
Dünya Gözüyle Türklük!
Mükremin Kızılca
Batı başta olmak üzere bütün dünya Türk eşittir Müslüman algısına sahiptir. çünkü Müslüman olmayan Türkün kendileri açısından sakıncalı bir tarafı yoktur.
Türk Eşittir Müslüman ne kadar doğruysa Müslüman eşittir Türk o kadar yanlıştır.
Yunanistan’ın Batı Trakya Türklerine ısrarla Müslüman azınlık demesi Müslüman Türkün kendisi için ne ifade ettiğini anlatması bakımından oldukça manidardır.
Batılıların çocuklarını “Türk geliyor” diye korkuttukları çok eskilerde kaldı. Şimdiki zamanda onlar artık “Müslüman geliyor” diye kofrku duymaya başladılar. Bu hususu ayrı bir makale ile ele alacağım, inşallah.
Bu zamanlar milattan sonra dördüncü yüzyılda Hunların ve Avarların Avrupa’yı baştan sona işgalleri sırasında yaşanmıştır. Zira Hunlar ve Avarlar Avrupa’ya indiklerinde henüz İslamiyet yoktu ama onun bir önceki hak hali olan Hristiyanlık vardı.
Hunlar ve Avarlar Avrupa’da Hristiyanlığın yani o zamanki hak dinin etkisinde kalarak töresel dinlerini bıraktılar ve Hristiyan oldular.
Ne var ki İslamiyet son din olarak gelince artık onlar çoktan Türklüklerini kaybetmişlerdi.
Avarların Hristiyan oluşları Türklüklerini de kaybedişlerini beraberinde getirdi ve geriye bebekleri susturmak için söylenen “Türk geliyor” tehdidi kaldı.
İslam’ın ve Müslümanların düşmanları İslam dünyasını “Türk” kelimesiyle özdeşleştirmektedirler. Mesela geçen yıllarda Hollanda’nın Lahey kentinde, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde bir dava vardı. Sanık “Sırp Kasabı” olarak bilinen Ratko Mladiç tanığa dönerek “Türkler”e küfür içeren sözler sarf etmişti. “Türkler” diyerek hakaret ettikleri Boşnak kardeşlerimizdi.
Sırplar, Boşnaklara, “Türk” ya da Türkleştirilmiş Sırp anlamı taşıyan “Turçin” veya “Poturci” ifadelerini kullanıyorlar. Yani batılılar Müslüman olan soydaşlarına Türkleşti tabirini kullanıyorlar.
Hulasa bu kesindir ki batı dünyası, Müslüman olan herkesi “Türk” gözüyle bakıyor.
Batı, Türk bir Müslümandan son derece korkmaya devam ediyor. 2021 yılı Mayıs ayı itibarıyla bunu çok daha iyi anlıyoruz. Bu hususu anlamayan da kalmadı denebilir.
Biz Türkler bundan gurur duymakta haklıyız zira dünyaya ila-i kelimetullah amacıyla yürüyen ecdadımız İslam’ı baş tacı etmekle ve her işlerini “Şer-i Şerife” uygun mu değil mi diye kontrol ederek yaptıklarından bu vasfa layık görülmüşlerdir.
1430 yılından sonra Avrupa’ya daha doğrusu Balkanlara ilk adımı atan Müslüman ecdadımız Osmanlılar her yere adalet ve eşitlik götürdüler. Hiçbir kimseye zorla din değiştirme yoluna gitmediler.
Tebliğler ve güzel örnekler sonucu Müslüman olan Arnavutlara, Boşnaklara, Kosovalılara ve Makedonyalılara da yerli soydaşları Türk oldu derlerdi.
Balkanlardaki İslam’la müşerref olan söz konusu etnik yapıya ait kişiler de biz Türk’üz derler asla eski durumlarını hatırlamazlardı. Buna göre denilebilir ki bir insan sonradan Fransız Alman İngiliz ve benzeri ırklardan olamaz ama Türk olabilir. İşte batılıların Müslüman olan Avrupalılara Türk oldu demeleri bunun en iyi kanıtıdır.
Bugün Türk dünyasındaki günlük İslami hayata bakıldığında bu çok daha güzel anlaşılmaktadır.
Hiçbir zorlama olmadan sade vatandaş dininin gereklerini yerine getirmekte ve etrafına iyi bir örnek olmaktadır.
Mesela dinin direği olarak addedilen namaz konusunu ele alalım: başta Arap ülkeleri ve namaz kılmayanın kâfir sayıldığı ameli mezheplerin hâkim olduğu coğrafyalara bakıldığında bu hususta Hanefi mezhebinin yani namaz kılmayanların günahkâr sayıldığı coğrafya halklarına göre bu ibadete karşı daha tembel oldukları gözlenir.
Bazı anketlerin camideki cemaati temel alarak yaptıkları anketler de doğruyu yansıtmaz. Zira Türk dünyasında cemaatler ve tarikatların sayısınca da cami ve mescitler vardır. Bu hususun doğru mu yanlış mı olduğu ayrıca tartışılabilir ama evlerde veya tekke sayılan mahallerde beş vakit namazlarını cemaatle kıldıkları bir gerçektir.
Hülasa ne yaparsak yapalım, çağdaşlık adına şirin görünmek için ne edersek edelim batılıları Türk eşittir Müslüman algısından vaz geçiremezsiniz.