Mustafa Özyurt

Kilis De Ashab-I Kiram

Mustafa Özyurt

Her yaz tatili başında sıcak bir tartışma konusu olarak Müslümanların tatili nasıl olmalı veya "İslamî turizm" başlıklarında yapılan tartışmalar ne kadar faydalı olur bilinmez; ama şunu eklemek isterim, Müslüman yaşadığı toprakların farkında olmalı, imkanları nispetinde seyahat ederek çevresini tanımalıdır. Bu tanışma eylemi yakın çevreden başlayarak imkanlar ölçüsünde komşu illere doğru açılarak sürdürülebilir. Bu yaklaşım ifrat ve tefrite kaçmadan Müslümanca bakış açısıyla sürdürülebilir. Müslüman kendine, ailesine, dostlarına zaman ayırmalıdır. Bunun adına tatil, sılay-ı rahim, gezi, seyahat, ziyaret olmasının şekil olarak ne derseniz deyin.

Seyahat etmek de aslında bir meslektir, bir farklılık sonucu şehirleri tanımak mümkündür. Çoğumuz yaşadığımız şehirlerin bile farkında değiliz. Bu nedenle seyahat kültürü işlenerek bazı sorulara cevap aranmalı; bir şehir nasıl tanınır, nasıl gezilir, geziye nereden başlamalı? Bu sorular çoğaltılabilir. Seyahat kültürünü öğreneceğimiz en güzel kaynaklar seyyahlarımızın bıraktığı eserlerdir. Bir şehre girmeden, "bu şehir için seyyahların piri Evliya Çelebi ne demiş", "İbni Battuta buradan geçmiş mi?" gibi sorular şehri tanımak için anlamlıdır.

Bazen birkaç yıl yaşadığımız şehirden hiçbir tanışıklığımız olmadan ayrılabiliyoruz. Başlangıçta Kilis'i ziyaret konusunda tereddüt ettim; fakat bir arkadaşımın ve valiliğin sitesine bakıp da oradaki detaylı tarihi eser listesini gördükten ve duyduktan sonra bu şehri mutlaka görmeliyiz, dedim. Beklentimin üzerinde bir şehir ile karşılaştık. Bu sebeple Kilis'i bilinmeyen külliyeli şehirler listesine ekliyoruz.

Bu yazı vesilesiyle bir şekilde yolu Kilis'e düşenler ve düşürebilecek olanların hayal kırıklığına uğramayacaklarını hatırlatalım.

Hz.Zübeyr  b. Avvam ile Hz.Talha'nın R.A.

İlk ziyaret ettiğimiz türbemiz Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) hem akrabası hem de ashab-ı kiram'dan olan Hz.Zübeyr ile Hz.Talha'nın türbesi. Ara yerde dar bir sokağa giriyoruz. Sahabe Efendilerimize saygısından güneş başını dar sokaklara eğmiş. Bizi bu dar sokakta Talha Bin Ubeydullah (RA) ve Zübeyir bin Avam (RA) makamı önüne çağırmış olsa gerek. Hazreti bin Avvam ile Hazreti Talha bin Ubeydullah teyze çocuklarıdır. Peygamber Efendimizinde halası oğlu olup, Hazreti Ebubekir Efendimizin de damadı olmasıyla Resulullah Efendimiz ile aynı zamanda bacanaklardır.

Hz Ömer zamanında (M 638) Suriye ve kilise kadar gelmiş, Kilis’te yapılan savaşta (M 639) yılında 3000 sahabi Efendilerimizle birlikte şehit düşmüştür.     Bugünkü türbenin bulunduğu yere defnedildiği söylenmektedir.

Zübeyir bin Avam’da İslam dinine büyük hizmetleri olmuş hayata iken cennetle müjdelenen sahabelerden biridir. Hz. Ömer'in vefatından sonra, halife seçimini gerçekleştirmeleri için tayin ettiği altı kişilik "Ashabü'ş şûra" (danışma kurulu) üyelerinden biridir. İlk Müslümanların dördüncüsü veya beşincisidir.

Talha ile Zübeyr müslüman olunca, Resulullah (s.a.v.) onları kardeş ilan ettiği rivayet edilmektedir. Belki bu hadisten olsa gerek iki sahabenin makamı yan yana yapılmış.

Kilis sahabeler ve evliyalarla dolu bir şehir. İsmi bilinen ve bilinmeyen çok sayıda türbe var. Kilis’te adı geçen türbelerin yanında, Şeyh Mansur Türbesi, Şemûn Nebi Türbesi, Bekir Dede Türbesi, Şeyh Muhammed Bahaeddin türbesi, Muhammet Şahabeddin Türbesi Şeyh Ahmet ve Şeyh Muhammet gibi evliyalara ait türbelerde bulunmakta..

Kilis’te bir gelenek haline gelmiş. Her yıl Kilis’te bulunan evliyalar ve sahabelerin ruhlarına mevlit okutulmaktadır.

Allah dostları Sahabe Efendilerimiz hep gurbeti ve hicreti yaşamışlar. Ezanı her yere duyurmak ve imanı her gönüle doldurmak için yola çıkmışlar. Kilis’in her yanında kimi mahallelerde ve bazı evler içerisinde dahi evliya kabirleri olduğu bilinmektedir. Kilis’imizi her yanında bir türbeye rastlamak mümkün.

(Abdulhamit Mollahamit) Çok şükür ki görme fırsatımız oldu ve dua ettik. (Devam edecek)

Yazarın Diğer Yazıları