Biz Neden Komünizim Ve Rusya Düşmanıyız Da, Emperyalist Abd Ye Dostuz?
Mehmet Kaçar
Türkiye Cumhuriyeti kuruluşunun ilk yıllarında, Rusya yanlısı bir politika izlerken, daha sonraları ABD yanlısı bir politika izlenmeye başladı. ABD ile dost olabilmek için, Türkiye’nin hiç bir ilgi ve alakası olmayan Kore savaşlarına ordu gönderildi. Türkiye’nin bu cesur ve ilgisi olmayan savaşa direk mudahil olmasından sonra NATO üyesi olarak batı saflarında yer aldı.
İşte bu, girişimin ardından Türkiye’de her fırsatta komünizim düşmanlığı, ve akabinde de komşumuz olan Rusya düşmanlığı hortlatıldı.
1970 li yıllarda, oluşturulan algı operasyonun temeli aslında daha ilerilere dayanmaktaydı. Turki Cumhuriyetlerin çoğu, Varşova Paktı ülkeleri ve onların başı rusya tarafından işgal edilmişlerdi. İşte bu hadise, Türkiye de Rusya düşmanlığında temel oluşturmaya başladı.
“Güneşin batıdan doğacağını iddia edenler, bu görüşün doğruluğuna herkesi inandırmak için çabalıyorlardı. Hatta öyle ileri gidiyorlardı ki, Amerika bir gün Müslüman olacaktı.
Basın yayın organları, bu görüş doğrultusunda algı operasyonlarını olanca hızıyla sürdürdükleri yıllar gelip çatmıştı. 1970 li yıllar da Türkiye gençliği kamplara ayrıştırılmış, üniversitelerde sol ve sağ kavgaları almış başını gidiyordu.
Her gün gençlerimiz ölüyor ve kimse bunlara bir dur diyemiyordu. Sağcılara göre; Rusya komünist bir ülke idi. Komünistlerde din yoktu. Ahlak yoktu. Aile yoktu. Biz Çanakkale savaşını boşunamı yapmıştık.
Solcular ise; ABD bir vampirdi. Kanımızı emiyordu. ABD den kurtulmanın yolu Rusya’ya yanaşmaktı.
Bu görüş ayrılıkları her geçen gün sokaklarda ölümlü kavgalara neden oluyordu.
1980 darbesine böylece zemin hazırlanmış ve Asker darbe yaparak ABD ye tam bağımlılığını bir kez daha deklare etmiş, bu bağlılık yolunda din ve dindarları tasviye etmeye başlamış, hatta darbenin başı bir sağdan bir soldan astık ve çok adil oldu diyerek ABD bağlılığının boyutunu anlatıyordu.
Oysa, bu algı operasyonu tamamen ABD ye bağlılığı simgelerken, Rusya aleyhine dini inançlar kullanılarak insanımızın duygularından faydalanılıyordu.
Şimdi kendimizi biraz sorgulayalım bakalım gerçekten ABD dostumuz oldu mu?
Tüm darbe, ihtilal ve muhtıraların arkasında ABD ve AB var. Tüm ekonomik geriliğimizin arkasında yibe ABD ve AB var.
Tüm Türki Cumhuriyetler ile İslam ülkeleri arasındaki düşmanlıklarımız da yine ABD ve AB var.
Rusyada, din yok peki ABD ve AB de de varmı? Seküler laikliği Fransa’dan aldık. Rusyada aile mefhumu yok dendi, ABD ve AB de de aile mefhumu yok, Rusya da ahlak yok dendi, ABD ve AB de de yok. Rusya ve komünizim devletçi bir politika uygularken, Emperyalist Batı da emperyal zenginler türetmekteydi ve her ikisi de sömürüye dayanıyordu.
Şimdi soralım bakalım kendimi! Bize komşu olan Rusya kadar ABD de düşman değil mi ya da ABD kadar Rusya dost olamaz mı?
15 Temmuzdan sonra bir kez daha anlaşıldı ki bize ABD sömürüsü için Rusya düşman gösterilmiş ve her beşli ve onlu yıllarda ABD ve Batı için darbeler muhtıralar yaşamışız. İslam ülkeleri ve Türki Cumhuriyetlere bile kardeş diyememişiz.
