Mehmet Kanmaz

Assam Neden Hedefte

Mehmet Kanmaz

İslam coğrafyası, sistemli bir terör kuşatmasına alınmıştır. Özellikle son yarım asırda (1972-2022) ardı ardına çok taşeronlu terör cepheleri açıldı.

Farklı mezhep ve ırklar, birbirinin boğazına sarılacak hale getirildi. Mefkuresi ve bütünlüğü parçalanan Müslümanların, dayanışma duygusu ve direniş potansiyelleri terörle törpüleniyor.

Bünyesi yıpratılmış İslam coğrafyası, meşrulaştırılmış karşı terör operasyonlarıyla çökertilmek isteniyor. Terör katkılı bu dış tehdit, ortak tepkiyle etkisiz kılınmazsa, İslam ülkeleri teker teker pasifize edilecek.

Beş bölge ülkesinden on beş yeni ülke çıkarma projesi, ne yazık ki, acımasızca ve vahşice işletiliyor.“ Bu mimsiz medeniyet, insanı çok sefih ve ahlaksız eder” Veciz sözü, bu vahşeti  tarifte, çok masum ve yetersiz  kalıyor.“

Bu medenilerden çoğu, eğer içi dışına çevrilse, kurt, ayı, yılan, hınzır, maymun postu” giymiş, insandan başka her şeye benzeyen bir kimlikle görünecekler.

Zira, en son dinine mezhebine bakmaksızın UKRAYNA’da yapılan sistemli bir şekilde hastane, okul ve sivilleri bombalayıp, yüzlerce insanı katletmek insan işi olamaz.

Sömürüyü meslek edinmiş güçlerin tasallutundaki islam coğrafyasında ise kimsenin canı ve ülkesi artık güvende değil.

Kilise önderliğinde, savaşı kutsayan vahşet organizasyonuna soyunmuş bir Batılı devlet aklıyla karşı karşıyayız.

ASTRİKA halkları üzerinde kurulmak istenen hegomanyal statüko’ya karşı, her bölge ülkesinin artık, süratle silkinmesi gerekiyor. Ölüm sessizliğinden çıkarak, süratle tepki veren etkili kamuoyları oluşturmalıdır.

Aksi takdirde, “Gözlerinizi kapatarak gaflet sahrasın da yatmakla vahşet ve gaflet sizi yağma edip perişan edecek bir akıbet kaçınılmazdır.“

Kur'ân'ın mecrâsından ayrılarak birleşmeyen su damlaları gibi toprağa düşmeyiniz. Yoksa, toprak gibi sefahet ve şehvet-i medeniye sizi emerek yutacaktır.” Asrın bedisinin;1. Dünya Savaşından sonra yaptığı bu sarsıcı ikazın ayak sesleri, bir asır sonra yeniden duyuluyor.

Eğer 15 Temmuz FETÖ kalkışması başarılı olsaydı, uluslararası güçler, bölgenin işini büyük ölçüde bitirmiş olacaklardı. Geriye, ufak tefek fırça darbeleriyle yapılacak işler kalacaktı, Onu da iç savaşla görevli yerli taşeronlara havale edeceklerdi.

Bu sonucu almada ısrarlarından vazgeçmiş değiller. Batı’da tavan yapan, akıl dışı ve bir o kadar asabi Türkiye husume’tinin ve İslamafobinin sebebi, karşılaştıkları bu dirençtir.

Kullanıma elverişli, silahlı–silahsız bütün araçlarını devreye soktukları halde, Türkiye’yi yedeklerine alamadılar.

Hatta ülkemiz ve bu gücü yöneten siyaset kurumunun feraseti ile suriyede yapılan 3(üç) operasyondan elde edilen müzafferiyet, ve masada kazanılan mutabakatla güney bölgemizin kontrol altına alınması, Kardeş ülke LİBYA ile varılan mutabakat, Akdeniz’de yapılan hamleler…,en son olarakta tekrar Mısır, BAE.leri Suudi Arabistan ve diğer bazı islam ülkeleri ile varılan mutabakatlar sonucu durum lehimize dönünce Küresel güçler; İslam coğrafyasında artık biz olmadan karar alamayacaklarını anlayan Avrupa kafirleri ve Asya münafıklarını çıldırtmış durumdadır…!

Panik halindeler ve pek yakın vakitte iç çatışmalarla birbirinden bulacakları bir sona doğru gidiyorlar.

İtidali kaybedip, onların düştüğü asabiyete kapılmadan, milletçe ve ümmetçe duygu ve güç birliği üretmek zorundayız.

1.Dünya Savaşından tam yüz yıl sonra ve Pandemi salgını veya teröründen sonra

Ortadoğu’da yeni bir paylaşım formülü aranıyor.

Terör eliyle sözde bir “yeni dünya düzeni” inşa edilmek isteniyor, ama Türkiye’siz de bir plan yapamayacaklarını  anladılar artık…

Bir şey daha anladılar…! İslam Coğrafyası için kafa yoran, vakit ayıran, birileri daha var.. ve bu durum sosyal medya ve Tv. Programlarındaki son iftira ve yalan haberden öte..yeni algı oyunları ile güya alt edeceklerini düşünüyorlar,

Halbuki bu stratejik ASSAM (Adaleti savunanlar Stratejik araştırma merkezimiz) ve Adnan paşam koordinasyonun’da emek veren gönül insanları yani “Çılgın Türkler” atı alıp Üsküdarı geçti bile ve islam birliği için 5(beş) seneden bu yana yoğun faaliyetler içinde, toplantılar, paneller, Kongreler…hızla devam etmekte olup artık ülkemiz içindeki vatan sevdalıları bu çember etrafında kümelenirken bu kongrelerin getirdiği kazanımlar olarak ASTRİKA ülke STK’ları ve üniversiteleri, bizde sizinleyiz ne yapmamız gerekiyor heyecanı  içinde bu çembere girmiş bulunmaktadırlar…

Ey Avrupa kafirleri ve Asya münafıkları ne yapsanız artık boş.. Kainat’ın sahibi yeryüzün de kendine sevdalıları yalnız bırakır mı..?

Ümit ve Kardeşlik kervanı yola çıktı.. Cennet mekan Abdülhamidhan Hz.lerinin Medine hedefli katarına yetişmek üzere ve bu Türk milletinin gönül insanları.. bu katarın ana kumanda merkezine varmak üzere..

Ne mutlu sizlere ADNAN PAŞAM ve dava arkadaşları bu ülkedeki şaşkın ördeklere ve gaflet sahiplerine, sosyal medya fenomenlerine rağmen sizin arkanızda binler yola çıkmış “İslam birliği” bayrağını her bir kritik köşeye dikmek için sizden müjdeli haberler bekliyor…

Ümidim odur ki inşallah.. insaniyete yakışır yeni bir dünya kurulacak, ve bizlerde; Assam’la, Asder’le, TGTV’ ile, IDSB ile, İHH, İMH, ENSAR’la, HAYRAT’la, CİHANNÜMA, DENİZ feneri ile vb.ilaahir.. bu dünyanın merkezinde olacağız.

“Şu kışın devamına ihtimal verebilirmisi’niz..?Bu soruya, bir asır evvel “evet” demedik. Yine de demeyeceğiz.

Çünkü, “Her kışın bir baharı, her gecenin bir sabahı vardır.” Bahar, ona liyakatini ispatlayanların haberini müjdeliyor, ne mutlu Ümidini yitirmeden O bahardan haberdar olanlara ve o bahara hazırlıklı olanlara…..

Yazarın Diğer Yazıları