
Düşün Bir Kere!
Mükremin Kızılca
Evrenin en akıllı yaratığı olan insanın hedefi nedir?
Yeryüzünden kötülükleri kaldırmak iyilikleri hâkim kılmak değil midir?
Yaratıcımızın ifadesi ile “tek din” olan İslamiyet insanoğlunun dünyanın neresinde olursa olsun din adına uymaya çalıştığı bütün gelenek ve törelerin kaynağıdır. Yani doğrunun zamanla aşınmış halleridir büyük oranda.
Yani başta Sümerler olmak üzere bütün medeniyetler Allah’ın Hak dininden izler taşır. Asla tersi söz konusu değildir. Yani Hak dinin aslı hiçbir medeniyetten izler taşımaz.
Peygamberlerin tebliğinin üzerinden yüzyıllar geçtikçe insanlar o saf ve pak inanca ve dine çeşitli bitatlar ve hurafeler sokmuşlardır.
Din tasnifçilerinin beşeri dinler olarak aldıkları kategorideki dinler de Allah'ın tek hak dininden bir şeyler taşırlar.
Dinin amacı insanları iyi olanlara yöneltmek, kötü olanlardan uzaklaştırmaktır.
Dinin tarifi bunu çok güzel özetlemektedir:
Din, akıllı insanları kendi Özgür iradeleriyle, sadece iyilikten ibaret olan şeye ulaştırabilecek ilahi bir yasadır.
Düşün bir kere!
İnsanlık için büyük bir iyilik hareketi olan dinin yani İslamiyet’in kime ne zararı var?
Allah'ı birlemeye dayanan dinlerin temeli sadece tek dindir, bu tek dinin son aldığı isim Allah'ın “sizin için seçtim” buyurduğu İslam’dır.
İslam dini bağlılarına her şeyden önce sosyal bir görev yükler: ellerinden geldiği kadar dillerinin döndüğü kadar iyiliği yaymak çirkinlikleri ortadan kaldırmak.
Bu husustaki ayeti kerime ve peygamber efendimizin hadisi şerifi malumdur.
Bu hususta ona yakın ayetten bir kaçı şunlardır mealen:
“Sizden, hayra çağıran, iyiliği emreden ve kötülükten men eden bir topluluk bulunsun. İşte kurtuluşa erenler onlardır.” (3/104)
“Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten men eder ve Allah’a iman edersiniz. Kitap ehli de inansalardı elbette kendileri için hayırlı olurdu. Onlardan iman edenler de var. Ama pek çoğu fasık kimselerdir.” (3/110)
“Onlar, Allah'a ve ahiret gününe inanırlar; iyiliği emreder, kötülükten menederler; hayırlı işlere koşuşurlar. İşte bunlar iyi insanlardandır.” (3/114)
“Bunlar, tövbe edenler, ibâdet edenler, hamdedenler, oruç tutanlar[262], rükû’ ve secde edenler, iyiliği emredip kötülükten alıkoyanlar ve Allah’ın koyduğu sınırları hakkıyla koruyanlardır. Mü’minleri müjdele.” (9/112)
“Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayâsızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.” (Nahl 90)