Mehmet Bina

SADAKAYI GİZLİ VERMEK HER ŞEYİN ÜSTÜNDEDİR..

Mehmet Bina

Allah’ü Teala yeri yarattığı zaman yer hareket edip duruyordu.Bunun üzerine dağları yarattı.Dağları yeryüzüne oturtunca,yer karar buldu.Melekler dağların şiddetine hayret ettiler:
-Ey Rabbimiz,yarattıklarının arasında dağlardan daha kuvvetli olanı var mı? diye sordular.Allah’ü Teala’da:
-Evet,demir diye cevap verdi.Melekler bu defa:
--Ey Rabbimiz,yarattıklarının içinde demirden daha kuvvetli olanı var mı?
Dediler.Allah’ü Teala:
-Evet,ateş buyurdu.Bunun üzerine melekler:
-Ey Rabbimiz,yarattıklarının arasında ateşten daha kuvvetlisi var mı? Dediler.Allah’ü Teala:
-Evet,rüzgar buyurdu.Melekler bu defa:
-Ey Rabbimiz,yarattıklarının arasında rüzgardan daha kuvvetli olanı var mı? Diye sordular.
Allah’ü Teala da buna cevap olarak şöyle buyurdu:

-Evet var,sağ eli ile sadaka verirken bunu sol elinden gizleyerek veren Ademoğlu daha kuvvetlidir.
KAYNAK (Tirmizi)    

 

Dünya Fani İmiş!

Yoldan geçen birisi, evinin bahçesinde tuhaf hareketler yapan bir adama sorar:

– Niye öyle tepinip duruyorsun?

– Keçe tepiyorum. Sıkıştırıp pazarda satacağım. Ne yapalım, fani dünya işte, üç-beş kuruş kazanıyoruz.

– Başındaki çıngırak ne?

– Çevredeki bahçelerin ekin ve meyvelerine kuşların gelmemesi için ses çıkarıyorum. Sahipleri de bana bir miktar ücret ödüyor. Ne yapalım, fani dünya işte, üç-beş kuruş kazanıyoruz.

– Peki, sırtındaki yük nedir?

– Bu yayıktır. Yoğurttan yağ çıkarıyorum. Sonra da götürüp pazarda satacağım. Ne yapalım, fani dünya işte, üç-beş kuruş kazanıyoruz.

– O elinde döndürdüğün nedir?

– Bu bir kirmendir. Komşuların yünlerini eğiriyorum. Onlar da ücretini ödüyor. Ne yapalım, fani dünya işte, üç-beş kuruş kazanıyoruz.

– Ağzınla ne mırıldanıyorsun?

– Hatm-i tehlil okuyorum, isteyenlere hediye ediyorum. Onlar da bana çeşitli hediyeler veriyorlar. Ne yapalım, fani dünya işte, üç-beş kuruş kazanıyoruz.

– Niye öyle sağa sola bakıyorsun?

– Komşu çocuklarını takip ediyorum. Onları tehlikelerden korumak için bakıcılık yapıyorum. Komşular da bana ufak-tefek hediyeler veriyorlar. Ne yapalım, fani dünya işte, üç-beş kuruş kazanıyoruz!..

– Peki, dünya fâni olmasaydı daha neler yapardın?

– Ona göre tedbir alırdım!..

 

KELİME-İ TEVHİDİ GETİRMENİN FAZİLETİ… Musa Peygamber gezilerinden birinde yoldan bir ihtiyara rastlar. İhtiyar o derece yaşlanmıştır ki artık beli kamburlaşmıştır. İlk bakışta daha beline taktığı kuşaktan ateşperest olduğu anlaşılıyordu. Zaten adam bir ateş yakmış, karşısında boyuna tapınıyordu.

Yazarın Diğer Yazıları