Kerim Küçüksarı

Büyükşehir Yasası'nın Getirdiği Zorluklar Ve Taşra Belediyelerinin Geleceği!

Kerim Küçüksarı

6360 sayılı Büyükşehir Yasası, Türkiye'de yerel yönetimlerin yapısını köklü bir şekilde değiştirdi. Bu yasa ile büyükşehir belediyesi statüsündeki illerin sayısı 16'dan 30'a çıkarılmış, büyükşehir belediyelerinin sınırları il mülki sınırları olarak belirlenmiş ve köyler mahalle statüsüne dönüştürülmüştür. Bu kapsamda ilçe belediyelerinin yetki alanları yeniden tanımlanmış ve bu değişiklikler, özellikle taşra ilçelerinde ciddi zorluklara yol açmıştır. Nüfus artışı ile birlikte taşra ilçelerinde karşılaşılan bu zorlukları aşmak ve hizmet üretiminde etkinliği artırmak için bazı önemli adımlar atılması bir zorunluluk haline gelmiştir.

Gelir Kaybı ve Hizmet Üretimindeki Zorluklar

6360 sayılı kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte, su ve kanalizasyon hizmetleri büyükşehir belediyelerine bağlı Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlükleri (SKİ) tarafından sağlanmaya başlanmıştır. Bu durum, taşra ilçelerinin su gelirlerinin büyükşehir belediyeleri tarafından tahsil edilmesi anlamına gelmektedir. Örneğin, Ereğli gibi ilçelerde su gelirlerinin büyükşehir belediyelerine devredilmesi, ilçe belediyelerinin finansal kaynaklarında önemli bir kayba yol açmıştır. Su gelirleri, ilçe belediyeleri için kritik bir finansman kaynağıydı ve bu kaynağın kaybı, belediyelerin altyapı, yol bakımı ve sosyal hizmetler gibi temel hizmetleri finanse etme kapasitesini olumsuz etkilemiştir.

İlçe Belediyelerinin Talepleri ve Yasal Düzenleme İhtiyacı

İlçe belediyeleri, haklı olarak su gelirlerinin yeniden kendilerine bırakılması gerektiğini savunmaktadır. Bu taleplerine gerekçe olarak, yerel hizmetlerin daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülebilmesi için gelir kaynaklarına ihtiyaç duyduklarını ifade etmektedir. Su gelirlerinin ilçe belediyelerine geri verilmesi, bu belediyelerin mali kaynaklarının artırılmasına ve yerel hizmetlerin daha etkin bir şekilde yürütülmesine olanak sağlayacaktır. Taşra ilçelerinde yaşayan vatandaşların kamu hizmetlerinden daha etkin faydalanabilmesi ve belediyelerin hizmet kalitesini artırabilmesi için mevcut Büyükşehir Yasası’nda değişiklik yapılması ve büyükşehir belediyelerinin su paralarının tahsil edilmesinde yetki alanlarının yeniden tanımlanması bir zorunluluk olarak durmaktadır.

Altyapı ve Hizmet Üretiminde Etkinlik

Taşra ilçe belediyelerinin mevcut finansal zorlukları aşmak ve hizmet üretiminde etkinliği artırmak için ne kadar proje geliştirmeye çalışsa da önemli gelir kalemi büyükşehir belediyesinin elindedir. Bu sebeple su gelirlerinin yeniden ilçe belediyelerine devredilmesi yönündeki taşra ilçe belediyelerinin talepleri haklıdır. Altyapı yatırımları, uzun vadede ekonomik gelişimi destekleyecek ve yaşam kalitesini artıracaktır. Taşra ilçelerin su ve kanalizasyon altyapısını yenilemesi, yol ve kaldırım düzenlemelerinin yapılması, taşra belediyelerinin elini güçlendirecektir.

Sonuç ve Çözüm Önerileri

Büyükşehir Yasası’nın getirdiği zorluklar, taşra ilçe belediyelerinin hizmet üretim kapasitesini olumsuz etkilemiştir. Ancak, bu zorlukların aşılması ve belediye hizmetlerinin daha etkin hale getirilmesi mümkündür. Su gelirlerinin ilçe belediyelerine geri verilmesi yönünde yasal düzenlemelerin yapılması, bu belediyelerin mali kaynaklarını artırarak hizmet üretiminde etkinliği sağlayacaktır. Yerel yönetimlerin finansal sürdürülebilirliği ve vatandaşların kamu hizmetlerinden daha etkin şekilde faydalanması için, su paralarının yeniden taşra ilçe belediyelerine bırakılması konusunda AK Parti, CHP, MHP başta olmak üzere iktidar ve muhalefet partilerinin milletvekillerine büyük sorumluluk düşmektedir.

Büyükşehir Yasası’nın getirdiği zorluklar ve bu zorlukların aşılması için atılması gereken adımlar, taşra belediyelerinin geleceği açısından hayati öneme sahiptir. İlçe belediyelerinin taleplerine kulak verilmesi ve gerekli yasal düzenlemelerin yapılması, yerel yönetimlerin daha güçlü ve etkin hale gelmesini sağlayacaktır. Yasanın revize edilmesi, hem taşra belediyelerinin hizmet kalitesini artıracak hem de yerel yönetimlerin daha sürdürülebilir ve bağımsız bir şekilde faaliyet göstermesine olanak tanıyacaktır.

Yerel yönetimlerin güçlenmesi, demokratik bir toplumun temel taşlarından biridir. Bu bağlamda, Büyükşehir Yasası'nın gözden geçirilmesi ve taşra belediyelerinin taleplerine uygun düzenlemelerin yapılması, Türkiye'nin her köşesinde vatandaşların daha iyi hizmet almasını sağlayacaktır. Unutulmamalıdır ki, güçlü yerel yönetimler, güçlü bir Türkiye'nin teminatıdır.

Yazarın Diğer Yazıları