
HUZURU ARARKEN YANMAYA VARMISINIZ
Mehmet Kanmaz
Hey, okumuş kardeş bakar mısın…..
Tuttuğun takımın kaçırdığı şampiyonluğuna yandığın kadar, ülkende yaşanmış olan darbelere, ihtilallere, muhtıralara ve sınıf vesayetlerine de yandın mı?
Doldurduğun spor loto kuponu tutmayınca yandığın kadar, ülkendeki genel eğitim düzeyinin AB üye ülkelerinin çok altında olduğuna, birde senin gibi okumuşunda adam olamadığına yandın mı?
Her ayın 9-19 ve 29’un da aldığın piyango biletine ikramiye çıkmayınca eseflendiğin kadar, kaçırdığın sevgilere, samimi muhabbetlere ve mutluluklara da hayıflandın mı?
Her akşam cafe’lerde birlikte olup, duman tüttürdüğün kız arkadaşın o akşam gelmeyince şoke olduğun gibi, kaçırdığın dostluklara ve kardeşliğe de derinden yandın mı?
Şöhretli bir sanatçıyı dinlemek için gittiğin salondan sokaklara dönerken sınır tanımazlığın özgürlüğü ile gösterdiğin şiddete karşılık, nefsinin arzularını gemlemek ve hizaya getirmek için nefsine herhangi bir hiddet ve şiddet uygulamadığına da yandın mı?
Zenginde ne varsa gelir durumuna bakmadan bendede olsun diyerek, aldığın karşılıksız paranın, hiçbir bereketi olmadığını gördüğünde; yaşadığın intihar depresyonuna kahrettiğin kadar içine düştüğün kredi kartı tuzağına, faiz sarmalına da yandın mı?
Kaybettiğin kumar parasına üzüldüğün kadar, hıncın ve öfkenden dolayı tahrip ettiğin ev, dükkân ve iş yerlerinin sahiplerinin kalbini kırdığın için de üzüldün mü?
Alkolün veya uyuşturucunun sarhoşluğu ile eve gelip de aynaya baktığında yaşadığın üzüntüyü, evdeki kardeşlerinin senden dolayı kaybettiği güven ve saygı kadar onların ahlak ve faziletinde açtığın yaralara da üzüldün mü?
Arkadaşlarından bazısının ailesine ve milletine faydalı bir meslek sahibi olduğunu sokakta karşılaştığında ve şahit olduğunda üzüldüğün kadar, seni, öğretmen, yönetici, mühendis diye el üstünde tutanların aslında senin içindeki canavarı keşfettikleri için de üzüldün mü?
Yerinde durmayan gençliğinin yavaş yavaş ihtiyarlığa doğru gittiğini farkettiğin de üzüldüğün kadar, hayatını ıskalayıp gayesiz yaşamanın verdiği ıstıraba da yandın mı?
Tuttuğun takımın kaçırdığı gole yandığın kadar, kişisel yaşantında kaçırdığın iyiliklere, hasenata ve özellikle kabirde nur ve ışık, sıratta Burak, ahrette yoldaş olacak olan kaçırdığın namazlara da yandın mı?
ÖZETLE; Sen, Kardeş!
Sana ne dünyada ne de ahirette beş para fayda vermeyen zevklerine gösterdiğin özeni, gel, geleceğin için kullan! Gör; “ömür sermayesi pek azdır; lüzumlu işler ise pek çoktur. Lüzumlu ömrünü lüzumsuz işlerde harcama” seni her an gören, bilen ama sana sonsuz rahmet gösteren Rabbine dön…
Yanmak mı istiyor yüreğin?
Nefsini gemleyemediğine yan, gençliğini heder ettiğine yan, sana yatırım yapanların güvenini sarstığına yan, insanlara kötü örnek olduğuna yan… Millete devlete ne kadar pahalıya mal olduğuna yan… 25 yıl içtiğin sigaranın seni ne hale getirdiğine, aslında israf ettiğin ve duman olarak üfürdüğün o sigara parasını tasarruf etse idin Meram’da güzel bir daire alacakken alamadığına yan…
Cafelerde, salonlarda, stadlarda, barlarda har vurup harman savurduğun paralarla aslında HAKKARİ’de bir gencin okuma bursu olarak geleciğine yatırım yapmasına vesile olamadığına, FİLİSTİN’e, SURİYE’ye, YEMEN’e, MİYANMAR’a, AÇE’ye, KERKÜK’e, KIRIM’a ve daha nice mazlumlara yardım yapamadığına ve en mühimi de yerinde kullanmadığın bu maddi varlığın da bir hesabının olduğuna ve o gününde yakın olduğuna YAN…
Hayatta gerçek yananlara bakıp o şahsiyetler nasıl ve kim için yanmış bilir misin Bak O zaman yandın mı; “Teessür ve ıstırap karşısında kalpten bir parça kopsaydı, "Bir genç dinsiz olmuş" haberi karşısında o kalbin atom zerrâtı adedince param parça olması lâzım gelir.” diyen Ermenekli Nur talebesi; Zübeyir Gündüzalp gibi yan!
**Nefsinde, toplumda ülkende ve İslam aleminde huzur ne zaman olacak diye soruyorsan cevabını yukarda ki satırlarda bulabildinse yandın demektir; ama hala yanmak istiyorsan kaçırdığın lüzumsuz dünyevi cam parçalarına değil, kaçırdığın uhrevi elmaslara yan!