Mükremin Kızılca

Allah'ın Zikredildiği Mescitler 

Mükremin Kızılca

Kur'an-ı Kerim'de 22 yerde mescit kelimesi geçmektedir. 

Bunlardan 16'sı Mescid-i Haramı, biri Mescid-i Aksa’yı, beşi de diğer mescitleri ifade eder. 

Mescid-i haramla ilgili olanlar genelde, “artık yüzünüzü Mescid-i Harama çevirin, şeklindeki mihraplara da nakşedilen ayet-i kerimedir. 

Mescid-i aksa'dan mescid-i harama kıblenin çevrilmesini ifade eden bu ayet-i kerime'lerden birisi şudur 

“(Ey Muhammed!) Biz senin yüzünün göğe doğru çevrilmekte olduğunu (yücelerden haber beklediğini) görüyoruz. İşte şimdi, seni memnun olacağın bir kıbleye döndürüyoruz. Artık yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. (Ey müslümanlar!) Siz de nerede olursanız olun, (namazda) yüzlerinizi o tarafa çevirin. Şüphe yok ki, ehl-i kitap, onun Rablerinden gelen gerçek olduğunu çok iyi bilirler. Allah onların yapmakta olduklarından habersiz değildir.” (Bakara 144) 

Mescit kelimesinden birisi de Mescid-i Dırar (Müslümanlara zarar vermeyi amaç edinerek inşa edilen) olarak geçen, güya Peygamberimizin yaptığı mescide bir alternatif mescit inşa eden münafıkların yaptığı sahte mabetten söz eden mescittir ki bu konudaki ayet-i kerime de şudur:

“(Münafıklar arasında) bir de (müminlere) zarar vermek, (hakkı) inkâr etmek, müminlerin arasına ayrılık sokmak ve daha önce Allah ve Resûlüne karşı savaşmış olan adamı beklemek için bir mescid kuranlar ve: (Bununla) iyilikten başka birşey istemedik, diye mutlaka yemin edecek olanlar da vardır. Halbuki Allah onların kesinlikle yalancı olduklarına şahitlik eder.  Onun içinde asla namaz kılma! İlk günden takvâ üzerine kurulan mescit (Kuba Mescidi) içinde namaz kılman elbette daha doğrudur. Onda temizlenmeyi seven adamlar vardır. Allah da çok temizlenenleri sever.” (Tevbe 107, 108) 

Mescit kelimesinin çoğulu olan Mesâcit ise 6 ayette geçmektedir ki tamamı Allah'ın zikrinin yapıldığı mekanlar olarak anlatılan mescitlerden bahsetmektedir. 

Mesacit kelimesinin geçtiği ayet-i kerimeleri izlerken bir ayet-i kerime özellikle dikkatimizi çekiyor. Birçok camide nakşedilmiş halde gördüğüm bu ayet şudur:

“Mescitler şüphesiz Allah'ındır. O halde, Allah ile birlikte kimseye yalvarmayın (ve kulluk etmeyin)” (Cin 18) 

Mescitlere mani olanlar ve mescitlerin bakımı hakkındaki ayetler:

“Allah'ın mescitlerinde O'nun adının anılmasına engel olan ve onların harap olmasına çalışandan daha zalim kim vardır! Aslında bunların oralara ancak korkarak girmeleri gerekir. (Başka türlü girmeye hakları yoktur.) Bunlar için dünyada rezillik, ahirette de büyük azap vardır.” (Bakara 114) 

“Allah'a ortak koşanlar, kendi kâfirliklerine bizzat kendileri şahitlik ederken, Allah'ın mescitlerini imar etmeye layık değildirler. Onların bütün işleri boşa gitmiştir. Ve onlar ateşte ebedî kalacaklardır.” 

Allah'ın mescitlerini ancak Allah'a ve ahiret gününe iman eden, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve Allah'tan başkasından korkmayan kimseler imar eder. İşte doğru yola ermişlerden olmaları umulanlar bunlardır.” (Tevbe 117, 118) 

Yüce peygamberimiz, namazın farz kılındığı 620 yılındaki İsra gecesinden sonra vefat ettiği 632 yılına kadar tam 12 sene Allah'ın bu mescitlerinde Müslümanların önüne geçerek beş vakit namaz kıldırmıştır. 

12 yıl seferde de hazarda da bulunduğu yerde bizzat imam olarak namaz kıldıran yüce peygamberimizden ardında saf tutan on binlerce sahabesi bu namazın nasıl kılınacağını sonraki nesillere aktarmışlardır.  

1400 yıldır ümmet-i Muhammed'in imamları, müçtehitleri peygamber efendimizin bu on iki yılda namazı nasıl kıldırdığını bütün şartlarıyla tek tek ortaya koymuşlardır. 

Şimdi, namazı Kur’an’dan öğrenebiliriz, demek çok kolay, bunu ancak namazdan Kur'an'ı öğrenebilenler söyleyebilir, diğer insanlar yani cemiyetimizin Müslüman toplumunun %95'ini oluşturan insanlar kesinlikle yazılmış ilmihal kitaplarına ihtiyaç duyacaklardır. 

Yazarın Diğer Yazıları