Kerim Toslak

Firavunlaşma Üzerine!

Kerim Toslak

Kur'an-ı Kerim'de birçok kıssa anlatılır. Bu kıssalardan önemli bir kısmı, önceki peygamberlerin bazılarının, gönderildikleri kavimleri tevhide (İslama) davetleri, bu konuda kavmin ileri gelenleriyle olan mücadelelerini anlatır. Bunun amacı bizlerin bu kıssalardan dersler çıkarıp doğru bir yöne, Allah'ın gösterdiği doru yola yönelmemizi sağlamaktır.

Bu kıssalar içerisinde en fazla yer verilen Hz Musa ve Kardeşi Harun (as) ve Firavun arasında geçen olayların yer aldığı kıssalardır. Birçok surede küçük farklılıklarla tekrarlanır. Firavun kelimesi Hz. Musa'a (a.s) karşı mücadele eden eski Mısır kralının özel isminden çok Mısır'daki ikinci krallık döneminin  bütün krallar için kullanılan bir unvandır. Kur'an- Kerim'de Hz. Musa'nın (as) Firavun'unun gerçek adından söz edilmez.

Aslında Firavun ismi, artık özel anlamından da çıkmış, günümüzde zorbalığın, gaddarlığın,  kendisini tanrı yerine koymanın ( tanrılaşmanın ), hesap vermeyen, hesap sorulamayan, astığı astık, kestiği kestik, la yusel,  diktatörlerin sembolik ismi olmuştur. Bu açıdan bakıldığında firavunluk, ya da firavunlaşma diyebileceğimiz bu durum, insanın özünde var olan kibrin ve benciliğin zirve yaptığı haldir. Firavunlaşmanın en önemli göstergesi kişinin kendini müstağni görmesi yani kendisinin dışında hiçbir güce ihtiyaç duymayan kendisinin her şeye gücünün yettiğini düşünen, insanlara her türlü zorbalığı, ceberrutluğu yapmayı kendisine hak gören, insanlara hükmetme noktasında Allah'a ait olan yetkileri kendisinde gören, insan tipine firavun diyebiliriz. Çünkü tarihteki Firavun, Kur'an-ı Kerim'de anlatıldığı kadarıyla, kendi gücünün her şeye yettiğini düşünen, bütün insanları emrinin ve kontrolünün altına alan, onların uyacakları kuralları belirleme ve koyma yetkisini sadece kendinde gören, kendisine mutlak itaati emreden, gerektiğinde insanlar arasında ayrımcılık yaparak, canının istediğini öldüren, istediğinin yaşamasına izin veren sermayenin ve mülkün mutlak sahibi gören insan tipidir. Megalomanik  diyebileceğimiz bu kişilik bozukluğu anomalik bir durumdur.

Bu hastalıklı insan hali, tarihin her devrinde var ola gelmiştir. Bu hal günümüzde de bir çok lider kişilikte varlığını sürdürmektedir. 

Konuya bu pencereden baktığınızda günümüzde firavunlaşmanın bir insan davranışı olarak karşımıza çıktığını şahit olabiliriz. Bu nedenle günümüzde bir çok  firavun örneği olduğunu görebiliriz. Örneğin ABD Başkanı Donald Trump tipik bir firavun örneğidir. Filistin ve Gazze halkına bakışı ve yaklaşımı tarihteki Hz.Musa (as) zamanındaki Firavun'un israiloğullarına bakışından farksızdır. Filistin ve Gazze halkına dilediği her şeyi yapmayı kendisine hak gören ve bunu gerçekleştirebileceğini düşünen bir kafa yapısıdır. Ya da Çin devlet başkanı Şi Cinping'in Uygur halkına reva gördüğü muamele tarihteki Mısır Firavun'undan farksızdır. Zavallı Uygur halkı, Çin tipi firavunluğunun, en ağır zulmü altında inletilmektedir. Benzer firavunluk örneklerini de yakın geçmişte başta Ortadoğu coğrafyasında olmak üzere, Dünyanın bir çok ülkesine de görebiliriz. Aslında firavunlar tek başlarına bir hiçtir. Onları firavunulaştıran etraflarındaki kayıtsız şartsız emirlerine boyun eğen, onlara teslim olan halkları ve yalakalarıdır. Bir de tabiki Karun' ve Haman'ı olmadan firavun olunmaz. Onun için her firavunun bir Hamanı ve bir de Karunu vardır. Ancak Firavunlar ne kadar azgın olursa olsun sonlarının ne olacağını Kur'an-Kerim haber veriyor. "... ve her inatçı zorba hüsrana uğradı." (İbrahim Suresi-15)

"Karun'u, Firavun'u ve Hâmân'ı da (helâk ettik). Andolsun ki, Musa onlara apaçık deliller getirmişti de onlar yeryüzünde büyüklük taslamışlardı. Halbuki (azabımızı aşıp) geçebilecek değillerdi. Nitekim, onlardan her birini günahı sebebiyle cezalandırdık. Kiminin üzerine taşlar savuran rüzgârlar gönderdik, kimini korkunç bir ses yakaladı, kimini yerin dibine geçirdik, kimini de suda boğduk. Allah onlara zulmetmiyor, asıl onlar kendilerine zulmediyorlardı."  (Ankebut Suresi: 39-40)

Selçuklu/Konya

Yazarın Diğer Yazıları