Mükremin Kızılca

Dünyanın Bugünkü Jandarmaları

Mükremin Kızılca

Bilinen tarih içerisinde Hunlar ve Oğuzlar dünyaya hükmeden atalarımızdır.
Milattan sonra 370 ile 450 arasında Macaristan merkezli Hun imparatorluğu Avrupa'ya hükmedecek tarzda bir konumdaydı.
Oğuzlarsa Milattan sonra 700 yılından itibaren önce Müslüman Arap Abbasi İmparatorluğu’nda askeri bürokrasiyi ele geçirip sonra Büyük Selçuklu, Anadolu Selçuklu, Karamanoğlu ve Osmanlı imparatorluklarını kurarak 19. yüzyıla kadar sözü dinlenir büyük devletler olmayı başardılar. 
Bu arada Memluk Devleti de Kuzey Afrika'ya ve Mısır'a hükmetti.
Müslüman Arapların 15. yüzyılda İspanya’dan Fransa'ya dayanmaları, Müslüman Türklerin de 1529 yılında Viyana kapılarına dayanmaları büyük bir Kızılelma’nın ufuklarda görünmesi manasına geliyordu.
Osmanlı imparatorluğu ila-i kelimetullah yani Allah'ın mesajını duymayanlara iletmek gayesini bırakmadığı sürece ayakta durmuştur. Bu gayeden uzaklaşıp devlete rüşvet hâkim olunca ve tebaasına zalimane ve adaletsiz davranmalar artınca Allah başlarına İngiliz ve Rus gibi iki düşman musallat etti.
19. yüzyıl ortalarında ilan edilen ıslahat ve Tanzimat fermanları Devleti kurtarmaya yetmeyerek 20. yüzyılın ilk çeyreğini görmeden yıkıldı.
Dünyada hiçbir zaman devletsiz kalmayan ecdadımız hemen Türkiye Cumhuriyet devletini kurdular. 
20. yüzyıl başından beri yüz yıldır dünyanın iki jandarması ve hâkimi vardı: Ruslar ve İngilizler.
Daha 19. yüzyıl ortalarında Osmanlı Devleti’ne tabi kuzey Afrika Karamanoğlu eyaletine Akdeniz'de vergi ödeyen Amerika 2. Dünya savaşından sonra İngiltere ile beraber fikren dünyayı parsellemeye devam ettiler. Karşılarında ise Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği (SSCB) adıyla Ruslar vardı. Müslümanlar ise bu iki taraftan birisine yanaşık olmak gibi bir meskenet ve zilleti seçtiler. 
İsrail Devleti yüce Allah'ın cc Kur’an-ı Kerim'de "onlara zillet ve meskenet farz kılınmıştır" (1/61, 3/112) buyurduğu Yahudilere, 1948 yılında kurduruldu.
2, Dünya Savaşı'ndan sonra Birleşmiş Milletler adıyla dünyadaki bütün devletler bir çatı altında toplandı. Ne var ki bu çatının başına daimi üye adıyla o günün 5 büyük galip ülkesi adeta bir jüri seçildi. Bu jüriden herhangi birisi işine gelmeyen ve çıkarlarına aykırı olan hiçbir şeyin genel kuruldan geçmesine veto ederek müsaade etmedi.
Bu sistemle İsrail devleti kurulduğu yıldan beri savaşa savaşa topraklarını genişletti, böyle giderse genişletmeye de devam edecek ve onların büyük ideal dedikleri vaat edilmiş topraklara ulaşmak adıyla bu savaş sürecek ve Ortadoğu asla huzur bulamayacaktır.
Bu durumda yapılacak en önemli şey dünyanın 200 ülkesinden beşin dışındaki 195 ülkesinin elbirliği ile birleşmiş milletlerin durumunu güncellemektir.

Yazarın Diğer Yazıları