
'Allah insanı en güzel şekilde yarattığına göre erkekler neden sünnet oluyor!'
Mehmet Kaçar
Tıb öğrencisi bir kardeşimiz; “Allah insanı mükemmel yarattı ise, insanlar neden sünnet oluyorlar!” diye bayan öğrencilerin sorduğu soruya, o da şöyle cevap vermiştir: “Resûlüllah(s.a.v) bize yeter!”. Bizde bu kardeşimize biraz olsun yardımcı olalım dedik ve konuyu biraz derinlemesine araştırdık ve şu bulguları elde ettik.
Peygamberimiz (sav)’in sünneti bizler için bir sanattır, bir abidedir ve en önemlisi de edeptir. Edep ise insan haysiyeti, insan onuru demektir. Peygamber sünnetinin her bir noktası ve virgülü de Allah Kelamından bir nur, bir ışık yani münirdir, siractır. Bu Münir ise gelecektir ve gelecekte bu ışıkla aydınlanır. Peygamberlerin ahlakını, edebini ve ahlakını onlara ihsan buyuran bizzat Yüce Yaratıcımız Allah(cc)’tır.
Müslümanlar da işte Resülûllah Efendimizin sünnetleri ve hassaten yazımıza mevzu olan sünnet olma sünneti ile küçük yaşlardan itibaren, peygamber edebi ve süsü ile tanışırlar ve süslenirler. Hatta mahşerde ihtiyaç duydukları şefaati Peygamberiyeyi, daha küçük yaşarda kazandıklarını yaşadıkları bu dünyaya ilan etmiş olurlar.
Sünnet olmak, Müslümanlığın ve peygamber sünnetinin bir işaretidir. Müslümanlığın bir sembolüdür. Ömrünün sona doğru kayıp gittiği bu dünyada, senin hangi tarafta olduğunu ve kime tabi olduğunun net bir karinesi ve icazetidir bu sünnet hadisesi.
Sünnet olmak, insanı Allah(cc)’ın tastamam ve güzel yarattığına asla aykırı değildir. Zira, İnsanı ölçüp biçip en ince teferruatına kadar planlayıp yaratan Allah(cc.), insana kendi vücudunda bazı tasarruflar yapma izninin olduğunu emreden veya mubah kılan pek çok nas(delil)sı vardır. Mesela avret mahalli denilen yerlerin temizliği, uzayan tırnakların kesilerek kısaltılması, Saçı, sakalı ve bıyığı kısaltmak veya kesmek, hacamat yaptırmak, kan aldırmak vs. vs. gibi.
Tababet ilmi bilimcilerinin yapmış oldukları araştırmalara bir göz atacak olursak, sünnet olmanın Bunlardan tespit edebildiğimiz birkaç örneği burada sunmakta fayda vardır:
-Sünnet derisi mikroorganizmaların yerleşimine uygun bir ortamdır. Deri içerisinde “smegna” adı verilen bir salgı birikir. Bu salgı mikroorganzimaların da etkisi ile zamanla iltihaplanmalara yol açar. Sünnet, idrar yolu iltihapları ve HİV(AİDS) virüslerine karşı ayrıca bireye bir koruyuculuk sağlamış –Sünnet olan erkeklerin hemen hiç birisi sünnet bölgesi kanserine yakalanmazlar.
-Sünnet derileri, sünnet işlemi ile ortadan kaldırılmadığı zaman, sünnet yerinde “fimosiz” denilen bir hastalık oluşması ihtimali yüzde 90’dır. Bu hastalık sünnet yerinin işlevini sınırlar ve daralmasına sebep olur. İdrarın dışarı atılmasında bile çoğu zaman sıkıntıların yaşanmasına ve bireye acı veren bir –ABD’de yirmiye yakın doktorun bir heyet halinde düzenledikleri bir rapora göre, sünnet olma işlemi, sünnet olan erkeğin eşine de fayda sağlamaktadır. Bayanları kritik hastalıklara karşı koruyucu bir özelliği vardır. Rahim kanserlerinin yüzde 99’dan sorumlu görülen popilloma-virüs(hpv) sünnet olmuş erkeklerde çok daha az görülmüştür.
Son yıllarda Tabipler(Hekimler) sünneti tavsiye eder hale gelmişlerdir. Bazı batı hastanelerinde ve Yahudilerde çocuk doğduğu anda sünnet yapar ve yaptırırlar.
New England Journal of Medicine adlı derginin Nisan sayısında yayınlanan bir rapora göre, İspanya ile birlikte dört ayrı ülkede yaklaşık 3800 kadın üzerinde araştırma yapılmıştır.
Bu kadınların yarısında rahim kanseri vardı. Diğer yarısında ise bu hastalığa rastlanmamıştı. Kendilerine, eşlerinin sünnetli olup olmadığı soruldu. Sonuçta rahim kanseri olan kadınların eşlerinde sünnetsizlik oranı yüksekti.
Eşleri sünnet olmayan hanımların rahim kanserine yakalanma riskinin, sünnetli olanlara beş kat daha fazla olduğu belirlenmiştir.
İspanya Barselona Kanser Enstitüsünden Dr. Xavier Casteilsague, bu sonuçtan hareketle, rahim kanserini kontrol altına almak için sünnet kampanyası başlatmayı teklif ediyor. “Rahim kanserinden korunmada, Müslüman ülkelerde sünnet olma işlemi büyük fayda sağlamıştır.” diyen Dr. Casteilsague, devamla: “ Basit ve emniyetli sünnet işlemi ile hayatı tehdit eden enfeksiyonlara karşı korunma sağlanacaktır.” diyor.
Kenya Monitoba Üniversitesi’nden Dr. Stephan Moses ise, bu ülkede sünnet yaygınlaştığı taktirde AİDS’in çığ gibi çoğalmasının önüne geçileceğini ifade etmiştir.
ABD Kanser Derneği’nden Dr. Micheal Thun, bu rapora dayanarak diyor ki: “ Gelecekte kesinlikle sünnetin başka faydaları da ortaya çıkacaktır.
Dr. Thuna göre, sünnet olma işlemi AİDS’e karşı da koruyucudur. AİDS’in yayılma hızını düşürüyor. Tıbbi çalışmalar arttıkça sünnet olmanın daha çok yararları olduğu muhakkak tespit edilecektir. Şundan muhakkak eminim ki, çok yakın bir gelecekte, ilmi çalışmaların neticeleri ortaya çıktıkça, İslam Peygamberi Muhammed Mustafa (s.a.v)’in yanında tababet ilmi de yer alacak ve pek çok sünnetinin ve ayrıca erkeklerin sünnet olması sünnetinin davetkarları yine doktorlar olacaktır. Fi Emanillah!