Mehmet Bina

AHİRET HAZIRLIĞI

Mehmet Bina


“−Osman hakkında hemen kötü düşünmeyiniz. O, Rasûlullah (s.a.)’in damadı ve Me’vâ Cenneti’nde arkadaşıdır. Herhâlde siz onun sözünü yanlış anladınız.” der. Ardından beraberce Hazret-i Osman’a giderler. Hazret-i Ebû Bekir (r.a.):
“−Yâ Osman! Ashâb-ı kirâm senin bir sözüne üzülmüştür.” deyince Hazret-i Osman (r.a.):
“−Evet, ey Rasûlullâh’ın halîfesi! Bunlar bire yedi veriyorlar, hâlbuki onlardan daha hayırlı olan Cenâb-ı Hak ise, bire yedi yüz veriyor. Biz buğdayı, bire yedi yüz vererek alana sattık.” buyurur.

Sonra da yüz deve yükü buğdayı, Allah rızâsı için Medîne fukarasına dağıtır. Kervandaki yüz deveyi de kurban eder. Buna çok sevinen Ebû Bekir (r.a.), Hazret-i Osman’ı alnından öper ve:
“−Ashabın, senin sözündeki inceliği kavrayamadıklarını önceden sezmiştim...” buyurur.
İşte kendi varlık ve benliklerinden geçerek Cenâb-ı Hak’ta fani olan yüksek ruhlar, öyle muhteşem bir vuslat ikliminde yaşarlar ki, artık onların gözleri ve gönülleri, Hak’tan gayriye bakmaz olur. Hakk’a vuslatın hazzıyla âdeta mest olurlar. Bu ruhi coşkunlukla da canlarını ve mallarını Allah yolunda bezletmek, onlara bütün dünyevî lezzetlerden daha kıymetli hâle gelir. 
Tıpkı Yunus Emre Hazretleri’nin; 
“Ballar balını buldum; kovanım yağma olsun!” mısralarında dile getirdiği vecd ve istiğrak ikliminde yaşarlar.
İşte bu fani dünya pazarında en hayırlı müşterinin, sonsuz lütuf ve kerem sahibi Allah Teâlâ olduğunun idrakine eren arif mü’minler, can ve mal emanetini, günün birinde zaruri olarak terk etmeden evvel, fırsat eldeyken gönüllü olarak Allâh’a takdim edebilmeyi, canlarına minnet bilirler.                        

BU GÜN BİR ARAYA GELİP BİRBİRİNİZLE GÖRÜŞMENİZE MELEKLER BİLE GIBDA ETTİ.                                                  
Allah rızası için bir Müslümânı ziyaret etmek çok sevâbdır. “Allahü Teâlâ [bir hadis-i kutside] buyurur ki: Benim için birbirini ziyaret eden, benim için birbirini seven, benim için veren, benim için birbirine yardım eden, sevgime mazhar olur.” [Hâkim] 
Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki: 
“Din kardeşini, sırf Allah rızası için ziyaret eden Cennet’tedir.” [Taberânî] 
“Din kardeşini ziyaret edene, Cennet’te bir derece verilir.” [Huccetü’l-İslâm İlmihâli] 
“Cennet’te öyle güzel köşkler vardır ki, bunlar, birbirini Allah için ziyaret eden, Allah için sevip yardım eden kimselere hazırlanmıştır.” [Taberânî] 
“Arşın etrafında nurdan kürsülerde, nur gibi parlayan insanlara, Peygamberler ve Şehitler gıpta ederler. Bunlar, Allah için birbirini seven, Allah için buluşan, Allah için birbirini ziyaret edenlerdir.” [Nesâî] 
Melekler dua eder 
Diğer bazı hadis-i şeriflerde buyruluyor ki: 
“Bir Müslüman, Müslüman bir kardeşini ziyaret edince, 70 bin melek: ‘Ey Rabbimiz! Senin rızan için ziyaret eden bu kulundan razı ol’ diye dua ederler.” [Taberânî] 
“Hiçbir kul yoktur ki, din kardeşini Allah için ziyaret etsin de, bir melek ona, ‘Ne iyi ettin, Cennet sana helâl olsun’ demesin. Allahü teâlâ da buyurur ki: Kulum beni ziyarete geldi. Bana da onu ağırlamak düşer.” [Ebû Ya’lâ] 
“Ziyaretçinize ikram edin!” [Harâitî] 
Bir hadis-i şerifte de buyuruldu ki: 
“Bir kimse, köydeki bir arkadaşını ziyarete gider. Hak Teâlâ, buna bir melek gönderir. Melek o adama der ki: 
- Böyle nereye gidiyorsun? 
- Şu köyde bir arkadaşım var. Onu ziyarete gidiyorum. 
- Bunun sana bir iyiliği, bir yardımı dokundu da onun için mi gidiyorsun? 
- Hayır, sırf Allah rızası için ziyaretine gidiyorum. 
 

Yazarın Diğer Yazıları