Bizi Kim Tedavi Edecek !
Mehmet Kanmaz
Değerli Dostlarım; Yakın, veya uzak akraba, komşu veya arkadaş; hiç kimsenin duymak istemediği görmek istemediği, sorgulama yapmak istemediği mühim bir konuyu dikkatinize sunmak istiyorum.
Esrar, eroin, alkol, şans oyunları, Kripto tuzakları, farklı şekillerde kumar oynama alışkanlığı, veya bağımlısı olan bir yakınımızı, eşimizi, evladımızı, kardeşimizi, arkadaşımızı Rehabilitasyon ve tedavi merkezlerine götürüp tedavi ettirdik diyelim.
Peki ya bizim mala, makama, mevkiye, koltuğa, lüks ve gösterişe, yani dünyaya, maddenin bizzat kendisine bağlanmış biz Müslümanları kim tedavi edecek..?
Hiç bir ölçüye uymayan bizim değerlerimize uzak düğün, nişan, yaş günü.. gibi batı tipi medeniyet fantezilerine oluk oluk para akıtan, israf ve şatafat doyumsuzluğunu haya etmeden sosyal medyada paylaşan, kilise müziği ile gelinle damadın muhakkak bir merdivenden aşağı indiği, İngiliz kraliyet balosunu bile geride bırakan düğünlere özenen, lüks yatlarda gün partisi kutlamaya alışan, gösteriş düşkünü, dünya ve madde bağımlısı Müslümanları kim tedavi edecek..?
Güya kapalı görünen ama gerçekte çıplak dar model kıyafetler, Marka başörtüleri, siyah gözlükleri, yüksek topukları ve lüks jipleriyle gecelere akan, bir konser biletine binlerce lira saçan, israfın zirve yaptığı hiçbir kıyafet defilesini kaçırmayan, pahalı telefonlarıyla tik tok videosu çeken, tüm özel hayatlarını Instagram’a açan, kınadığımız ne varsa başına İslami ibaresini koyarak yapan, kadının kocasına bir dilim kek, bir bardak çay vermesine bile itiraz ederek feminizmin kurucularını bile hayretler içerisinde bırakan, marka ve lüks bağımlısı tesettürlü elit Müslüman kadınları kim tedavi edecek..?
Tamamen münafıkâne, yaptığı hac ve umresini Zemzem Towers’dan aşağı yerde konaklamayan, rezidansların ve özel güvenlikli sitelerin dışında yaşayamayan, yurtdışı tatillerini ihmal etmeyen, sadece zengin sofralarında oturup kalkan ve bu dünyayı irem bağları misali yalancı bir cennete çevirmeye çalışan konfor ve madde bağımlısı Müslümanları kim tedavi edecek..?
Hazreti Peygamberin: “Bir sürüye salınan iki aç kurdun sürüye verdiği zarar, kişinin mal ve şeref (makam, mevki, itibar) hırsıyla dine verdiği zarardan daha fazla değildir.” hadis-i şerifin’de uyardığı gibi oturduğu makamı korumak veya daha üst bir makama gelebilmek için sürüye dalan bir kurt gibi etrafında kim varsa boğup parçalayıp bir kenara atan, dişinin geçmediği hiçbir makam, dilinin değmediği hiçbir dünyalık bırakmak istemeyen koltuk bağımlısı Müslümanları kim tedavi edecek..?
Asıl işi bu toplumsal travma sorunlarına çare üretmek olması gerekirken aracıları kullanarak devlet destekli ayrıcalıklı projeleri kovalamaktan, protokol masalarında yer almak için, sosyal medya paylaşımlarında görünmek için çırpınmaktan, vekillerle, danışmanlarla , bürokratlarla yapılan randevulara ve toplantılara katılmak için çırpınırken burayı basamak olarak kullanıp yeni makamlar elde etme hırsında olan; Uhuvvetten ve ittihad’dan dem vururken nifak tohumları ekip bütünlüğe zarar veren, toplumun emanet ettiği asıl görevini savsaklayan adı sivil kendisi kapana kıstırılmış bir kısım..! dikkat buyurun bir kısım STK’ların yöneticilerini kim tedavi edecek..?
Hazreti Peygamber'in açlıktan karnına taş bağladığını anlatırken bile paragözlük yapan, faizle haramlarla, haksızlıklarla, Zulümle adaletsizliklerle ilgili gıkını bile çıkaramayan, statükoyu devam ettirmek ve kazanımlarını kaybetmemek adına kendini bile kaybeden bir kısım hocalarımızı kim tedavi edecek?
Değerli arkadaşlarım; en kötüsü de bir asgari ücretle beş-altı nüfus geçindirmeye çalışan, çocuğunun okul masraflarını bile karşılayama yan parasızlıktan evlenemeyen, borç batağın da inim inim inleyen garip Müslümanların; tüm bu olup bitene, lükse, israfa, gösterişe bakarak tepki vermeyen sessiz kalan yaşanılan seviyesizlikleri gördüğü halde görmezden gelen ses çıkarmayan, bu çoğunluğa karşı hangi psikolog ne cevap verip hangi tedaviyi uygulayacak..?
Değerli Dostlar; ben kral çıplak diye feryat ediyorum; bu gidişatımız gidişat değil, Bu dünya sevgisi ve maddeci bağımlılık, çıkara bağlı dünyevi ilişkiler hepimizi hüsrana uğratıp helak edecek..!
Elhasıl: Hazreti Peygamber: “Sizden öncekileri mal sevgisi helak etti. Bu mal sevgisi onlara akrabalarıyla ve dostlarıyla ilişkiyi kesmeyi emretti, Kestiler. Cimriliği emretti, Cimrileştiler. Günahı emretti, Girdiler, Zulmü emretti, yaptılar.
En sonunda da helak oldular.” uyarısına muhatap olmadan derlenip toparlanalım ve bu hastalıkları ancak Kur’an ve sünnet ölçüsünde yaşamakla tedavi edeceğimizi unutmayalım,
Selam ve dua ile Allah'a emanet olunuz.