Mehmet Kaçar

Firavuni Bir Adet 'Dogum Günü'

Mehmet Kaçar

Günümüz de dünyanın hemen hemen her köşesin de, en fakirinden en zengin ailelerine kadar her evde doğum günü kutlaması adeti sürdürülmeye devam etmektedir.
Günümüzde, geçmişten gelen ve yaşatılmaya çalışılan pek çok adet ve göreneklerde olduğu gibi “doğum günü” kutlamalarının kökenlerinin de, eski Firavun Mısırına dayandığı iddia edilmektedir.
Tarihçiler ve arkeologların iddialarına göre, yeryüzünde ilk defa olarak Mısırlılar doğum günü kutlamaya başlamışlardır. Mısırlılardan sonra ise, sırasıyla, Babilliler, hükümdarlık ailesinin erkek çocuklarının doğum günlerini bir yere kayıt ederek ve o zaman kendilerince kullanılan bir takvime göre kutlamaya başladıkları söylenmektedir.
Babillilerde ki doğum günü adeti ise, daha sonraları diğer soylu sınıfına da hızla yayılmış bir adet olarak görülmektedir.
Tarihi kayıtların ilki olduğu kabul edilen ilk doğum günü kutlamalarını ise milattan önce üç bin li yıllarında yaşadığı iddia edilen bir Mısır Firavununa aittir denilmektedir. O zamanlarda doğum günü kutlaması yaşanılan çevre nereyse orada kutlanılıyor du.
Eş, dost, hizmetçiler, hatta köleler bile bu doğum günü kutlamalarına katılma iznine sahiptiler.
Yine doğum günü şerefine mahkumlara özel doğum günü affı çıkarılıyor, hatta esirler bile bu aftan yararlanarak serbest kalıyorlardı. Özellikle de, mahkumlar ve esirler bir an önce doğum günü yapılmasını adeta dört gözle çekiyorlardı.
Mısır ve Pers medeniyetlerinden, Yunanlılara aktarılan bu kültür, yani doğum günü kutlamaları adetine, Yunanlılar pasta kesme adetini de eklemiş oldular.
Ay’ın ve avcılığın tanrıçası kabul edilen Artemis için her ayın altıncı günü, yeniden doğuşunun şerefine kesilen pastaya, Ay ışığını simgeleyen mumların ilave edilmesinde yine Yunanlılar döneminde olmuştur.
Hristiyanlık Dininde önceki Roma İmparatorluğunda ise İmparatorların ve önemli devlet adamlarının doğum günleri senato kararı ile milli bayram ilan edilmiştir.
Milattan sonra 245 yılında din adamları Hz. İsa’nın doğum gününü kendilerince kesin olarak tespit ettiklerini sandıklarında bile Kilise, bunun Mısır ve putperestlerden gelen bir uygulama olduğunu ileri sürerek, bir firavun gibi doğum günü kutlamanın günah olduğunu açıklamıştı.
Daha sonra ki yıllar da Hz. İsa’nın doğum günü tarihi üzerinde 25 Aralık olarak anlaşmaya vardılar. Bu günün yani 25 Aralığın adına da “ Christmas” (Noel) olarak kutlanılmasına başlanıldı.
Avrupa da ise günümüz de ki anlamı ile doğum günü kutlamaları ancak on ikinci yüz yıldan sonra başlar.
Avrupa da ekim ayında başlayan Hristiyan adetleri 25 aralıkta zirveye ulaşır.
Ülkemiz de de doğum günü kutlamaları, hemen hemen her evi içine alacak şekilde kutlanmaya başlamıştır. Bazılarında Kur’an ve hediyeleşme şeklinde, laik ve ateist kesim dede sazlı sözlü ve içkili kutlanmaktadır.
Özellikle gençlerin doğum günü tebrikleri ise ise sosyal medya dahil, hatta yazılı ve görsel medyadan kutlamaları da görmekteyiz.

 

Yazarın Diğer Yazıları