Mustafa Özyurt

141- MULLA FENARİ R.A.

Mustafa Özyurt

Padişah’ın her hususta en has müşaviri oldu. Molla Fenari hazretleri Bursa’da ilim öğretme yanında kazzazlık (ipekçilik) yaparak nafakasını temin etmeye çalıştı ve kazancı ile çok hayrat ve hasenatta bulundu. Kudüs’te bir medrese satın alıp masraflarını Anadolu’da yaptığı vakıfların gelirinden karşılamıştır. Molla Fenari, Bursa’da inşa ettirilen Ulu Caminin açılışında bulundu. Caminin açılışında ilk Cuma hutbesini okuyan hocası Hamidüddin-i Kayseri’nin dua ve iltifatına kavuştu. Molla Fenari, İskendername’yi nazm eden Mevlana Ahmedi ve tıp ilminde Şifa kitabının sahibi tabib Hacı Paşa ile birlikte Mısır’da Ekmeleddin-i Baberti’nin huzurunda ders arkadaşıydılar.
      Birgün evliyadan birini ziyarete gitmişlerdi. O zat onlara bakıp, Mevlana Ahmedi’ye; “Sen vaktini şiire harcarsın.” Hacı Paşaya; “Sen ömrünü tıpta harcarsın.” Molla Fenari’ye de; “Sen de ömrünü din yolunda harcar ilim ve takvayı birlikte bulundurursun.” buyurdu. Gerçekten buyurduğu gibi oldu. Molla Fenari, Karaman Bey’inin kızı Gül Hatunla evlenmiş olup, iki oğlu iki kızı olmuştur. İki oğlu da kendisi gibi alim olarak yetişmişler, 
     Büyük alim Şemseddin-i Fenari’nin gözlerine ömrünün sonuna doğru perde gelip görmez oldu. Bir gece Peygamber efendimizi rüyasında gördüğünde, Resulullah efendimiz; “Taha suresini tefsir eyle.” buyurunca; “Yüksek huzurunuzda Kur’an-ı Kerim’i tefsir etmeye gücüm olmadığı gibi, gözüm de görmüyor.” diye cevap verdi. Peygamber efendimiz bir parça kumaşı gözlerinin üzerine koymuş, uyanınca Fenari’nin gözleri açılmış ve kumaş parçasını gözlerinin üzerinde bulmuştu. 
      Bu halin şükrünü yapabilmek için ikinci defa çok yaşlı olmasına rağmen hacca gitti. Dönüşünde Receb ayında Bursa’da 1431 (H.834) yılında vefat etti. Kabri Bursa’da, Keşiş Dağı eteğindeki Maksem adı verilen semtte yaptırdığı mescidin yanındadır. Caminin yanında bir medresesi ve pekçok hayır eseri vardır.
     Eyyüp Sabri Paşa; Fenari merhumun gözlerine ama arız olmasının sebebini nakledenler demişlerdir ki: Mevlana Fenari( Lühumu ulema’yı arz ekl etmez) mazmununda mervi olan hadisin sıhhatini tasdıkda tereddüd ile tahkık içün bir çok zaman evvel vefat etmiş olan üstadı Mevlana Alaaddin Esved hazretlerinin mezarını açup merhum müşarun ileyhin cesedi şerifini zamanı hayatında olduğu gibi kemali letaif üzere terünaze olarak bulmuş ve binaen aleyh Hadisi Şerifi mezkür hakkındaki şüphesi zail olup fakat makbereden ayrıldığı sırada kulağına “ Mazmunu hadisi meymune yakın ve tamaninet hasıl iddinmi? Danai zamair beyyinayi serair hazretleri seni nuru basıreden mahrum itsün!” sadayi hatifisi vasıl ve o dakikada gözlerine ılleti ama arız olmuştur. İnteha.(Miratülmedine c.2)   
 

Yazarın Diğer Yazıları