
Asder Kütahya buluşması ve yansımaları…
Mehmet Kanmaz
Biri bin yapan biz olma davasına,ümmet-i muhammed davasına omuz vermek için ve 20 seneden bu yana mukaddes hizmet için kutlu bir yola çıkıyorsunuz, yaşadığımız 28 şubat travmasının bizim alemimizde imtihan sırrı olduğu bilinci ile diklenmeden dik durup bulunduğumuz mekanlarda hizmet etme gayret için de yaşarken bir bakıyorsunuz artık geleneksel hale gelen “As-der buluşması yaklaşmış.
Bu sene acaba kim evsahibi olacak sorusu ile As-der genel merkez yönetim kurulumuz istişareler yaparken daha önceki tecrübeler ışığında, bir senden bu yana plan program yapıyorsunuz,bir takım arızalardan sonra; Osman abi ve Bayram kardeşinin şahsında Kütahya asderli kardeşlerimiz ve onlarla gönül bağı olan diğer arkadaşları;”2019 as-der buluşması”na biz talibiz diyerek yüke omuz vermeleri,kardeşliğin tezahürünün neticesi ancak bu kadar olur anlamın da bizleri heyacana gark etmiştir.
Hazırlıklar muhtevası gereği;genel merkezimiz ve bizzat bu yüke destek veren Reşat fidan abimizin koordinasyonu ile o vilayete bizzat ziyaret ederek mevcut durumu yerinde takibi ve hazırlıkların hitamı neticesinde duyuru ve tanıtım faa liyetleri çalışmasına girmiş ve üyelerimizin ekseriyeti içinde ”sizinle beraberim bizi ancak ölüm ayırır” diyen arkadaşlardan bazıları (kendisinin veya birinci derece yakınından mühim bir rahatsızlığı olanlar hariç)son anda ”özür dilerim gelemiyorum deyivermiş”veya aldığı sorumluluk gereği buluşmada olması gereken bazı arkadaşlarımız dünyevi meşguliyetler sebebi ile yanımızda olmamış ya…! inanın başta evsahibi arkadaşlar olmak üzere bizleri hüzne bırakmaları tarif edilir gibi değil…
Sonra katılım listesine bir bakıyorsunuz ince uzun bir yol olan”Adaletin küresel leştirilmesi”misyonu ve Hak’kın hatırını en yüksek zirvelere çıkarma davası; için daha alınacak çok mesafe olmasına rağmen davayı sadece dünyevi maddi hakları alma hesabı için yapanları o büyük resimde göremeyince“Asder kardeş liği davası” sanki bu bir avuç insanın davasıymış gibi sınırlı sayıda kahramanla kalıvermişsiniz..?
Geleneksel Asder buluşmaları programını 26-27 EKİM 2019 tarihlerinde Evliya çelebinin mukim şehri,Osmanlının doğuş sancısını çektiği çiniler şehri, nere den gidersen git yolun en sonunda;VAZO’ya çıktığı şirin KÜTAHYA ’da icra ederken, bu davaya sahip çıkmamız gerek ve mutlaka katılmamız icap ediyor diye defaten duyuru yapıldığı halde,katkı vermeyen, katılmayan, katılamayan, zaman vermeyen, fedakarlık yapmayan kardeşlerimin durumunu ifade etmekte kelimeler kifayetsiz kalıyorsa elbette eksik yaşanır kardeşlik!
Bu davaya katılma hazzına dahil olmak için;Daha bir gün önce IĞDIR gibi en uzak ilimizdeki programı kısa kesip Kütahya’ya bütün mazeretlerini bir tarafa bırakarak katkı veren Nevzat Tarhan Hocamla; Görevi gereği,Bırakın cennet vatan ülkemizi islam coğrafyası ile dertlenen vakti çok müsait olmamasına rağ men bizlere zaman ayıran çok değerli naif insan Adnan Paşamız ile o güzel duy gu ve sunumları yaşamadı iseniz sizlere sonra ne kadar anlatılsa’da,kelimeler kifayetsiz kalır,sosyal medya paylaşımları yetersiz kalır…
Bu duygu yoğunluklu ve bir o kadar’da islam davasına geniş bakan Reşat kar deş’in şahsında genel merkez bilgi paylaşımlarını,Genç asder başkan vekili kardeşimizin ve Assam genel sekreteri Ali abimizin bilgilendirmelerini, şube başkanlarının sunumlarını,temsilci kardeşlerden bazılarının hissiyatlarını, Adnan paşamızın Uhuvvet-i islam davası için hazırladığı o derin tasavvurları ihtiva eden bilgi paylaşımlarını;Genel Merkez Yönetim Kurulundan 9(dokuz), hasiyet divanı ve denetim kurulu ve YİK üyelerinden’den çok az sayıdaki feda kar kardeşlerimin sohbetlerini,Antalya’dan yüksek lisans tezi gibi ”savunucu luk ve iletişim stratejisi”konulu final sunumu yapan Sabri ve Hakan kardeşlerin heyecanlarını,savunuculuk komisyonu başkanlarımızın hiç yüksünmeden kürsü önünde heyacanlı görev tanımlarındaki anlatımlarını,Diğer temsilci kardeşlerden;Zonguldak ’ı,Adana’yıElazığ’ı,Üye sayısına bir profoser ekleyerek bu heyacan katkı veren K.Maraş’ı ,2020’de bende varım diyen Eskişehir’i,Her zaman yanımızda olan Antalya’yı,Burdur’u, Isparta yı,İçel’i,ve ismini sayama dığım diğer şehirlerden o uzun mesafeleri aşarak ya eşli yada eşsiz olarak gelen dava sahibi kardeşleri,genç arkadaşları görmedi iseniz konuşamadı iseniz görüşmediyseniz, bu ulvî hisleri sizlere sormaya ne hacet….
Kütahya’nın mütavizi otelinde planlanan programlara yetişmek için, arkadaş ların tatlı koşuşturmalarını,hanım kardeşlerin muhabbetlerinin dışa vuran tezahürlerini,şehir gezilerindeki meraklı bakışları,Ulu cami’yi,müzeleri,Sevgi yolunu,kaleyi ve döner lokantadaki yemek ikramını,seyir teraslarında şehri kuşbakışı tefekkür etmeyi yaşamadıysanız ben ne diyeyim…!
Mili eğitim müdürlüğü salonunda;250 seçkin insanla yapılan”Aile iletişimi” konusunda Nevzat Tarhan Hocamın konferansını dinlemediyseniz,soru cevap faslına şahit olmadı iseniz ve hele hele fesahatli konuşması ile sunum yapan, hocamı isabetli soruları ile terleten genç Hacımustafaoğulları ailesinin heya canına ortak olmadı iseniz inanın çok şey kaybetmişsiniz demektir.
Yukarıda ki satırlarda yazmaya çalıştığım Bu duygulara katılamayan kardeş lerim bizimle olamayıp yaşayamadı ya…. inanın çok şey kaçırdılar…..! Bilmiyorum hiç olmazsa Asder Kütahya buluşma resim ve videolarını, sosyal medyadan ve paylaşımlardan takip edip oradan bilgi almak isterler mi…?
Her münasebetin dünyevi menfaatlere dayandığı günümüzde; zevc-zevce, evlat-ebeveyn arasında dahi bir karşılık gözlenmekte iken, Kütahya buluşması için gösterdiğimiz, kararlılığımız, samimiyetimiz, hanım kardeşlerin şefkat ve muhabbeti, şecaatimiz,sabrımız ve merhametimiz aslında önceliklerimizi tekrar gözden geçirmemiz gerekiyor anlamında bir milat olmalıdır diye düşünüyorum.
Bu davalar ve sahiplik duygusu aslında manevi bir ortaklıktır, mutluluk’ta, kederde, endişelerde, zulümlerde, baskılarda, maddi manevi sıkıntı ve umutlar da beraberliktir. “Kalpten kalbe yol vardır” kaidesince Asder kardeşliği bir gönül iletişimidir.
Hissedebilme, anlayabilme sanatıdır. Sormadan cevap almaktır. İnanmaktır, güvenmektir, dualarda buluşmak, belki de hiç ayrı olmamaktır, hiç yalnız kalmamaktır, demem o ki Asder dava kardeşliği, aşktır, şefkattir, sabırdır, metanettir. Engelleri aşmada mücadele ruhudur.
Bir olan inancın ardından birlikte koşmak, birlikte yorulmak, birlikte “haydi kardeşim” demektir. Öyle ki, bu kardeşlik sadece dünya saadetine vesile olmaz, ahirette Rabbimizin lütfuyla cennete visal sebebidir aynı zamanda inşaalah….
Değerli Abilerim, kardeşlerim, hanım kardeşlerim, Genç arkadaşım, değerli dava arkadaşlarım, azmetmeden, zorlanmadan, çile çekmeden olmuyor, toprak gibi kendini çiğneyenlere gül vermeden olmuyor… Koza içinde sıkışmadan, mücadele etmeden kelebek olup uçulmuyor, özlenen bahara kanat açılmıyor. Sahâbe misali bir kardeşlikle özlenen beklenen bahar için bir katre yağmur da siz olmaya ne dersiniz?
hiç olmazsa bundan sonra ki buluş malar için eksiksiz olarak, bir araya gelmeye ne dersiniz…? Hiç olmazsa genel merkez yönetim kurulu, denetim ve hasiyet kurulu ve YİK üyeleri şube başkan ları ve yönetim kurulu ile il temsilcilerinin tamamı ve aileleri ile bu davaya katılmak için şimdiden zihnen hazırlansak ne dersiniz…. Selam ve muhabbetlerimle..