
Filistinli Mücahidi Eleştiren Gamsızlar
Mehmet Kanmaz
Bizim toplum içinde son 100 yıldan bu yana Milli ve dini hassasiyetlerdeki zayıflamadan dolayı bazı kesimler bilerek, bazıları ise gaflet ve bilgi eksikliğinden iç ve dış hadiseleri objektif olarak analiz etmede zorluk çekmekte ve sonuçları da sağlıklı olmamaktadır.
Gündemde olan ve 07 Ekimden bu yana yaşanan Filistin’deki hadiselerde; Yukarda izah etmeye çalıştığım kesimlerde farklı şekilde değerlendirmeler yapılmaktadır
Değerli Dostlar; Müsadenizle; Gazze ve Mücahidler ile aileleri hakkında tespitlerimi sizlerle paylaşarak Öz eleştiride bulunmak istiyorum;
Bu anlamda;
** Hiç sizin On altı yaşında kızınız
Yirmi gün, geri dönmeksizin
Sorgulanmak üzere
İşgal karakollarına götürüldü mü?
**Hiç sizin kocanız Çoluk çocuğunuzun gözü önünde Çırılçıplak soyulup
Ve koltuklarınızın altına kızgın demir koyulup
Ölesiye dövüldü mü?
***Hiç sizin Henüz on beşindeki Raşid’iniz Sabah namazında Ve Mescid-i Aksa’da Beyni dipçikle deşilerek kanlı elbisesiyle gömüldü mü?..
***Hiç siz Cuma namazı kılarken
Ve dua için elleriniz Semaya kalkarken Üzerinize ölüm kusan füzeler yağdırılıp Ciğerleriniz söküldü mü?
Dozerlerle eviniz yıkıldı mı?
Babalarınız, analarınız İşkence zindanlarına tıkıldı mı? Ve tanklar Tanıdıklarınızın üstünden geçip Başınıza kurşunlar sıkıldı mı?
***Ve hiç siz, Sabah erken Ürkek ve korumasız Bir gencin veya çocuğun Türkiye’nin gönderdiği gıda yardım ekiplerine ulaşmak için sokağa çıktığı an; Makinalı namlular yüzünüze döndü mü? Ve okul arkadaşınız Yerlerde çırpınırken Kalleşler, sizin acılı şaşkınlığınıza Kahkahalarla güldü mü?
***Hiç sizin Gazze’deki gibi Yakınlarınız füzelerle parçalanıp Fosfor bombalarıyla ciğerleri patlayan Ölülerinizle birlikte yatıp
Geceler boyu, uykusuz Aç ve susuz, üzerinize kâbuslar çöktü mü?
***Siz hiç, günlerce Ve çocuğunuzu öldüren canilerce Tecavüze uğrayıp Teniniz tekmelerle çürütüldü mü?
***Hiç bir uzvunuz beynine silah dayatılan Öz yavrunuz tarafından kestirilip Üzerine tuz döküldü mü? Ve bu kahreden mahcubiyetten Bu mahveden mağduriyetten
Boynunuz belinize kadar, büküldü mü?
Elbette ki Hayır değil mi..?
Öyle ise, nereden bileceksiniz Çaresizlik nedir,
Kimsesizlik nedir? Utanç nedir, acı nedir?
Değerli Dostlar; Ne diyeyim
Bu soysuzluğa sessiz kalana, lanet!
Zalimleri haklı bulana lanet!
İnsan hakları denen yalana lanet!
İşgalcilerle iş birlikçilere lanet!
Ve hâlâ Hamas’ı suçlayan yalama
Ve yalakalara lanet!..
***Hani neredesiniz
Ey Bir-LEŞ-miş Milletler;
Ve neredesiniz ey, hâlâ birleşmemiş mü’minler!?..
Çok bekledik Gelmediniz…
Bilmem ki, böyle vahşet
Tarihte görüldü mü Böyle tuzak, böyle dehşet Müslüman’dan başkası yaşadı mı..?
***Ve acaba, İslamiyet unutuldu
Ve insanlık öldü mü?
Biz Filistin’e çok mu ıraktayız?..
Oysa hemen yanı başınızda,
Gavsi Geylanilerin otağında,
İmam-ı Azamların toprağında,
Ehl-i Beyt’in şahadet diyarında
Yakın gibi ama Irak’tayız!..
*** Ya Rab!..
Ey Kimsesizlerin Kimsesi:
Yetiş imdadımıza,
Biz birleşmiyoruz, Zira Bütün Filistin, Suriye, Irak ve Afganistan İslam coğrafyasının tamamı Kerbelâ’dır..! Kerbelâ’da boğdurma bizi.. amin..