
Ailemiz Üzerinde Küresel Tuzaklar
Mehmet Kanmaz
Tehlike büyük, topyekun saldırı var; Aile yok edilmek isteniyor, Cinsiyet eşitliği ve özgürlüğü süslü kelimesinin arkasında cinsiyetsizleştirme projesi adım adım ilerliyor.
Tehlikenin farkında olan bir kaç stk haricinde resmi olarak kuvvetli bir ses yok. Devletler sessiz. Bir kuş, bir ağaç için ağıtlar yakan devletler nesillerin kaybolmasına ses çıkaramıyorlar.
Kimden niçin korkuluyor...?
Sağlam nesil kalmazsa ne aile kalır, ne toplum, ne de devlet...
Cinsiyetsizleştirme, fakirleştirme, pahalılık, göçler, pandemi, küresel iklim krizi, yapay kıtlık, yapay gıda, yapay et, ulus devletlerin yıkılması, esaret ve halk ayaklanmaları.
Nihayetinde kaos ve dünyanın tek merkezden yönetilmesi...
Hepsi aynı merkezden yönetiliyor. İnsanlığın hareketsiz kalacağı seyirci olacağı ve kendini savunamayacağı dönem geliyor, bu sebeple önce bu oyunun farkında olunması gerekir.
Bu sebeple ümidimizi kaybetmeden bana ne demeden yapacağımız gayret ve faaliyetlerle İnşallah insanlık kazanacak. Ama çok zorlu olacak...
Gelecek neslin kurtulması için hepimize, Herkese görev düşüyor En başta aileye herkes evladına sahip çıkacak dünyasını, geçimini ve geleceğini düşündüğü kadar Ailesini, çocuklarını toplum ahlakını ve ahiretini düşünecek tedbir alacak
Bu aileyi çökertme projesine karşı; Başta devlet; Aile bakanlığı, Gençlik ve spor bakanlığı, içişleri bakanlığı, sosyal politikalar başkanlığı, Üniversiteler, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak öncülük etmeli mili ve manevi eğitim için çok acil planlanma ve uygulama projelerine başlamalı, sonra STK’lar vakıflar ve cemaatlere görevler düşüyor
Ana okulları kreşler açıp ücretsiz olarak çocuklara sahip çıkmaları gerekir
Yerel yönetimler belediyeler müspet olanlar çocuklar ve gençlere değerler eğitimi kursları seminerleri ve değerlerimize uygun spor dallarını yapma imkanları vermeli
Devlet bütün gücüyle çocuklara ve gençlere sahip çıkmalı milli ve manevi eğitimi sağlamalı Gönüllü STK ların önünü açmalı imkan vermeli
Kısacası herkese her kesime görev düşüyor
Devlete yani özellikle Aile bakanlığına çok görev düşüyor. Aile bakanlığı küresel güçlerin aileyi yok etme projesi olan Lgpt’yi normal bir STK çalışması gibi görme düşüncesini ve gafletini kamuoyun’ dan tepki gelince’de toplum önündeki zevahiri kurtarma, orta yol bulma oyunlarını bırakıp milletin bakanı olma şuuruna tez elden dönmeli; Cinsiyet özgürlüğü tuzaklarına düşmemeli. ağaç için, bir hayvan için gösterilen hassasiyet ailelerimiz için nesiller için daha fazla gösterilmeli.
Diziler, reklamlar, şarkılar ve şarkıcılar... Yani yazmaktan, söylemekten haya ediyorum. Geçtiğimiz günlerde berberde traş oluyorum. TV'de bir şarkı, şarkıcı ve klip. Anlatmama imkan yok. Nasıl korunacak bu gençler? Nefisler nasıl kontrol altına alınacak. Günaha giden yollar O kadar açık ve serbest ki...!
Dün arkadaşın biri okul çıkışı lise öğrencilerine denk gelmiş. Üç erkek ve bir kız. Ama kızın kılığı kıyafeti sanki üzerinde kıyafet yok, iki seneden bu yana’da göbek gösterme modası çıktı.. aman allahım bu Ne hayasızlık...! Artık erkeğe doğru dönmüş, saçlar erkek traşı gibi. Haller hareketler...tarifi mümkün değil bunlar mı bizim Geleceklerimiz diye düşünüp çıldırası,isyan edesi geliyor makul insanların..!
Değerli dostlarım; Garip bir nesil geliyor; Geçmişi ile ataları ile varlığının sebebi milli ve manevi değerlerine ters ve aykırı duran bir nesil geliyor..!
Tehlikenin farkında mısınız; Şimdi daha iyi anlıyoruz ki yıllardır çevrilen lise dizi filmleri çok profesyonelce hazırlanmış. Gençlerimizi ifsad etmek için kurgulanmış.
Yani her yerden topyekun gelinmiş. Bir anda bu çocuklar etrafımızda üremedi. Adım adım yıllarca bugünler hazırlandı. Şu anda ateş girmeyen ev kalamadı maalesef.
Devletin denetleme kurumları önünde toplumun sağduyulu halkı önünde, Halen Tv.ve sosyal medyada ap açık gündüz kuşak programlarında halkın ahlakını çökerten programlar yayınlanmaya devam ediyor...!
Elhasıl; Değerli dostlar tehlike küçük değil, çok büyük...lütfen oyunun farkına varalım.. Ben ne yapabilirim deyip sorumluluk alalım..