Hainde olsa dokunamıyorsun!
Mehmet Kaçar
Adam hain de olsa, rüşvette yese, ihalede kotarsa, Allah’a dine ve Peygambere hakaret de etse, karaborsacılık ta yapmış olsa, trafik kazası da işleyip suçlu bulunsa, tefecilik yapsa dokunamıyorsun. “Dokunulmaz”lık. Ne garip bir şey ve hüküm, hukukun içerisinde bulunan kelime ve kavram. Dokunulmazlık, içerisinde insanlar açısından her çeşit umutsuzluğu saklıyor. Zulüm yapar kimse sesini çıkaramaz, hakaret eder kimse laf edemez, İftira atar cevap veremezsin. Fakir fukaranın alın terini yandaşlarına peş keş çeker mecburen görmezden gelirsin. Torpil yapar, torpil için telefon hatlarını kullanır ve ücretini devlete ödetir, ihale üstüne çöker, açar, kapar ve o kimseye kanun Umutlarımız demlendikçe açılaşır. Ertelenen “hesap sorma”lar yine hukukun öngördüğü bir af şekli olan zaman aşımına uğrar ve sen bön bön bakamaya devam edersin. Bankerler, bankerlik adı altında tefecilik yaparlar ve milletin cebindeki son kuruşuna kadar sinyalini aldıkları paranın peşindedirler ve bunu nasıl çarparlarsa çarpsınlar dokunamazsın.
Kocasını, karısını, çoluğunu çocuğunu öldüreni görürsün ve dokunamazsın ve bir iç geçirerek unutmaya çalışırsın. Adalet kavramının dokunamadığı kimseleri, aldatanı, çalıp çırpanı, üç kağıtçılık yapanı, çoluğunu çocuğunu öldüreni, anasını babasını döveni yakalamak için umut bağlanılan magazinciler ve tv kanallarına umut bağlanılmaktadır. Kendi itibarları için, emekçileri, fakir fukarayı, alın teri ile zar zor geçineni itibarsızlaştırarak kendi mevkisini yasalar ile sağlama alır dokunulmaz “Adalet, mülkün temeli”midir?; yoksa temelin mülkü mü belli değil. Herkes kendisinin ilahını yeniden türetmiş durumda ve ona tapınıyor bir hal arz etmekteler ve ona asla dokunamıyorsun zira seni taşlattırıyorlar. Bunlar seçilmiş veya bazıları tarafından tapınılmaya aday gösterilmiş kimseler oluyor. Bunlar mütemadiyen emeğin karşısında durarak emek hırsızlığı yapıyorlar ve sen bunlara asla dokunamıyorsun. Bunlara yaptıkları yanlarına kar kalırken, nice hayatlar bunlar için feda ediliyor. Egemenlerin şatafatlı dünyası ve gösterişli hayatları için, kölelikten de ileri akılları iğdiş edilmiş “Az bir paraya karşılık satılan” değerler ve haysiyetler. Dokunamazsınız. Bunlar insanlar tarafından dokunulması yasaklanmış değerler. Sokak hayvanlarını korumak amaçlı insanlara dokumayı caiz gören yığınlar. Mafyalaştırılmış, inançların, fikirlerin, izimlerin insanların inancına ve cebine çöreklendiği bir dünya da dokunamazsınız. Dokunduğunuz anda kendinizi yakarsınız.
Filistin, katliamlarını protesto etmek için 50- 60 kişinin zar zor toplandığı bir toplumda ve bir stadyuma 50-60 bin kişinin toplandığı ortamlarda kimseye dokunamazsın. Toplumun ahlakını Toplumların kendi çıkarları için dokunmaz kabul ettikleri dünyada ne varsa onlara dokunamazsın, dokunursan suçlu sen olursun. Milletin kendi aklından uydurdukları, tanrılarına/putlarına dokunamazsın. Ömür denilen hayat bir rüya gibi gelir geçer ve bir gün gelir bu rüyadan uyanır gerçekle karşı karşıya kalırsın elbet. İşte o uyanış anında inan dokunacaklar. O gün, bütün “dokunulmaz” olanlara tek tek dokunulacak ve yerle yeksan olduğu görülecektir. Orada bu dünyada dokunulmayıp da o dünyada dokunulduğu zaman ışıklar içinde dahi uyunmadığını görecekler dokunulmayanlar.
