AK Parti Ereğli İlçe Kongresi'ne Giderken
Kerim Küçüksarı
9 Kasım 2024 tarihinde yapılacak olan AK Parti Ereğli İlçe Kongresi, hem yerel siyasette hem de partinin şehrimizdeki algısında önemli bir dönüm noktası olarak karşımıza çıkıyor. İlçe Başkanı İbrahim Erol’un aday olacağının sinyallerini verdiği bu kongre, Ereğli’nin geleceğini şekillendirecek kritik bir seçim sürecine işaret ediyor. Ancak, son dönemlerde yaşanan gelişmeler ve siyaset sahnesindeki bazı olaylar, güven kavramının yeniden sorgulanmasını gerekli kılıyor. Bu noktada İbrahim Erol’un ve parti yönetiminin performansı, Ereğli halkının gözünde ciddi bir sınavdan geçecek!
Siyasette Güven ve Uyumun Eksikliği Ereğli’ye Bedel Ödetiyor
Son yıllarda Ereğli’nin en dikkat çeken sorunlarından biri, yerel yönetim ile AK Parti teşkilatı arasındaki uyumsuzluk ve siyasi çekişmelerin giderek derinleşmesidir. Belediye Başkanı Umut Akpınar’ın kamu kurumları tarafından icra edilen kentin önemli etkinliklerine davet edilmemesi, Bakan Yardımcısının ziyaretinde Belediye Başkanı yerine başka kişi ve kurumlarla toplantı yapılması, Belediye Binasını ziyaret etmemesi, dün olduğu gibi bugünde Ereğli’nin hak ettiği yatırımlardan ve projelerden mahrum kalmasına yol açıyor. Örneğin, Şeker Fabrikası kampanya açılışında Belediye Başkanı davet edilmezken, Ticaret Odası’nda yapılan toplantılara da dâhil edilmemesi, Ereğli’deki siyasi gerilimlerin kente faydadan çok zarar verdiğini açıkça gösteriyor. Şehrin yönetim kademeleri ve siyasi temsilcileri arasındaki bu uyumsuzluk, Ereğli’ye yatırım ve kalkınma vaatlerinin neden gerçekleşmediğini ortaya koyuyor. Halk, yatırımların gelmediğini ve gelişimin önünde duran bu siyasi çekişmeleri gördüğü için, siyasi tercihlerini yaparken bu uyumsuzlukları dikkate alıyor.
İlçe Başkanı İbrahim Erol’un geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamalar ve kullandığı kutuplaştırıcı dil, Ereğli’deki güven bunalımını derinleştiriyor. Özellikle CHP karşıtlığı üzerinden yürütülen siyaset, toplumu bölerken, gelecekte oy isteyeceği insanların bir kısmını ötekileştiriyor. Erol’un, CHP’yi DEM Parti ile ilişkilendirerek açıklama yaparken yanında, geçmişte CHP’li olduğu iddia edilen bugün AK Parti saflarında Gençlik Kolları Başkanı olarak yer alan Burak Atak gibi bir ismin varlığı, bu söylemlerin samimiyetini ciddi biçimde sorgulatıyor. Kendi yakın çalışma arkadaşlarının geçmişini yok sayarken CHP karşıtlığına sarılmak, siyasetin yapıcı bir zeminde ilerlemesi yerine kişisel hesaplaşmalara dönüşmesine yol açıyor. CHP’deyken eleştirilen biri AK Parti’de olunca nasıl farklı değerlendiriliyor? Bu çelişkili tavırlar, AK Parti İlçe Başkanı Erol’a da yakışmıyor.
Bu Şehre Ayrıştırıcı Dil ve Üslup Yakışmıyor?
İlçe Başkanı İbrahim Erol’un söylemleri, sadece rakip parti seçmenlerini değil, zaman zamanda AK Partiye oy vermiş Anadolu insanı CHP’lilerde de bir kırgınlığa neden oluyor. Geçmişte CHP’li olanların bugün AK Parti’de yer almasını bir tercih olarak kabul ederken, diğer taraftan CHP’yi hedef alan açıklamalar yapması yakışmıyor. Bu yaklaşım, siyasete ve siyasetçilere maalesef ki zarar veriyor. Anadolu insanı ister AK Partili isterse CHP’li isterse bir başka partili olsun vatan, millet, bayrak mefhumlarında kesinlikle ayrı düşmez. Birkaç istisna da bu gerçeği değiştirmez. Bu sebeple bir ve beraber olabileceğimiz ve birbirimize daha fazla müsamaha göstereceğimiz söylemler geliştirmek bu şehrin mozaikleri ve değerleri için bir zorunluluktur.
Siyasette güven, başarı için en önemli unsurdur. İlçe başkanının rolü, sadece kendi seçmenini konsolide etmek değil, aynı zamanda bütün bir şehir halkını kucaklayacak bir dil ve siyaset tarzı geliştirmektir. Tam tersine, halkı kutuplaştıran, farklı kesimleri, farklı düşünenleri birbirine karşı kışkırtan bir siyasetin varlığı bu şehirde artık kabul görmüyor! Bu tarz, AK Parti’nin büyümesine ve Ereğli’nin kalkınmasına değil, tam aksine partinin içe kapanmasına yol açıyor.
Ereğli’nin Birliğe İhtiyacı Var!
9 Kasım’da yapılacak AK Parti Ereğli İlçe Kongresi, partinin yönetimi ve siyasette güvenin sınandığı kritik bir seçim olacak. Ereğli halkı, siyasette güvenin önemini bir kez daha gözler önüne serecek. Bu kongrede seçilecek ilçe başkanının, Ereğli’yi bir araya getirecek, kutuplaştırıcı söylemleri geride bırakacak, güven veren ve toplumun tüm kesimlerini kucaklayan bir başkan olması büyük bir gereklilik. Halkın beklentisi, şehrin geleceğine dair birlik, uyum ve kapsayıcı bir vizyon ortaya koyacak bir başkandan yana.
AK Parti’nin Ereğli’de güçlü bir konum elde edebilmesi için, güven duygusunu tazeleyen, halkın ihtiyaçlarına duyarlı bir anlayışa ihtiyacı var. Ereğli’nin tarımsal ve sanayi potansiyelini ortaya çıkaracak, şehrin ekonomik kalkınmasına yönelik adımlar atacak ve toplumun tüm kesimlerini kucaklayacak bir siyasi vizyon şart. Kongre sürecinde halkın beklentisi, sadece bir ilçe başkanının seçilmesi değil, aynı zamanda Ereğli’nin geleceğine yön verecek, Ereğli’ye yatırımların gelmesinin önündeki engelleri kaldıracak, güçlü ve güvenilir bir başkanın göreve gelmesidir.
Sonuç olarak bu kongre, güven tazelemek ve siyasi çekişmelerden sıyrılmak için büyük bir fırsattır. Ancak bu fırsatın değerlendirilebilmesi, Ereğli halkının güvenini kazanacak ve kentin kalkınmasına başkanlık edecek ayırmayan ve ayrıştırmayacak bir ismin seçilmesine bağlıdır. Siyasetin güvenle inşa edildiği, yatırımların geldiği bir Ereğli, tüm Ereğli halkı özlediği bir tablodur.