Kerim Toslak

Ortadoğu 

Kerim Toslak

Yüz yirmi yedi sene önce başladı, Ortadoğu'yla ilgili entrikalar, planlar.  Bizim bildiğimiz bu, belkide daha önce. İki dünya savaşı yaşanması gerekti. Milyonlarca insan kanı aktı. Nice sefaletler, nice acılar yaşandı Siyonist hahamların uydurdukları safsatalar uğruna. ABD de bu safsatalara inanan kendilerine  Neo -Conlar denilen bu çağın hurafecilerinin arzuları olsun diye. ABD ve Batı emperyalizminin Siyonist İsrail Terör Devletini bağrına bir hançer gibi sapladığı coğrafya Ortadoğu kanamaya devam ediyor...

Kanın gözyaşına karıştığı, her türlü zıtlıkların yaşandığı, ihanetin, sadakatin, ahlâkın, ahlâksızlığın, vicdanın, vicdansızlığın, zenginliğin, fakirliğin, açlığın tokluğun bir arada yaşandığı coğrafya...

Dünyada belki de metrekareye düşen bomba sayısının en fazla olduğu, mazlumu bol bir toprak parçası.

Tarih boyunca bir birlerini yiyen, bir birlerine kan davalı olan haç ile altı köşeli siyon yıldızının birleşip Müslümanlara karşı savaş başlattığı coğrafya. Batıl ve sapkın inançları doğrultusunda "Armegeddon" (kıyamet savaşı) için, "Tanrı Mesih'i Gökten indirme derdine düşen ya da "Tanrı Yehova'nın" kendilerine verdiğine inandıkları "Arz-ı mevud'a" sahip olmak isteyenlerin insanlığı yok ettiği coğrafya.
Bin dörtyüz küsür seneden beri aynı dine, aynı peygambere, aynı kitaba inanan, bin dörtyüz küsür sene önceki kana bulanan bir gömleği halâ sallayarak ya da Hz. Hüseyin'in Kerbelada dökülen masum kanının davası adına, bir birlerini boğazlama derdine düşüp, Haçlı Siyonist ittifakı tarafından boğazlanan ya da boğazlanma sırasını bekleyen kurbanlıklar coğrafyası. 

Yer yüzünde bir birini satan, en çok insanın var olduğu coğrafya. Yer yüzünde fert başına düşen gelir ortalamasını bilmem ama ajan ortalamasının en yüksek olduğu bir coğrafya olduğunu söyleyebilirim. 

Ben bu yazıyı yazmaya başladığımdan şu ana kadar, Haçlı +Siyonist ortaklığı Gazze'de, Batı Şeria'da, Beyrut'a, Şam'da kaç masum bebenin, çocuğun, kadının, yaşlının sivilin kanına girdi bilinmez. En acısı da bunca masum ve mazlumun katledilmesine söyleyecek bir tek cümlesi olmayan, içimizdeki Haçlı+Siyon ittifakının gönüllü ya da satılmış yandaşı olan tv sunucusu/  yorumcusu gazeteci bozuntusu,  demir kubbenin koruduğu Siyonist soykırımcıların topraklarına atılan etkisiz birkaç füzeninin derdine düştüler. Kırk- elli bin sivilin katliamına sesi çıkmayan haber sunucusu adam,  "Ama Tel Aviv maalesef şu anda füze saldırısı altında" diyerek kim için üzüldüğünü ifade ediyor. İran'ın İsrail'e füze saldırıları üzerine, ABD+İsraili ittifakının katliamına (soykırmına) sözü olmayan bir başkası da başka bir kanalda:" İsrail bu saldırıları hak etti demek doğru değil. Askeri noktalar hedef alınmış olsa bile füzelerin etkisinden, çok sayıda sivil zarar görebilir endişesindeyim" diyor. Gelen tepkiler üzerine özür dilese de kim için endişe duyduğunu, gönlünün ve vicdanın kimi yanında durduğunu faş etmiş oluyor. 

Bu işlerin nasıl olduğun, arkasında neler döndüğünü biz bilemeyiz. Bilemediğimiz başka hesaplar da olabilir. Alanı satanı bol olan, adamı satılan, ajanı bol bir coğrafya. Atalarımız "Gavurun ekmeğini yiyen kılıcını sallar" sözünü boşuna dememişler.

Ülkemizi bekleyen uzak, orta ve yakın gelecekteki tehlikeler konusunda strateji belirleyiciler, bölgede yaşanan olaylardan gerekli dersleri çıkararak, planlamalarını yapıyorlardır inşallah. Her şeyde (şerde de) bir hayır vardır.

Anamur/Mersin

Yazarın Diğer Yazıları