KADEMİ ŞERİF
Mustafa Özyurt
Sultan Ahmet r.a.fahri Kinat s.a.v.in bir taş üzerinde bulınan NAKŞI KADEMİ’ni(ayak izini) Kayıtbay Türbesinden İsatanbula getirtmişti ve Eyyüb Sultan camiine koydurtmuştu. Sultan Ahmed Camii tamamlanınca Nakş-ı kademi’nin buraya getirtilmesini ferman buyurdu. Ancak nakil işinin yapıldığı gece, rüyasında bütün padişahların toplanıp yüce divan kurulduğunu görür. Rasülü Zişan s.a.v. de oradadır. Kayıtbay, (Mısırda bir türbede yatan( V. 1495 Sultan Ahmed’e işaretle “Ya Fahri Kâinat s.a.v. ümmetinden bu zat benim türbemi ziyarete vesile olan Kademi Şerifizin resmini aldırıp kendi camiine koydu. Bu amelinden davacıyım. Âlemlerin efendisi bunun üzerine.
Kademi Şerif resminin iadesini irade buyurur ve Sultan Ahmet hazretleri ertesi gün ilk iş olarak iade eder. Ancak, Kademi şerifden ayrı kalmaya yüreği dayanmaz. Ve tıpkı Kademi şerif şeklinde bir Sorkuç yaptırıp hılafet sarığına takar. Ayrıca bir tahta üzerinde kademi şerif resmini çizdirip tahtının cübbesine astırır. Tahttaki kademi şerif resminin kenarına bizzat kendisi şu meşhur kıt’asını yazmıştır;
No’la tacım gibi başımda götürsem daim
Kademi nakşını ol hazreti Şahı rasülün
Gül-i Gül-zarı nübüvvet o kadem sahibidir.
Ahmed durma yüzün sür kademine o gül-ün
Sultan Ahmed r.a. 14 yaşında tahta geçti. 14 sene taht da durdu. 28 yaşında vefat etti. Allah c.c. şefatine nail eylesin, Âmin(1998 Kasım 21 f.t.)(Devam edecek)
MESCİDLERE HÜRMET
Mescidlerin içerisi gibi semaya kadar da bütün üst tarafı Mescid hükmündedir. Mescidlerin en faziletlisi, Mescidi haram yani kabe-i muazzama. İkincis, Mescidi Nebevi, üçüncüsü Meyti Makdis’tir. Dördüncü olarak da Mescidi Kuba’dır. Mescidlere abdestli olarak sağ ayakla girmeli ve derhal Peygamberimize s.a.v esalatüselam getirmeli. Kerahet vakti değilse, mescide hürmet için iki rekât TAHIYYATÜLMESCİD kılınmalı. Kerahet vakti ise, üç defa tesbih duasını okumalı. Mescidden çıkarken, evvela sol ayağı dışarı atmalı ve sağ ayağı giymeli.
Mescidlerde, zaruret yoksa ayak uzatılmamalı. Kirli ıslak ayakkabılarla basılmaz. Bilakis mescidlere en güzel elbiselerini giyerek gitmeli. Cemaati nefret ettirecek kaçınmalı. Cep telefononu sessize almalı. Mescidlerde yüksek sesle konuşmak mekruhtur. Gürültü yapmak, lüzumsuz konuşmak caiz değildir. Mesciddeki lakırtıla, ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi hasenatı yer bitirir. (2012 Ocak 4 f.t.)
Mescid kenarlarına def-i hacet yapmak, çocuklara yaptırmak, akan suya idrar etmek asla doğru değildir. Bilakis, böcek deliklerine, karınca yuvalarına, idrar etmek, cinnilerin yuvası olduğu için onlar insanlara zarar veriri.
Peygamberimzi s.a.v. sararmış dişlerinizle mescide gelmeyiniz”. “ devenin ahırda yer bellediği gibi aynı yere oturmayın “buyuruyor.
Bedevi Araplardan ileri gelenler, Efendimize s.a.v. geldiler. Bedeviler, kaba tabiatlı olup büyüklerle bulunduğu vakit nasıl konuşulacağını bilmediklerinden, hücre-i saadetlerinden çıkmalarını beklemeye sabretmeyip yüksek sesle dışarı ya Muhammed diye seslendiler. Efendimiz, kemali edeple çıktı ve onlarla konuştu. Bunun üzerine şu ayeti celile nazil oldu. Hucurat s.2-4 ayetler. Hucurat Annelerimizn hücreleri dimektir)
