
155- SAHİBİ ATA R.A.
Mustafa Özyurt
Sahib Ata Külliyesi; Cami, Türbe, Hanikah (merkezi büyük tekke, dergah), Çifte Hamam, Çeşme ve dükkanlardan oluşmakta. Larende Caddesi üzerinde yer alan bu külliyenin inşasına ilk olarak 656H/ 1258M yılında caminin inşasıyla başlanmış olup, 682H/1283M yılında türbenin eklenmesiyle tamamlanmıştır. Külliye yerleşim planı olarak, kuzeyde cami, caminin mihrap duvarına bitişik inşa edilmiş türbe, türbenin güney duvarı bitişiğinde hanikah, hanikah’ın hemen yolaşırı karşısında çifte hamam yer almaktadır.
Sahibi Ata r.a. Sabah ezanından önce uyandığında gördüğü rüyanın tesirindeydi. Hayırdır inşallah hayırdır.
Rüyasında bir derviş kolundan tutmuş ve Sure-i Kıtal-i okumuştu. Sureyi biliyordu. Cennetteki ırmakları anlatan sureydi. Bu ırmakların birinden süt diğerinden bal akıyordu. Gözleri doldu,ecel herkese ve her an gelebilirdi.Mükafatı Cennet olan ölüm bir lütuftu.
Keşke dedi. Hanlık ve vezirlik geçici. Rüyasını kimseye anlatmadı. Bütün günü sarayda toplantılarla geçti. Selçuklu yurdunun her köşesinden haberler geliyordu, Sultan Keyhüsrevzade Keykavus , en küçük bir ayrıntıyı bile kaçırmaz inceler sorar ve danışırdı çok dikkatli ve uyanıktı, onunla çalışmak zevkli ama zordu.
Gece aynı rüyayı tekrar gördü, rüya sıradan bir rüya değil, bunda bir hikmet var mutlaka rüyamı yordurmalıyım diye düşündü. Mevlana hazretleri aklına geldiğinde gözleri yaşarıverdi. O sağ olsaydı. Ama çok şükür mülk boş değil, Sadreddin Konevi Hazretleri sağdı. Mevlananın vefatından sonra her müşkîlini ona danışmıştı.
Bir ziyaretinde; Bu düşüncelerle geldiği tekkede Şeyh Sadreddin Konevi Hazretlerini odasında yalnız buldu. Elini öptü, diz dize oturdular. Rüyamı nasıl anlatsam diye düşünürken, Konevi Hazretleri konuşuverdi.