Şeytana iş düşürmeyelim
Mehmet Baykan
Esnafın boşta duran parasını marka dolara yatırmadığı, birbirine emanet verdiği yıllardı.
Çeki senedi olup o gün için eksiği olan komşusundan eşinden dostundan emanet alır söz verdiği günde geri verirdi. Gün gelir dün emanet verenin ödemesi olduğunda yine aynı sistem devreye girerdi.
Yine bir emanet para almak için meyve sebze halinde bir yakınının yanına gitmiş yazıhanede katibin kasayı toplamasını bekliyordu. Bir ara katip dışarı çıktı. Hemen ardından o da çıktı dışarıya. Sonra birlikte tekrar yazıhaneye girdiler. Katip biraz sitemkar tavır ile: “Zeki Dayı, kasa açıktı, sen içerdesin diye güvenerek kilitlemeden çıktım. Niye içeride beklemedin?”
Cevap tam evladiyelikti! “Bak,merak etme! Çıkmış olsam da kapıyı örttüm ve gözüm kapıdaydı. Gün bitecek sen ikindi kasa yapacaksın, belki de eksiğin çıkacak; arayıp tarayıp bulamayacaksın. Şeytan, dışarı çıktığında benim içeride olduğumu getirecek aklına. Niye şeytana iş düşürelim!”
“Şimdi anladın mı niye dışarı çıktığımı?”