Namaz Kılmamanın Derin Acısı(2)

Değerli dostlar geçen hafta sizlerle paylaştığım namazla ilgili makelemin devamına bu hafta sizlerin ısrarı ile devam ediyorum inşallah…!

Yalnız bu yazım  başta benim nefsime bir ders olduğu gibi;sizlerin nefislerini’de  direkt hedef aldığı için biraz manevi bir acı veya bana karşı bir sitem içinde olabilirsiniz ama ben sadece tebliğ görevi ifa ettiğim için bir kardeş ikazı olarak alınız lütfen…!

Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:1) Beş vakit namazı terk eden, Allahü teâlânın korumasından mahrum olur.) [İbni Mace 2)İman ile küfür arasındaki fark, namazı kılıp kılmamaktır.) [Tirmizi]….

3)Namaz, imanın başı ve Cehennemden kurtarıcıdır.) [Miftah-ul-Cennet]

***Hayat’ta en yüksek hakikat imandır, sonra ise namaz gelir namaz kılmayanın hükmü ancak alçalmadır.

Değerli arkadaşlarım;Namaz kılmamanın bir çok zararı vardır;Misaller vermek istiyorum;Namaz kılmayan, her şeyden önce bütün müminlere zulmetmiş olur; çünkü her namazda (Esselamü aleyna ve ala ibadillahissalihin) demekle bütün müminlere dua ediliyor. Namaz kılmayan, her gün beş vakit namazda sünnetlerle beraber 21 kere tekrarlanan bu duadan Müslümanları mahrum bırakıyor.

Namaza karşı hiçbir mazereti olmadığı halde gevşeklik gösteren, kıymetini bilmeyip hafif tutan birçok zarara uğrar.

Manaevi iklim içinde bulunan ALLAH’ın salih kullarının duasına dahil olamadığı gibi ve saygı görmediği gibi, ömrü boyunca çeşitli mahrumiyet ve sıkıntılara maruz kalır.

Sıhhatinden hayır ve menfaat görmez,elde ettiklerinin kıymetini bilmediği için allah’a şükür etmediği gibi kendisinin iyiliği için çaba sarfeden insanlara’da teşekkür etmeyi bilmez

Namaz vakitleri Allahü teâlânın tayin ettiği şekilden çıkarmak yani bozmak zulmünde bulunduğu için davete icabet etmediği için,namaz kılmayanın her işinden, hayır ve bereket kalkar.

Namaz kılan Ya Rabbi dediği zaman, Allahü teâlâ, (Lebbeyk = söyle yapılsın) buyurur. Namaz kılmayana lebbeyk, işittim demez. Ancak namazı doğru kılan hayır ve berekete ve rahmete vesile olur. Namazda, Hazret-i Âdem’den itibaren bütün müminlerin ve bütün mahlûkatın hakları vardır.

Namaz terk edilince, Hakkın rahmeti, örtülü kalır. Rahmetin gelmesine kesilmesine sebep olduğundan bütün mahlûkat namazı terk edene buğzeder. Müslümanların dualarının bereketinden mahrum kalır. Allahü teâlâ böylelerini, ulûhiyet makamında özel hizmet sayılan namaza almadığından,huzura kabul etmediğinden, bu önemli hizmetten kovulmuş olur.

Bu hizmet için verilecek olan faydalardan mahrum kalır.

Namaz kılmamakla iman zayıflar. Bu kimsenin namaza saygısı olmadığından melekler,ve diğer mahlukat’ta ona saygı göstermez.Sermayesi olmadan kâr etmek, nasıl mümkün değilse, namaz kılmadan da dindar olmak mümkün değildir; çünkü namaz, dinin direğidir. Namaz kılan, dinini doğrultmuş olur.          

Bir hadis-i şerif meali şöyledir:Bir mümin, namaz kılmaya başlayınca, Cennet kapıları açılır. Rabbi ile arasındaki perdeler kalkar. Bu hâl, namaz bitinceye kadar devam eder.) [Taberani]

Hesap günü ilk evvel namazdan sorula çaktır,Namaz doğru ise, diğerlerinin hesabı, Allahü teâlânın yardımı ile kolay geçecektir.

Bazı kimseler, (Ben namaz kılmam ama kalbim temiz,fakirlere yardım ederim, hayvanlara acırım. Bunlar da ibadettir. Sadece namaz kılmakla olmaz. Vazife mukaddestir. Önce iş, sonra namaz) diyorlar. Halbuki hayatta en önemli hadise namaz kılmaktır,Namaz kılmayanın yaptığı iyi işlerin kabulü nasıl olacak..?

Zira kalbinin temizliğinin dışa yansıması nasıl olacak... Rabbim elbette her anımızı ve her söz ve davranışımızı biliyor ve kaydediyor..Ama biz insanlar sana dua edebilmemiz için kalbin temizliğini   NAMAZ’la ancak anlarız.

Memur ve işçilerin çalıştığı mekanlarda; “Vazife mukaddestir. Önce iş, sonra namaz”diyerek namaz kıldırmamak doğru değildir. Namaz kılmakla işverenin hakkı geçmiş olmaz. Yani işverenin namaza mani olma hakkı olmaz.

İnsanlara ne yapılırsa faydalı olacağını da, en büyük âmir olan Allahü teâlâ bildirmiştir. Birinci vazife, en büyük âmirin emrini yapmak olduğuna göre, en büyük âmir ne diyor? (İmandan sonra en büyük vazife namaz kılmaktır) buyuruyor. Namaz kılmayanın ibadetleri, iyi işleri kabul olmadığı gibi, kazancı da bereketsiz olur.

Namaz kılmak, işi aksatmaz. Hatta namaz kılan, işini daha canla başla yapmaya gayret eder. Namaz kılan, kul hakkından, haramdan korkar, vazifesini ihmal etmez. (Namaz kılmaya vaktim yok) demek veya başka bahane uydurmak, beynamaz mazeretidir, namazın önemini bilmemektir. Hadis-i şerifte, (Bir kimse, namazını kasten, mazeretsiz kılmazsa, Allahü teâlâ onun diğer ibadetlerini faydasız kılar) buyuruldu. (İ.Gazali)

Dünya ve ahiret saadetimiz için, işlerimizin hayrını görmek için, namazı öne almalı, namaz kılmadan işe başlamamalı. Namaza mani olan işte hayır olmaz.

Değerli dostlar;Namaz her işten önemlidir. Peygamber efendimiz ;Namaz dinin direğidir) buyuruyor.Direksiz bina olmadığı gibi, namazsız Müslümanlık da olmaz.Namazsız din olmaz… Namaz kılmayan, içki içen ve kumar oynayan, haram ve günahlara karşı nefsini korumayan,, eğer ben de namaz kılsam iyi olur, içki içmesem iyi olur,diyerek günahlarına devam ediyorsa yazıklar olsun…!

Haydi kardeşim bismillah de nefsin zincirlerini kır.