
135-SEYYİD AHMED EL-RUFAİ
Mustafa Özyurt
Evliyâya hürmetin nasıl olacağı sorulduğunda buyurdu ki:
“Allahü tealânın evliyâ kullarının üstünlüğünü kabûl etmeli ve onlara çok hürmet göstermelidir. Çünkü onlara, kıyâmet gününde korku ve hüzün yoktur. Velî olan kimse, cenâb-ı Hakk’a pek fazla muhabbet besler, îmânları kemâl mertebesindedir ve takvâ üzeredirler. Allahü teâlâ, evliyâsına zorluk göstermez. Bâzı semâvî kitaplarda; “Benim velî kullarımdan birine eziyet eden, bana harb ilân etmiş olur.” buyrulmaktadır. Cenâb-ı Hak, velî kullarını korur, onlara eziyet edenlerden intikam alır. Onları sevenleri ise muhafaza eder, korur.
VER MÜBÂREK ELİNİ; Ahmed Rıfâî hazretleri hacca gitti. Hac dönüşü Medîne-i münevverede Resûl-i ekremin mübârek türbesini ziyâreti esnâsında şu meâldeki manzûmeyi söyledi:
“Uzaktık, toprağını öpmek için efendim,
Kendim gelemez, vekîl rûhumu gönderirdim.
Şimdi seni ziyâret nîmeti oldu nasîb,
Ver mübârek elini, dudağım öpsün Habîb!”
Şiir bitince, Peygamberimizin kabrinden mübârek elleri göründü. Seyyid Ahmed Rıfâî de, son derece tâzim ve hürmetle onu öptü. Orada bulunanlar hayretle hâdiseyi gördü. Peygamber efendimizin s.a.v.in mübârek ellerini öptükten sonra, Ravda-i mutahheranın kapılarının eşiklerine yattı. Ağlayarak, oradaki cemâatın cümlesine; “Üzerime basarak geçiniz.” diye yalvardı. Âlimler başka kapılardan çıkmağa mecbur oldu. Diğer kimseler üzerine basarak kapıdan çıktılar. Evliyânın rûhlarından yardım istenir. Çünkü, Allahü teâlânın sevdiği kullarının rûhları, diri iken de, öldükten sonra da, Allahü teâlânın verdiği kuvvet ve izinle, dirilere yardım ederler. Böyle inanarak evliyâdan yardım istemek, Allahü teâlâdan başkasına tapınmak olmaz. Allahü teâlâya tapınmak, O’na inanmak, O’ndan istemek olur. Aklı olan, bunu pek iyi anlar. Mir’ât-ül-Haremeyn; c.3, s.144- (devam edecek)