
Efendimizin Doğumu
Mükremin Kızılca
Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (sav) doğumu bütün insanlığın hidayetine sebep olsun!
Peygamberlerin sonuncusu yüce Peygamberimiz hazreti Muhammed Mustafa Aleyhisselam'ın doğumunun 1452. Yılı bütün evrene hayırlar getirsin inşallah!
Evrende her şey bir miktara ve kadere bağlı olarak yaratılır.
Biz nasıl bir zamanlar yok idiysek bu evren de bir zamanlar yoktu. Allah bu evreni bütün parçalarıyla sonradan yarattı.
Her canlının her insanın bir eceli ömrü olduğu gibi her devletin, her milletin, her yaratılanın da bir ömrü ve eceli vardır sonsuz olan, ecelsiz olan sadece yaratıcı olan Allah'ımızdır.
Bilim dünyasının keşfettiği her şey adı üstünde bir keşiftir yani var olan bir şeyi ortaya çıkarmaktır yine bilim dünyasının bulduğu icat ettiği her şey de gerçekte var olan bir şeydir. Bilimin ve bilim adamlarının yaptığı sadece üzerindeki örtüyü kaldırarak bulmaktır.
Ayrıca bilinmektedir ki bütün icatlar ve keşifler Allah’ın evrende yarattığı varlıkların bir kopyasıdır. Mesela helikopteri düşünün, su böceğinin bir kopyasıdır. Uçaklar kazların bir kopyasıdır.
Bütün icatlar evrene yeni bir sorun getirirken Allah’ın yarattıkları bir denge getirir. Mesela bir araba düşünün dünya çapında trafikte günde 3 bin 250 kişinin ölümüne neden olmaktadır. Bu, yılda bir milyon 200 bin insanın aniden feci bir şekilde ölümü demektir.
Şımarma durumuna düşülmemelidir, insanların şımararak Allah ve Allah'ın gücünü unutmamaları için on binlerce peygamber göndermiştir işte bu peygamberlerden sonuncusu olan yüce Peygamberimiz hazreti Muhammed Mustafa Aleyhisselam 571 yılında 1452 sene önce dünyaya gelerek insanlara son uyarıyı yapma görevini yerine getirmiştir.
Hiçbir insan peygamberlerden müstağni değildir, bütün insanlık peygamberlerin ve son peygamberin ikazlarına ve vahiy eseri getirdiği İslam'a girmek ve onu gerektiği gibi yaşamak zorundadır.
Allah Celle celalühü hazretlerinin Kur’an-ı Kerim'de geçen 99 isminden birisi Alim’dir birisi de Allâm yani daha fazla bilendir, Alim her şeyi bilen demek iken Allâm olağanüstü bilen, bizim idrakimizin yetmeyeceği şekilde her şeyi bilen demektir.
İlim kelimesinin yani Allah'ın ilim sıfatının Türkçesi olan bilim, onun peygamberleriyle veya onun yarattığı evrenle, onun gönderdiği İslam’la çelişebilir çatışabilir mi?
Kimse bilimin getirdiği yüksek teknoloji ile İslamiyet’in söneceğini köreleceğini asla hayal bile etmesin. Müslümanların bilim ve teknolojide de her alanda olduğu gibi en önde olmaları gerekir. Çünkü İslam’ın sahibi olan yaratıcımız Müslümanlara: “Eğer iman ettiyseniz en yüksekte ve önde siz olmak zorundasınız. (3/139) buyurmaktadır.
Allah Celle celalühü hazretleri Kur’an-ı Kerim'de de sık sık belirttiği gibi insanların önüne biri doğru biri yanlış olarak iki yol göstermiştir 90/10. İnsanlık için doğru yol olan İslam'ı seçmekten başka kurtuluş yolu kesinlikle yoktur.
Buna rağmen cenabı Hak hazretleri “dinde zorlama yoktur 2/256” düsturuyla zorla İslam'ı kabul ettirme diye bir dayatmayı da bizlere yasaklamıştır.
Bugün teşrifiyle evreni aydınlatan Allah'ın peygamberlerinin son halkasını oluşturan yüce Peygamberimiz hazreti Muhammed'in gelişi vesilesi ile Allah insanlığa hidayet nasip etsin!
Bizlere de İslamiyet’i tam anlamıyla anlamayı kavramayı nasip etsin!