Avrupa Lig’i heyecanının ardından lig maçında Başkent temsilcisini ağırlayan Atiker Konyaspor’un alacağı sonuç merakla bekleniyordu. Perşembe gecesi yorucu bir maçta 120 km mesafe kat etmiş bir takımın, dinlenmiş olarak Konya’ya gelen Gençlerbirliği maçı hem iç sahada yenilmezliği sürdürmek, hem de takım direnci açısından önemliydi. Kadroda daha fazla revizyon beklenirken, Aykut Kocaman hoca sadece ileri uçta ve ön liberolarda değişikliğe gitti. Kanatlarda ağır hasarlı Skubiç ve Douglas ile yine Shaktar maçının yorgunları Ali Çamdalı, Vukoviç, Ali Turan ve Ömer Ali sahadaydı. Ancak bu isimler sadece kağıt üzerinde sahada kalabildiler. 2. Yarı biraz Skubiç ve Ali Turan zaman zaman etkiliydi. İsim isim eleştirmek bu maç için yersiz. Kadro darlığını sezon başından beri yazıyoruz o nedenle fazla yüklenmenin anlamı yok. Tribündeki Mbamba, Mehmet Uslu ve Selim rotasyonda kullanılabilirdi. Dinlenmiş Hora ve Volkan etkilimiydi derseniz, tabi ki hayır. Bütün bunlara rağmen sezona etkili başlayan ve belli bir disiplinle oynayan Gençlerbirliği, Atiker Konyaspor karşılaşmasına bir puan için gelmişti. Oyunun ilk yarısı düşük tempoda geçerken tecrübeli Selçuk Şahin’in defansın arasına attığı ve Vukoviç’in sektirme ihtimalinin az olduğu pozisyonda çevikliği ve kıvraklığını kullanan Serdar Gürler, bu ikramı geri çevirmedi ve konuk ekip golü buldu. Geçen haftanın flaş ismi Serkan’ın bu golde yapabileceği bir şey yoktu. Skoru bulan Başkent ekibi, kontrollü oyununu sürdürürken, Vedat ve Stancu’ya atılan paslarla skoru artırma çabasında oldu. Nitekim bunda da başarılı oldu ancak Serkan formunu sürdürüp rakip hücum oyuncularına 2. gol izni vermedi. 2. Yarının ilk 15 dakikası biraz canlanan Atiker Konyaspor, istediği pozisyonlarda girmekte zorlandı. Son 10 dakika 3’lü forvete dönen Atiker Konyaspor, baskılı oyunu sonucunda rakibe hata yaptırdı ve beraberlik sayısını buldu. Bu golün şaşkınlığını atamayan Gençlerbirliği savunma hattı karşısında önce Bajic, ardından Halil İbrahim ile iki net gol pozisyonu harcayınca, bir puanı bulma sevinci, adeta galibiyeti kaçırmanın üzüntüsüne döndü. İç sahada yenilgisiz (üst üste 17 maç) yoluna devam eden Yeşil-beyazlılar, lig’de namaglûp 4. Haftayı geride bıraktı. Kritik iki deplasman maçı (Trabzon ve Gent) öncesi bu maçı kaybetmemek önemliydi. İlk yarısı sıkıcı ve keyifsiz, son 10 dakikası coşkulu ve keyifli bir maçı geride bıraktık. Taraftar son düdüğe kadar stattan çıkamadı. Taraftarlar yine üzerine düşeni fazlasıyla yaptı ve takımını ateşleyerek bir puanın alınmasına katkı sağladı.
