
ŞAHADET PARMAĞI NEDEN TESBİH PARMAĞI OLARAKTA İSİMLENDİRİLMİŞTİR?
Mehmet Bina
Adem Aleyhisselâm cennette iken Muhammed Aleyhisselâm ile görüşmeyi çok arzu etti. Allâh’ü Teâlâ Hazreti Adem’e onun kendi sulbünden olduğunu ve ahir zamanda geleceğini vahyetti. Adem Aleyhisselâm Cennette iken Muhammed Aleyhisselâm ile görüşmeyi istedi. Hazreti Allah Muhammed’in nurunu sağ elinin tesbih (şahadet) parmağına koydu ve bu nur tesbih etti. Onun içindir ki bu parmak müsebbiha (tesbih) parmağı diye isimlendirildi.
Denildi ki:
Hazreti Allah habipinin cemalini Adem Aleyhisselâm’ın iki baş parmağının tırnakları üzerinde bir ayna misali izhar etti. O da baş parmaklarının tırnaklarını öpüp gözlerine sürdü. Onun bu hareketi zürriyeti için asıl oldu. (İnsanlar böyle yapmakla ona tabi oluyorlar.)
Cebrail Aleyhisselâm bu kıssayı peygamberimize haber verdi. Aleyhisselâm Efendimiz de buyurdular ki:
-“Kim ezanda benim ismimi işittiğinde baş parmaklarının tırnaklarını öper ve gözlerine sürerse ebediyen kör olmaz.” (Mefâtih-üt Tefâsîr) Kaynak:Ruhul Beyan Tefsiri
HER ŞEYİN YARATILMASINDA BİR HİKMET VARDIR
Allah’ü Teala yeri yarattığı zaman yer hareket edip duruyordu.Bunun üzerine dağları yarattı.Dağları yeryüzüne oturtunca,yer karar buldu.Melekler dağların şiddetine hayret ettiler:
-Ey Rabbimiz, yarattıklarının arasında dağlardan daha kuvvetli olanı var mı? diye sordular. Allah’ü Teala’da:
-Evet, demir diye cevap verdi. Melekler bu defa:
--Ey Rabbimiz , yarattıklarının içinde demirden daha kuvvetli olanı var mı?
Dediler. Allah’ü Teala:
-Evet, ateş buyurdu.Bunun üzerine melekler:
-Ey Rabbimiz , yarattıklarının arasında ateşten daha kuvvetlisi var mı? Dediler. Allah’ü Teala:
-Evet, rüzgar buyurdu. Melekler bu defa:
-Ey Rabbimiz ,yarattıklarının arasında rüzgardan daha kuvvetli olanı var mı? Diye sordular.
Allah’ü Teala da buna cevap olarak şöyle buyurdu:
-Evet var, sağ eli ile sadaka verirken bunu sol elinden gizleyerek veren Ademoğlu daha kuvvetlidir. KAYNAK (Tirmizi)
HIZIR AS'IN AYASOFYA'YI KIBLEYE ÇEVİRDİĞİ DİREK VE PARMAK İZİ....
Fatih sultan Mehmed İstanbul'u fethettikten sonra , ilk cuma namazını Ayasofya'da kılmak için kilisenin derhal camiye çevrilmesini emretmiş, ordudaki ustalar kısa sürede Ayasofya Kilisesi'ni, Büyük Fetih Camii'ne çevirmişler ve cuma namazına hazırlamışlar. Cemaat toplanmış Fatih Sultan Mehmed etrafındakiler:
- Aranızda ikindi namazının sünnetini hiç kaçırmayan var mı? diye sormuş.
- Eğer kaçırmayan varsa bütün cemaatin başına o geçecek ve imamlığı o yapacak, demiş. Herkes büyüklere bakmaya başlamış. Fatih Sultan Mehmed'in orada bulunan lalası da diğer alimlere ve en son da Akşamseddin'e bakmış. Ama herkes başını yere eğmiş. Akşamseddin bile başını yere eğmiş ve:
- Bir keresinde evime misafir geldi. Misafirleri kıramadığım ve çok meşgul olduğum için ikindi vakti kerahate girdi. Hayatımda sadece bir kez ikindi namazının sünnetini kılamadım, demiş. Akşemseddin'in bu sözü üzerine Fatih Sultan Mehmed:
- Ben hayatımda hiç ikindi namazının farzını ya da sünnetini kaçırmadım, demiş. Bunun için de oradaki heyet tarafından İstanbul'un fethinden sonra Ayasofya'da kılınacak ilk cuma namazına imamlık yapmaya Fatih Sultan Mehmed layık görülmüş.
Yani hem padişah olduğu için hem de o kadar savaşın arasında ikindi namazının sünnetini kaçırmadığı için imamlığa geçmiş.