kıldığı kullarına ettiği ikramı, in’amı ve ihsanları saymak mümkün değildir.
O insanların her bir ferdini, İlahi ferdaniyetine delil, ezeli istidatlarına göre de sebil eyledi. Kimini peygamberlik makamı ile yüceltti, kimini ilim ve irfan ile mücehhez kıldı. Kimini velayeti kâmile ile yükseltti.
İrfan sahipleri demişlerdir ki; Hak Teâlâ yarattı insanı
Cümleden mükerrem etti anı.
Bütün ilahi ilimlerin, isimlerin manalarına, esrarına mazhar olan Hatemü’l-Enbiya S.A.V. Efendimizin mübarek zatı ve latif vücudu İlahi ahlakın tümü ve nihayetsiz sırların mahzenidir. Onun mümtaz ehli beyti ve ashabının her biri Velayet ve Hidayet ülkelerinin önderi ve yol göstericileridir. (R.Anhüm.)
Fahri kâinatımız s.a.v. hem peygamberlerin hatemi hem de kâinatın Efendisidir. Ona izafeten onun yolundan gidenlerde efendi olur. Onun Ashabı’nın yolundan gidenlerde ebedi kurtuluşa ererler. Nitekim hadisi şeriflerinde:
”Ashabım yıldızlar gibidir, kim onların çizgisinden giderse hidayet bulur” buyurduğu gibi. Ashabı-Resule iktida eden yani uyan, ehlisünnet akidesine sımsıkı sarılan hizmet eden Ulema-i kiram da bu ümmetin Efendisidir. Zira efendinin yolundan giden de efendi olur.
O sebepten, bu fakir de o Efendi ümmete hizmet gayesi ile Allah dostu İslam hadimi Seyyid Ebu Said Muhammed el-Hadimi (r.a.) hakkındaki bu yazıyı yazmaya karar verdim.
Yüce Rabbimizin izni ve inayeti ile sizlerinde müstecab duaları ile Yüce Rabbimiz, bu aciz kuluna ve siz kıymetli saygı değer okuyucularıma, zahiren ve batınen müyesser kılmasını istifade edilmesini temenni ederim.
Muhterem okuyucu: Hakiki insanların, Ehlüllah’ın hallerini okumak, özemek gösterdiği yolda gitmek ne güzel bir gidiştir. Allah Teâlâ Kuranı Kerimin de ”İyi insanlarla beraber bulununuz” buyuruyor. Yine bir ayeti kerime de :”Allah Teâlâ’ya kavuşmak ve gösterdiği yolda gitmek için vesile arayınız” buyuruyor.
O halde Allah ile kul arasına kimse giremez sözleri, bu ayeti kerimeleri, Peygamberleri a.s.v., alimleri ve arifleri inkar etmektir. Çünkü bunların hepsi Allah Teâlâ’nın emir ve yasaklarını kullarına bildiren birer vasıtadırlar.
BEREKAT da geçen şu h.ş. de Peygamber Efendimiz s.a.v. “Salihlerin, temiz ve makbul Müslümanların isimlerinin anıldığı yere Allah’ın rahmeti iner” buyurulmaktadır.
Hadisi Kudsi de Yüce Rabbimiz ”Sevgililer ve makbullerle beraber bulunanlara CELİSİ İLAHİ denilmektedir” yani (Allahın meclisi) diye beyanı İlahi vardır.
Ariflerin ve Velilerin ruhları, isimlerini edeple ananların yanında bulunurlar. Herkesten yüz çevirip kendilerinden istimdat edenleri tasarrufları altına alırlar. Vefatlarından sonra tasarrufları daha da artar. Yeter ki onlara aşk ile ihlâs ile gönül verilsin. (Devam edecek)