
Şeytanın Musallat edilmesi!
Mükremin Kızılca
“Arap dilinde şe-ta-na kökünden iki kelime meydana geliyor.
Birisi ip manasında şatan, kalın halat hayvanları veya kuyu kovalarının bağlandığı ip demektir.
Diğeri de Şatn şeklinde cezimli olarak baktığımızda ise emre karşı gelen, itaat etmeyen, uzak duran manasına kök oluyor.
Şeytan kelimesi ikinci kökten bir y harfi eki ile aşırı derecede itaatten uzak olan manasına gelir.
Bu bağlamda insanlardan, cinlerden ve hayvanlardan her türlü itaatsiz, doğruya karşı inatçı tiplere şeytan denir.
Şeytanlaşmak anlamındaki teşaytun kelimesi de şeytan gibi itaatsiz olmak, emirlere karşı gelmek, yanlışta ısrar etmek gibi huysuzlukları olanlara nispet edilir.
Şeytan kelimesindeki y harfini kelimenin kök harfi kabul edersek anlamı helak olan, yanan, yoldan çıkan manalarına gelerek yine şeytanı temsil eder.”
( İbni Manzur Lisanu’l-Arap 13. Cilt Nun maddesi)
İbranicede şeytan, satan kelimesi ile ifade edilir. Orta Çağ’da Hristiyanlığın ve Yahudiliğin tahrif edilerek insan elinde düşürüldüğü perişan haline muhalefet eden satanizm ortaya çıkmıştır.
Satanizm Hristiyanlığın ve Yahudiliğin bozulmuş, ilahiliğini kaybetmiş, aslını yitirmiş haline “eğer din buysa biz de şeytana taparız” diyerek bir reaksiyon ve protesto olarak ortaya çıkan bir akımdır.
Şeytan evrende kötülüğün sembolüdür, Müslümanları doğru yoldan ayırmak için kendini adayan kötü varlıktır.
Allah cc ile melun İblis’in son sözleri
Hz Âdem ile Havva anamız cennetten dünyaya indirildikten sonra, Hz Âdeme saygı göstermeyerek ilahi huzurdan kovulan şeytana da ebedi cehennem vaat edilmiştir.
Bunun üzerine şeytan:
“İblis, "Rabbim! Beni azdırmana karşılık, andolsun ki yeryüzünde kötülükleri onlara güzel göstereceğim, içlerinde ihlâsa erdirilmiş kulların hariç, onların hepsini azdıracağım" dedi.
(Hicr 39, 40)
Deyince Cenab-ı Hak da ona şöyle buyurmuştur:
“Allah, "İşte bu bana ulaştıran dosdoğru yoldur. Azgınlardan sana uyanlar dışında, kullarım üzerinde senin hiçbir hâkimiyetin yoktur" dedi. Şüphesiz cehennem, onların hepsinin buluşacağı yerdir.” (Hicr 41, 42, 43)
Böylece şeytana kıyamete kadar yaşama ve Müslümanları doğru yoldan ayırma çabasında bulunması imkânı verilmiştir.
Burada şöyle düşünmeliyiz: Cenab-ı Hak cenneti de cehennemi de yarattı ikisini de dolduracaktır. Cenneti Müslümanlardan yani iman edenlerden dolduracaktır.
Ancak buraya girmek o kadar kolay değildir, bazı mücadeleler gerekiyor dikenli yollardan geçmek gerekiyor. Allah'ın istediği şekilde iman etmek, istediği şekilde amel etmek gerekiyor. Bunu bize engelleyen bir düşmanımız var şeytan, bu şeytanla mücadele etmek gerekiyor aksi halde Allah bizi bir melek olarak yaratır sonra da cennetini doldururdu. İşte insan olmamızın farkı budur, mücadele ede ede, düşmanlarımızla yani şeytan ve nefisle vuruşa vuruşa imanımızı koruyacağız ki cenneti hak edebilelim.
Allah şeytanı insana neden musallat eder?
Bir öğretmen düşünün, sınıfındaki öğrencileri ya en üst dereceye çıkaracak ya da en alt derecede bırakacak bir sınav yapıyor.
Ancak sınavda gerçek bilge ve başarılı öğrencileri tespit için birkaç tane gizli kopya veren öğrenci koyuyor aralarına.
Bu ajan öğrenciler etraflarındaki öğrencilere kopyayı göstererek başarı sağlamalarını telkin ediyorlar.
Gerçek ihlaslı kendi ilmine bilgisine güvenen öğrenciler bunu reddediyor ama zayıf ve bilgisine güvenemeyen öğrenciler ise kabul ediyor.
İşte kopyayı kabul eden öğrenciler tespit edilince en alt derecede bırakılıyor.
Kopyayı kabul etmeyip kendi beceri ve ilmiyle sınavı kazananlar ise en üst dereceye çıkarılıyorlar.
İşte Allah, şeytan, cennet, cehennem, mümin ve ilahi sınav kavramlarına böyle bakmamız gerekiyor.
Kur'an-ı Kerim'de tekil olarak şeytan kelimesi 70 defa yani 70 ayet-i kerimede geçer. Çoğul olarak şeyâtin şeklinde ise 17 ayet-i kerimede geçer. Şeytanın itaatten çıktıktan sonraki diğer adı olan İblis de Kur’anda 11 ayette geçiyor.