Kısa kısa...

Sabah sabah insanın midesini bulandıran bir milletvekilinin bu Twitter paylaşımı ülkemizde ki siyaset gerçeğinin dehşet verici  boyutlara geldiğini gösteriyor.

Bu ayakkabı, elbette bu Ülkenin vatanı için canını verecek gerçek sahiplerinin hali... Ama şehitler üzerinden yalan söyleyen utanma duygusunu unutmuş bu tip siyasi alçaklıkları nolur affetmeyelim... kızına 7 bin liralık ayakkabı alan bu vekilden onlarcası var mecliste... Partisinin, öznenin vallahi hiç bir önemi yok. Al birini vur ötekine. Hiç kimse parti ve isim zikrederek yorum yapmasın. Yapacağımız yorumlar polemiğe, kör dövüşüne düşmeden bu gerçek üzerinden yapılsın lütfen.

Asıl soru; Ülkenin nimetlerinden faydalananlar

bu şaşa ve depdebeyi ne adına yapıyor ?

Umarım vatanın gerçek sahipleri olarak gözlerimiz birgün açılır... (Tenzih ile)

***

Piyanist Büşra Kayıkçı‘nın, 27. İstanbul Caz Festivali’nde genç cazcılar arasına seçilmesine tepki...

Peki, bu tepki doğru mu?

Bir şey dinen yasaksa yasaktır ama şu soruların cevabını aramamız gerekmez mi?

- yaptığı müzikten dolayı hem kendisini hemde , insanları Allah yolundan alıkoymuş mu?

- Din ve dince mukaddes kabul edilen şeyleri alay konusu etmiş mi?

- Sözlerinde veya figürlerinde yalana, iftiraya teşvik etmiş mi?

- İcra ettiği şeyden dolayı İbadetlerinden vazgeçip başkalarını da teşvik etmiş mi?

Bunlar hakkında bilgi sahibi olmadan eleştirmek doğru mu acaba?

aksi takdirde ilahileri nereye koyacağız?

***

Almanya'dan Türkiye'ye ''sondaj'' uyarısı;

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Avrupa Birliği-Türkiye ilişkilerinde bir gelişme olması isteniyorsa Ankara'nın Doğu Akdeniz'deki sondaj faaliyetlerine son vermesi gerektiğini belirtti.

Cevap: Türkiye Avrupa birliği ilişkilerinde gelişme olması için Avrupa başta Almanya kendisini düzeltsin . Emperyalist , iki yüzlü , terör destekleyen, arkadan iş çeviren bir Avrupa ile ilişki gelişmez. Avrupa’nın dürüst namuslu ahlaklı şerefli olmasıyla ancak olur . Başka türlü olmaz .

***

“Muhafazası zordur sevginin. Çünkü; Bütün kalpler fıtratı gereği farklıdır.  Aktığı kalbe göre şekil alır. Dolayısı ile sevginin fıtrat sayısı kadar çeşidi vardır. Buda insanın, herkesi aynı biçimde sevmeyeceğini, birini başka birini bambaşka sevebileceğini gösterir.”