Hakkı Balcı

HEY GİDİ GÜNLER HEYYY…

Hakkı Balcı

Atatürk caddesinden bordo beyaz renklerle stada akıp giden insan kalabalığını, araç konvoylarından çıkan spor uğultularını?

“Eti, eti,eti…” Nidaları ile Ilıca’yı aşıp şehre yayılan sevinç çığlıklarını duymayalı yıllar oldu?

Sakatlanma anları ayakları birbirine karışan masör Ahmet’i, sahanın ortasına kadar gelip efelik yapan kaleci Fikret’i, Mücahit’i, Zekeriya’yı, Arap Hüseyin’leri, Arap Ahmet’leri, Asımları…

Tribünlerin en sağ köşesinde rakip kalecinin kulağına nağmeler düzen Rahmetli Abdullah Kasap ve Rahmetli Mehmet Deniz hocayı

Karşı tribünden azcık ucundan, çoğu zaman dilinin orta yerinden avazı yırtılırcasına sinkaflarla SAS’a destek veren rahmetli Şabanoğlu Abdullah abiyi…

Verdiği taktiklerle takımın galibiyetine tribünden imzasını atan, Sinkaflı destekte Şabanoğlu Abdullah abiden geri kalmayan, rahmetli Halk Eğitim Müdürü Muzaffer Tatu hoca’mı

Marmaris, Eskişehir, Kuşadası, Alanya, Kütahya, Side, deplasmanlarına güldür güldür akıp giden Eti SAS sevdalılarını hatırlarsınız değil mi?

Maçların son dakikalarında maç sonuçlarını yıldızlayıp, karanlık bir köşede filmi banyo edip bir an önce ilk otobüse vererek baskı öncesi gazetelerine yetiştirebilmek için depar vaziyetinde duran…

Gazeteciler, Hasan Leventoğlu, Mustafa Sarıkamış’ı,Sami Akbaşı, Şeref Değirmenönü’nü, Metin Türker’i, İdris Tosun’u, Arzu Sarıtosun’u…

Top toplayan çocukları, ambulansı, kuruyemiş satıcılarını hatırlarsınız değil mi?

Ya güreş takımlarımızı, ilk antrenör Mehmet Uysal’ı, Milli güreşçilerimiz Kuddisi Özdemir’i, Celal Taşkıran’ı, Mevlüt Camc’ıyı

Bulgar zulmünden kaçıp Seydişehirliye Avrupa ve dünya şampiyonlukları yaşatan Ali Kayalı’yı, İsmail Fakıoğlu’nu, Efrahim Kamberoğlu’nu ismini hatırlayamadığım onca sırtı yere gelmez yiğidi…

Hey gidi günler hey değil mi?

Korubaşı maç arenalarını, Tepe sporu, Küpe sporu, Kuru yavan acı soğan antrenman sofralarını… Rahmetli Osman Saylam abimi unutmadınız demi?

Atmış evler stadını, Ilıca’da ikisi çim, biri kum üç adet futbol sahasını… Alt yapıda yetiştirilen yüzlerce öğrencili yaz futbol okullarını…

Olimpik yüzme havuzumuzu, tenis kortlarımızı, basketbol voleybol sahalarımızı, saunalı güreş salonlarımızı hatırlarsınız demi

3. Lig ve Konya Birinci Amatör Küme, Konya Amatör Genç Takım Amatör Küme ve Yıldız Takımlar Amatör Küme olmak üzere aynı anda dört grupta mücadele ettiğimiz yılları…

2. ligde top koşturduğumuz geri gelesi anları hatırlıyorsunuz demi?

Ya şimdi!

El topunun mihmandarı Süleyman Kılınç’tan, takımından, Kudret Ekinci’den, gönüllü takipçilerinden…Neslihan Kılınç’tan…

Birkaç amatör takımdan…

Yusuf Yalçın , Fikret Ünlü, Hüsamettin Çelik, Ali Buğdaycı, Ali Osman Güler, Şenol tatlıcı, İsa köse, Tanyeli Doğan, Lütfi acır, Hidayet Rençber, Ayhan Görmez, Abdullah Ünver, Soner Balcı’dan, Serkan Hoca’dan,…

Beden eğitimi öğretmenlerinin gayretlerinden öte var mı sportif bir heyecan?

Var mı umuma şümul bir aktivite?

İsmini hatırlayamadıklarım dahil hepsi sporun gizli kahramanları…

Hülasası;

Yerel seçimleri fırsat bilip kelam etmek istedim spordan?

Ve kelamım yektaptan Seydişehir’in Şehrül-Emin ve encümen azalığı namzetlerine?

Yok mu spordan ötürü birkaç kelamda sizlerden?

Var mı spordan ötürü yarını projelendiren?

Hey gidi günler hey demi?

Ne günlerdi o günler demi?

Hep böyle gitmeyecek demi?

GÜNÜN SÖZÜ YAZININ ÖZÜ

Hepimiz istişare kültürünü geliştirmek zorundayız. Seydişehir’i yönetecek kişilerin vizyon projeleri olmalıdır. Kentin yönetimine gelecek kişilerin donanımlı olanları seçilmesi gerekir. Vizyonu olan, kişiler seçilirse ilçemize hizmet gelir.

Bütün adaylarımız Seydişehir’e hizmet etmek istiyor. Siyasi partilerin ittifak yapmaları da normaldir.

Fakat genel bir siyasi görüşe mensup iken başka bir siyasi partiden aday olunması bizim toplumda yadırganıyor.

Yazarın Diğer Yazıları