
Önlem Alınmazsa Yeni Zamlar Yolda
Kerim Küçüksarı
Geçtiğimiz hafta sanayide hammadde toptancıları ile imalat yapan esnaf arkadaşları ziyaret ettim. Hem imalatçılar hem de toptancılar plastik hammadde fiyatlarının son altı ayda yüzde 27 ile yüzde 130 oranında dolar bazında zamlandığından şikâyetçiler. Bu zam dalgası sade plastikle de sınırlı kalmamış demir, çelik, cam ve porselen hammaddelerinde de fahiş fiyat artışları yaşanmış.
Ağustos 2020’den bu güne üreticinin aldığı plastik hammaddedeki artışlar dudak uçuklatacak cinsten! Ana kalemlerdeki artışı tabloda derlemeye çalıştım.
Plastik Hammadde | 1 Ağustos 2020 | 31 Aralık 2020 | 19 Şubat 2021 |
PP | 1350 USD | 1550 USD | 2820 USD |
PE | 1200 USD | 1475 USD | 1720 USD |
PS | 1470 USD | 1700 USD | 2570 USD |
ABS | 1600 USD | 2100 USD | 2850 USD |
Hammadde toptancıları, gelen zamları anında imalat sektörüne yansıtıyor. Lakin imalat sektörü gelen her zammı anında ürün fiyatlarına yansıtamıyor, arada kalıyor. Bu güne kadar müşteri kaybetmemek için bir şekilde maliyetlere katlanmaya çalışan imalatçı esnaflar, ayakta kalabilmek için hammadde zammından kaynaklı maliyetleri ürünlere yansıtmak zorundalar. Bu zamlarda zincirleme reaksiyonla hemen hemen her sektördeki maliyetleri etkileyeceği için, marketten, konfeksiyona her alanda “zam” olarak karşımıza çıkacak.
Çünkü plastik, su içtiğimiz pet şişeden, giydiğimiz ayakkabıya, kıyafetlerimize, kullandığımız deterjandan, yediğimiz peynire, yoğurda, barındığımız eve ve bindiğimiz otomobile kadar onlarca sektörü doğrudan veya dolaylı olarak ilgilendiriyor.
Dolar artmadı düşüyor, üretim maliyetlerinde ve plastiğin hammaddesi olan petrolde bir artış yok fiyatlar neden zamlanıyor?
Fiyat artışlarını yerel ve global ölçekte olmak üzere iki farklı şekilde değerlendirmek gerekir. Pandemi bahanesi ile dünya genelindeki plastik hammadde üreticilerinin üretimlerini kısmasından kaynaklı yaşanan zamlar var. Birde uluslararası taşımacılıkta konteyner kıtlığından kaynaklı navlun fiyatlarında yaşanan astronomik fiyat artışları var.
Pandemi süreci başladığı günden bugüne tüm sektörlerde sırayla fiyat artışları yaşandı. Paranın izini takip ettiğimizde global ölçekli her olayda olduğu gibi hammadde zamlarında da “pandemiyi sahaya süren” küreselciler, servetlerine servet kattı.
Plastik hammaddede yaklaşık yüzde 85 oranında dışa bağımlıyız. Yerli üretimin büyük çoğunluğunu elinde bulunduran PETKİM’de aynı oranlarda hammaddeye zam yapıyor. Toptancılar PETKİM’in ürettiği yerli mamulden sipariş geçmesine karşın, kendilerine PETKİM tarafından ithal mamul gönderildiğini ve bunun bir açıklamasının olmadığını söylüyor.
Dünya genelinde fiyat artışlarını anlamadık ama hadi anladık sayalım! Yerli üreticilerin fırsattan istifade yaptıkları zamlar hiç anlaşılmıyor!
Ayni ildeki toptancılar da hammaddeyi kendi belirledikleri fiyatlardan satıyor. Birinde 2850 USD olan bir mamul, diğerinde 3300 USD’den satılabiliyor. Markası, kalitesi aynı olan bir mamulde fiyatları kim, hangi kritere göre belirliyor belli değil!
Üretici, pazara ağabeylik yapan bir PETKİM’in olmadığını, kimsenin gelen zammı sorgulamadığını belirterek, pazarı düzenleyen ve regüle eden bir kurumun, bir mercinin olmadığından dert yanıyor.
Gelen zamlar dolar cinsinden ve Türk Lirası’nın değer kazandığı bir dönemde. Tekrar dolar değer kazanmaya başladığında kur farkından gelecek zamlardan bahsetmedik.
Nasrettin Hocanın hesabı bağırmak için son bir tepenin arkasına bakmaya gerek yok. Bu zamlar bir şekilde vatandaşın cebinden çıkacak.
Çeşmenin başında oturan fırsattan istifade pastadan pay almaya çalıyor! “Kurtlar puslu havayı” seviyor.
Ne diyelim…