Konya'nın üvey evladı Karatay
Latife ÖGE AKIN
Karatay ile ilgili geçenlerde bir yazı yazmıştım. Bayram geldi geçti. Mübarek Ramazan ayında o müthiş koku yine istisnasız her akşam yayıldı. Bayram geldi. Cam kapı açamadık yine. Anlayacağınız Karatay bildiğiniz gibi. Soran olursa selamı var ama sorulmuyor.
Ne bu inat, neden bu kadar umursamazlık anlam veremiyorum ama ısrarla yazmaya devam edeceğim. Gerekirse aynı cümleleri kurup birilerinin duymasını bekleyeceğim.
Parkların bakımsızlığını yazacağım. Oyuncakların, spor aletlerinin kurulduğu gün gibi durduğunu, bakım onarım çalışmalarının yapılmadığını, parçalar halinde sökülüp yitip gittiğini.
Üvey evlat muamelesi gören Karatay, yollarda kasis yapmaktan başka bir şey bilmeyen belediyenin ilgili kolu. Ara sokaklara dahi kasis koyup, sokağın yolun genel durumu hakkında zerrece fikri olmayan ilgili çalışanlar.
Çöp toplama işleri bile bir düzene konulamadı. Kaçıncı yüzyıldayız?
Meram’da refüjler bile pırıl pırıl, sokaklar tertemiz. Koku yok. Hava tertemiz.
Özellikle Karşehir civarında süt fabrikalarının yaydığı iğrenç koku, Karatay’daki insanlar ikinci sınıf muamelesi mi görüyor, yoksa yüzyılın Türkiye’sinde Ak Partili bir belediyenin eli kolu hiçbir yere yetmiyor mu sorusunu sorduruyor.
Yetkililer iyice üç maymunu oynar oldu. Ne haberleri dikkate alıyorlar, ne köşe yazılarını, ne BİMER- CİMER şikayetlerini tınlamıyorlar.
Karatay nüfus olarak da hizmeti hak eden bir ilçe. Bunca nüfusun vergi vermediği falan mı söylendi? Neden hak ettiğimiz hizmeti alamıyoruz?
Bılboard reklamları, kasisler hiç aksamayan hizmetler ancak azıcık da vatandaşın ihtiyaçları mı gözetilse? Vatandaş ne bekliyor, yapılmayan çalışmalar sebebiyle ne gibi sorunlar yaşıyor?
Ak Parti’nin gölgesinde olması hasebiyle bir kez daha şans edinen belediye neden dile getirilen sorunlarla ilgili kulağının üzerine yatıyor? Beklenti mi var, korku mu, yoksa umursamazlık mı? Vaktimiz dolsun, gidelim kafası mı?
Sebebi nedir bilinmez.
Alimler beldesi olarak bilinen, Osmanlı, Karamanoğulları, Selçuklu izlerini taşıyan tarihi yapısı, dünyaca ünlü mutasavvıf Mevlana Celaleddin Rumi hazretlerinin türbesini de içinde bulundurması sebebiyle Konya’nın en güçlü turistik beldesi olan Karatay’da bu zafiyet kabul edilir bir şey değil. Mevlana çevresindeki yıllardır düzene sokulmayan eski binaların kaldırılıp yerine yeni, Mevlana’ya yakışır yapılar yapılması çok elzem. Bedesten tarafı yapıldı, çok da güzel oldu ama Mevlana müzesi ile Mevlana Kültür Merkezi arası hala 90’lı yıllardan kalma virane haliyle duruyor. Dönüşüm kapsamında yıkılan yerler bile enkaz kaldırılıp öylece bırakıldı. Üçler mezarlığı arkası ile Akçeşme okulu, eski garaj civarı hala şehrin yasa dışı, ahlak dışı olaylarının merkezi. Karatay halkı bu muameleyi hak etmiyor. Dileriz sesimiz duyulur. Sağlıcakla…