
Peygamberlik Mührünü Öpen Sahabe, Useyd Bin Hudeyr (Ra)
Mehmet Bina
* Nübüvvet Mührü, Hz. Muhammed (asm)’in iki kürek kemiği arasında bulunan ve nübüvvetinin alametlerinden biri sayılan bendir.
* Resûlullah’a Hâtemü’n-nebiyyîn denilmesi (Ahzâb, 33/40) onun hem nübüvveti nihayete erdiren son peygamber hem de bütün peygamberlerin nübüvvetini tasdik eden (mühürleyen) ilâhî bir delil olduğu şeklinde açıklanmaktadır (Elmalılı, Hak Dini, VI, 3906).
* Peygamber (asm)’in kürek kemikleri arasında sol kürek kemiğine daha yakın, elle hissedilebilecek kadar kabarık, güvercin veya keklik yumurtası büyüklüğünde, siğile benzetilen kırmızı beze şeklinde bir et parçasının bulunduğu ve bunun nübüvvet mührü olarak isimlendirildiği hadis ve siyer kaynaklarında belirtilmektedir. (Buhârî, Vudu, 40).
* Güzel sesiyle Kur’an okuyan ve kıraatinin melekleri dahi etkilediği rivayet edilen Üseyd bin Hudeyr (ra) bir gece Kur’an okurken yakınında bağlı duran atı birden ürküp şahlanmış, okumayı bırakınca sakinleşmişti. Bu durum üç defa tekrarlanmış, atın yakınında bulunan oğluna zarar gelmesinden endişe ederek onun yanına gitmiş, o sırada bulutsu bir gölgenin içinde kandile benzeyen nesnelerin parlayarak göğe doğru yükseldiğini görmüştü.
Sabahleyin durumu anlattığı Hz Peygamber (asm) ona gördüğü varlıkların Kur’an tilâvetini dinlemeye gelen melekler olduğunu, okumaya devam etseydi sabaha kadar kendisini dinleyeceklerini ve insanların da onları göreceklerini söylemiştir. (Buhârî, Fezailü’l-Kurann 15, Menâkıb, 25).
*Peygamber Efendimiz (sav)'in nübüvvet mührünü öpenlerden bir kişide Hz. Üseyd b. Hudayr' dır.
Hz. Useyd b. Hudayr, olayı bizzat kendisi şöyle anlatır:
"Useyd b. Hudayr bir toplulukta konuşuyordu. Şakacı bir adamdı. Bir ara topluluğu güldürdü. Derken Peygamber (sav) (şaka olarak) bir çöpü onun böğrüne (hafifçe) dürttü. Bunun üzerine (Üseyd Peygamber Efendimize):
"Ey Allah'ın Resulü (bu çöpü bana dürttüğünden dolayı) sana kısas yapmama imkân ver," dedi.(Hz. Peygamber de):
(Haydi öyleyse) kısas yap, buyurdu. (Üseyd ra): Fakat senin üzerinde gömlek var. (Çöpü bana dürttüğün zaman) benim üzerimde gömlek yoktu, dedi.
Hz. Peygamber de (onun bu isteğine uyarak kısas yapmasına imkân vermek için) gömleğini (yukarı doğru) kaldırdı.
Bunun üzerine: Hemen Hz. Peygamber (asm)'i bağrına basıp onu öpmeye başladı ve:
Ey Allah'ın Resulü, (işte) benim istediğim bundan ibaretti, dedi. (Ebû Dâvûd, Edeb, 149)
Demek ki, şakacığıyla meşhur olan Hz. Üseyd, Peygamber Efendimiz (asm)'ın bu şakasını fırsat bilerek, Onun peygamberlik Mührünü öpmüştür.
*Buna göre, bir kimsenin sırtını öpmek caizdir. Nitekim Hanefî ulemasından Ayni, "Böylece kişinin, elinin, ayağının, başının, sırtının öpülmesinin mubah olduğu bilindi." demiştir.