
Keskin bir panzehir ve muazzam bir iksir
Mustafa Özyurt
Hadimi, hangi beldelerde oturmanın daha iyi olacağını ve kiminle beraber olunursa kişinin faziletleşeceğini izah ediyor. Kimlerle arkadaşlığın kurulacağını ve kimlerle sohbet ederek nasıl bir ahlak ve güzel bir sirete sahip olunacağını beyan ederken, mevzuya başta Hz. Ali r.a. dan bahsederek şöyle devam ediyor:
Hz. Ali r.a. dan gelen bir söz de denilmiştir ki: Ahalisi senden şikayetci olan bir belde de oturma. Zira sen onlarla beraber olmakla küçülürsün. Ahlakı ve sireti güzel olan, salah ve tevazuu görülen kimse ile sohbet (arkadaşlık) etmek çok güzel olduğu gibi, bu, kötülüklere karşı keskin bir panzehir ve muazzam bir iksirdir. Sen böyle bir kimsenin sohbetinde, hatta mümkünse hizmetinde bulun. Sen onlardan olmasan da, ahlakiyle ahlaklanmak, gidişat ve hikmetlerini almak maksadıyla salihleri sev.
Haramlardan çekindiğin gibi şüphelilerden de kaçın. Çünkü haramlar şüphelilerle sabit olur. Nitekim “ şüpheli şeye düşerse, harama da düşer” hadisi bunu göstermektedir. Kahve ve kuvvette olmasa da onu terk etmenin fiilinden ( (içilmesinden), hele devamından evla olduğunda şüphe yoktur. Kimin söylediğine bakma; ne söylediğine bak. Dünyada az bir şeye kanaat et. Çünkü kimin gayesi, kendine kâfi gelecek şey olursa, o hususta en az şey, kendisine yeter. Eğer gayesi, kendini zengin yapacak, müstağni kılacak şey olursa, onu müstağni kılacak şey yoktur.
Dedenin, vefatından sonra, rüya da tavsiye ve nasihat isteyen babana yaptığı vasiyeti al. O demiştir ki:
“Şunlar sana nasihat olarak kâfidir: Bak benim yanım da dünya metaından bir şey varmı? Dünyaya kıymet (önem) verme. Ona ve dünya ehline ihtiyaç izhar etme. Eğer ihtiyaç gösterirsen, her şeye muhtaç olmaktan kurtulamaz, ömrün boyunca rezaletten hali olamazsın. Ve hiçbir şey elde edemezsin. İhtiyacını yalnız Mevla’na (Rabbine) hasret ve daima onun taatında ol. İşte o zaman her şey, sana muhtaç olur ve her şey, hatta Melikler (Padişahlar) senin yanına gelir.”
Babam dedi ki: “ Bunlar nasihatlerin anasıdır. (esasıdır, başıdır). Onlarla amel edersen, onların dışında bir şeye muhtaç olmazsın.” Sonra dedi ki: “Kalk git, ömrünü seni ilgilendiren( faydalı) şeylerde harcama fırsatı varken, seni alakadar etmeyen ( mala-yani) şeylerde zayi etme. Şu hadisi kudsiye sarıl: “Ey dünya bana hizmet edene sende hizmet et. Sana hizmet edeni ise yor”. Kim dünyaya tabi olursa, dünyada felah bulamaz. Ahrette de necata kavuşamaz.
Dünyadan ve ehlinden yani ona düşkün olanlardan, aslandan kaçtığın gibi kaç. Ala (en yüksek) olanı edna (en alçak) olanla ifsat etme. Baki kalacak salih ameller, bilhassa kurb-i İlahiyi temin edecek ve fazilette ileride olan ameller dışında vakit sermayesini zayi etme. Rasulüllah s.a.v. Efendimizin şu hadisini düşün:
“Dünya için orada kalacağın kadar çalış. Ahret için de orada ikamet edeceğin kadar amel et. Allahü Teâlâ için, ona ihtiyacın miktarınca amel et. Cehennem için, ona sabır edebileceğin kadar amel yap (günah işle). Dilediğin gibi yaşa. Muhakkak ki sen öleceksin. Dilediğini yap; Muhakkak surette sen onun karşılığını göreceksin.”
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) in şu hadisine de dikkat et: “Dünyada, sanki garip bir yolcu gibi ol.”(Buhari, Sahih, Rikak). O halde ömrünü, mala-yani de (seni alakadar etmeyen şeylerde) zayi etme.
Taatlere devam et. Hususiyle tedebbür (düşünme), tertil(tecvid) ve edeple Kur’an okuma gibi en faziletlilerini yap. Şüphesiz ki bu, Allahü Teâlâ ile mükâleme yapma (konuşma ) gibidir.
Nafilelere de devam et: 2 Rekât işrak namazı, 4 ila 12 rek’at Duha namazı, 6 ila 10 rek’at Evvabin namazı gibi. Bilhassa 2 ila 12 rek’at olan teheccüd namazını kıl. Allahü Teâlâ şöyle buyurmaktadır (Mealen) “ Şüphesiz, gece kalkışı daha tesirli ve o zaman okumak daha elverişlidir ”Müzzemmil s.a.6 da.
Yine Mealen şöyle buyuruyor. “Ey Muhammed! Geceleyin uyanıp yalnız sana mahsus olarak fazladan namaz kıl. Ta ki Rabbin, ahirette seni, övülecek bir makama yükselte”. İsra s. Ayet 79 (Devam edecek)