Allaha Aracı Edinmek
Mükremin Kızılca
Cenab-ı hakka ulaşmak en kolay yoldur.
Allah’ımız cc bizlere “dua edin kabul edeyim” buyuruyor.
Ancak biz aciz kulların, günahlarımızın çokluğu bu kabulü ya imkânsız ya da çok geç tahakkuk etmesine sebep olabiliyor.
Aksi halde Allaha yaptığımız duaların kabul edildiğini bir düşünelim nasıl olurdu?
Bizim hayal ettiğimiz bir dünya bu dünyada hiçbir zaman olmadı ve olmaz da. Bu nedenle yaratanımızdan makul, mantıklı ve gerçekleşebilir yani beşeri ve lahuti teamüllere zıt olmayan isteklerde bulunmamız lazımdır.
Bu şartlardaki dualar için peygamberleri ve Allaha bizden daha yakın kimseleri mesela şehitleri, Salihleri aracı yapmak mümkündür. Bu konuda Kur’an-i kerimde onlarca ayet vardır. Aşağıda bu konudaki tavsiye ve amir hüküm içeren iki ayete bakalım:
“Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının, O’na yaklaşmaya vesile arayın ve O’nun yolunda cihad edin ki kurtuluşa eresiniz.” (Maide 35)
“Onların yalvardıkları bu varlıklar, “hangimiz daha yakın olacağız” diye Rablerine vesile ararlar. O’nun rahmetini umarlar, azabından korkarlar. Çünkü Rabbinin azabı gerçekten korkunçtur.” (İsra 57)
Evet, bu iki ayetten anlaşılan şudur ki Allaha yakınlık için vesile yani aracı aranabilmektedir. Bu aracı hazırda da olabilir kayıpta da. Mesela yüce peygamberimiz 23 yıl sahabeleriyle oturup kalktı, hazarda ve seferde beraber oldu, hiçbir sahabenin onun yanında Allahtan bir şey istediği vaki midir? (vaki olabilir, bildiği olanların yazmasını beklerim) Onlar her sıkıştıklarında rasülüllahın gözlerine bakarlar o da yüceler yücesine ellerini koltuklarının altı görününceye kadar açar ve dua ederdi.
Şimdi Hazreti Musa’nın kavmi tarafından nasıl aracı yapıldığını açık anlatan ayetlerle konuyu anlamaya çalışalım:
“Hani, Mûsâ kavmi için su dilemişti. Biz de, “Asanı kayaya vur” demiştik, böylece kayadan on iki pınar fışkırmış, her boy kendi su alacağı pınarı bilmişti. “Allah’ın rızkından yiyin, için. Yalnız, yeryüzünde bozgunculuk yaparak fesat çıkarmayın” demiştik.” (Bakara 60)
Firavunun Mısırdan çıkarmasından sonra hazreti Musa, iman eden toplumuyla yıllarca çöllerde ve vahalarda dolaştı, her ihtiyaç halinde müminler ona: bize dua et de Allah cc yapsın! Diyorlardı.
Hazreti Musa’dan kavmi bir bilgi için sürekli dua etmesini isterler. Bunlar Bakara suresine adını veren “Bakara / inek” kelimesinin geçtiği ayetler olup 67 – 73 arası ayetlerdir.
“Hani bir zamanlar Musa kavmine demişti ki Allah, size bir bakara (sığır) boğazlamanızı emrediyor. Onlar da "Sen bizimle eğleniyor, alay mı ediyorsun?" dediler. Musa da: "Böyle cahillerden biri olmaktan Allah'a sığınırım." dedi.” (Bakara 67…)
