Mehmet Kaçar

GENÇLER Mİ SUÇLU YOKSA YETİŞKİNLER Mİ?

Mehmet Kaçar

Bugün her kesim, enteli, aydını, laiği, dindarı gençleri suçlu görüyor. Genç deyince lise ve üniversite de okuyan 15-22 yaş arasındaki insanları kast ediyorum. Ahir zaman veya zamane gençliği nereye gidiyor? Zamane gençliği deyip duruyorlar? Bir de bu konuya gençler açısından bakmakta fayda var diye düşünüyorum. Ben ise yetişkinler grubuna giriyorum. Gençler açısından konuya bakınca gençlerin şu soruyu sorduklarını tahmin edebiliyorum. “Biz nereye gidiyoruz da acaba bizim bu gidişimizde siz yetişkinler yolu açmadınız mı? Madem ki bu ülke insanlarını yetişkin veya genç diye ikiye ayırdınız. Aslında gençlerin nereye gittiğini sorgulamak yerine yetişkinlerin nerede durduğunu bir kez olsun sorgularsak sorunun yüzde en azından yüzde 50’sini çözebiliriz gibime geliyor.
Bu ülkenin başını derde sokan hadiselere bakınca baş rollerde gençler yerine yetişkinlerin olduğu görülmektedir.
Bu ülkede genç dediğimiz yüz binlerce öğrenci tek bir soruyu fazladan çözebilmek için geceli gündüzlü çalışırken, birileri çıkıp da, gençlerin hayallerini sorularla birlikte çalıp gençlerin geleceğini çöpe atıveriyor. Bu soruları çalanlar acaba liseli gençler miydi? dersiniz. 15 Temmuz 2016 ve 12 Eylül 1980 askeri darbelerini planlayıp yapanlar acaba gençler miydi? Acaba bunlar lise kaçıncı sınıfta okuyorlar dersiniz?
TV  ekranlarına çıkıp manevi değerlerimize dinimize saldıranlar acaba kaç yaşındalar ve lise kaçıncı sınıfa gidiyorlar? Sinemalarda 7 yaş üstüne uygun olarak işaretlenmiş filmlerde bel üstüne çıkmayan yapımcılar kaç doğumludur acaba?
Gençleri bir tarafa bırakıp, biraz da ahir zaman yetişkinlerine bakmamız gerekmiyor mu? “Sizler bu ülkenin geleceğisiniz” şeklindeki klişeleşmiş sloganlar yerine yetişkinler gençlerimizi geleceğe hazırlarken acaba nasıl bir rol model oluyorlar? Gençler geleceğimizse, yetişkin olan bizler de bugün değil miyiz? Eğer bu günüz iyi olursa geleceğimiz de iyi olur, tersi ise malum...
Yetişkinler yaşadıkları bugünü dahi kurtaramazlarken, yarınları kurtarma işini neden gelecek dedikleri gençlere havale ediyorlar. Geleceği hazırlarken gençler için hangi alt yapıları planlayıp uygulama sahasına koyduk.
Kimin eli kimin cebinde belli olmayan çarpık ilişkilerle dolu dizileri reyting rekoru için yapanlar yetişkinler değil mi?
Kan damlayan, şiddet kusan, silahlı sahneler içeren dizileri yapanlar yetişkinler değil mi?
Evlilik gibi kutsal bir müesseseyi, TV’lerdeki evlilik programları ile al aşağı eden yine biz yetişkinler değil miyiz? Evlilik müessesesini gecekondu ya çevirip viran edenler yine yetişkinler değil mi?
Gece kulüplerinden çıkmayan kavga gürültü eden sporcuları el üstünde tutan yine yetişkinler değil mi? Çocuğunu maça götürüp onun yanında küfreden ve onların küfretmesine göz yuman yine yetişkinler değil mi?
Bir yandan her türlü rezilliği özgürlük olarak takdim eden, cinsiyetsiz bir toplum olarak sunan ve bu konu da ciltlerle kitap yazanlar yine biz yetişkinler değil mi?
Yetişkinler, para-pul için yaşam alanlarını katledip, betonlaşmış, şehir ruhunu terk etmiş şehirleri  inşa etmediler mi?
Görüldüğü üzere yetişkinlerin hemen hemen her konuda sınıfta kaldığını gençler gördüğü halde bir de üstüne üstlük, sınıfta kalan bu  yetişkinlerden ahlak ve gelecek dersi almaları acaba ne kadar doğru bir yaklaşım olduğunu düşünürsünüz?  Bence ahir zaman gençlerinden önce ahir zaman yetişkinleri başlarını iki eli arasına alıp bir kez daha iyi düşünmeleri gerekmiyor mu?
İyi rol modeller, gelecek inşasını hep yapmaya gayret ederler. Öyle ise ahir zaman gençliği yerine ahir zaman adamlarını bir kez daha yeniden sorgularsak pek çok sorunu hızla çözebileceğimize inananlardanım. Fi Emanillah!

Yazarın Diğer Yazıları