
Sevginin Hocası Olan Bir Alim: Mevlana
Lütfi Şahin
“Gel, gel, ne olursan ol yine gel,
İster kafir, ister mecusi,
İster puta tapan ol yine gel, ,
Bizim dergahımız, ümitsizlik dergahı değildir,
Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel...
Şu toprağa sevgiden başka bir tohum ekmeyiz,
Şu tertemiz tarlaya sevgiden başka bir tohum ekmeyiz biz...
Beri gel, beri ! Daha da beri ! Niceye şu yol vuruculuk ?
Madem ki sen bensin, ben de senim, niceye şu senlik benlik...
Ölümümüzden sonra mezarımızı yerde aramayınız!
Bizim mezarımız âriflerin gönüllerindedir.”
Yukarıdaki sözlerin sahibi olan Mevlana Celaleddin-i Rumi, 30 Eylül 1207 yılında Belh şehrinde Dünya’ya gelmiştir. Mevlana’nın babası “bilginlerin sultanı” lakabıyla anılan Bahaeddin Veled’dir. Mevlana’nın annesi ise Mümine Hatun’dur.
Daha çocukluk yıllarında bilgisi ve aklı ile dikkatleri üzerine toplayan Mevlana’nın ailesi, ilk önce Karaman’a gelmiş ve bir süre burada durduktan sonra Konya’ya gelmiştir.
Belli bir zaman sonra Mevlana’nın babası vefat etmiş ve insanlar onun mirasçısı olan Mevlana’nın etrafında toplanmışlardır.
Yukarıdaki sözleri sarf eden Mevlana için önemli olan sevgi ve insana hizmet etmek vardı. Mevlana’nın yukarıda kast ettiği tarla ifadesi yoruma açık olup, benim tanımlamalarım içinde zeka ve kalp ifadesi için kullanılmıştır.
Doğrudur, sevgi kalp ile bağlantılıdır, ancak ona yön veren zekadır. Deha bir kişiliği olan Mevlana, tüm insanlığı sevmiş ve sahip olduğu zeka da onun bu yönde ilerlemesini sağlamıştır.
Mevlana’dan daha zeki olan bir çok insanın, enerjisini iyilik ve insana hizmet için kullanmadığı göz önüne alınacak olursa; Mevlana’nın hem zeki ve hem de insana hizmet konusunda bir deha olduğu sonucuna ulaşırız.
Toplumlar, kendine zarar veren insanları istemeyecektir; faydalı insanların yetişmesi içinde büyük setlerin aşılmasını sağlayan insanlara ihtiyaç duyulacaktır. İşte Mevlana hem kendi zamanının ve hem de gelecek zamanların yol göstericilerinden birisi olmuştur.
“Gel, gel; ne olursan ol yine gel” ifadesi ast itibari ile günümüz insanları için bir öğüttür. Komşuluk ilişkilerinin azaldığı, empati ve insana saygının azaldığı günümüz dünyasında, herkese kapısını açık tutmuş bir dehaya ihtiyaç varsa; bunun için Mevlana adı yetmektedir.
Sadece bizim ülkemizin insanlarının değil, tüm Dünya insanlığının akın akın ziyaret ettiği bu deha insan, aslında bizlere bir çok davranışı ile örnek olmuştur. Şems-i Tebrizi’ye duyduğu sevgi, saf ve çıkarsız sevmenin insana vereceği huzuru anlatması bakımından önemlidir.
Maalesef günümüzde insanlar, saf ve katıksız sevgi yerine çıkar ilişkilerine dayalı birlikteliklerin peşinde koşmaktadırlar. Ama zekanın önemli bir özelliği de empati ve nezakettir. Günü birlik çıkar ilişkilerinin peşinde koşmuş olan insanlar, fazla başarılı olamamakta ve sadece günü kurtarma çabası içine girmektedirler.
İnsana hizmet etmek gibi büyük gayesi olan Mevlana ise, hem kendi zamanında ve hemde gelecek zamanlar içerisinde değer bulmuştur. Sadece Konya değil, sadece Türkiye değil, tüm Dünya Mevlana ile gurur duymuş ve duymaya da devam etmektedir. (Devam edecek )