Rahmeti sırtlayıp bir hızla geldin;
Yâ şehr-i Ramazan! Git güle güle!.
Biricik arzumdun, kutlu emeldin;
Seninle sarıldım, aşk denen tüle!..
Evet, kıymetli okuyucularım! Rahmet melteminin efil efil estiği ve yüreklerimize ılgıt ılgıt serinlik verdiği Ramazân-ı Şerif'in son iki günü kaldı.
Girişteki dörtlükte de ifade ettiğim gibi rahmeti sırtlayıp büyük bir hızla gelen bu kutlu zaman dilimini artık uğurluyoruz. Gitsin güle güle... Neden "Elvedâ" demedim de "Güle güle..." dedim; onun izâhını yapmak isterim. Şâyet bir kişi ile bir daha görüşmemek üzere ayrılıyorsanız o kişiye "Elvedâ" dersiniz; fakat ayrılık sonrası yeniden görüşmeyi ümîd ettiğiniz birisi ise o kişi, ona da "Güle Güle..." dersiniz. Çünkü güle güle giden büyük bir hızla size geri gelir. Ben de bundan hâsıl olan bir hissiyat ile uğurladım 2025 yılı Ramazân'ını.
Sonraki iki mısrada ise;
"Biricik arzumdun, kutlu emeldin;
Seninle sarıldım, aşk denen tüle!.." demişim. AŞK bunun neresinde? demiyesiniz ha!.. Ramazan "İlâhî Aşk"ın menbağıdır. Oradan bereketi, bolluğu, huzuru, saadeti ve sağlığı yudum yudum içersiniz de bedeniniz gençleşir.
Gençleşmek demişken, bu öylesine söylediğim bir ifade değil. Konuya şöyle bir giriş yapayım. Bir fabrika hayâl edin. Yılın on iki ayı boyunca durmaksızın çalışıyor. Zamanla bu fabrikada filtrelerin tıkanması, makine ve teçhizatta malzeme yorgunluğu oluşması kaçınılmaz olur. Bu sebeple mekanik sistemlere yıllık bakım yapılarak performansın artırılmasını sağlamak için bir ay iş durdurma gerçekleştirilir. Aynı durum, beden denilen bu muhteşem fabrika için de geçerli ve elzem bir husustur. Bu sebeple vücudumuza bir ay iş bıraktırıp "Bahar Temizliği" yapmak ilâhî bir kanun ve emirdir. Çünkü bu fabrikanın Sahibi(cc), bize bu talimatı vermiştir.
Gelelim "Gençleşme" meselesine... İşin uzmanından dinlediğim bilimsel verilerle konuyu izâha çalışacağım. Şöyle ki; "Oruçluyken 3 - 4 saat içerisinde kan şekerimiz düşer. Kan insülin direncimiz düşer. 12 saatlik açlıktan sonra şeker depolarımız tükendiği için yağ yakmaya başlarız. "Sirtuinler" yani gençlik genlerimiz aktive olur. "Somatotropinler" yani gençlik hormonları aktive olur. Açlık 14 saati bulduktan sonra "Otofaji" başlar. Pekiii, otofaji nedir? Otofaji, hücresel atıkları yer, eskimiş organelleri yer, DNA'sı eskimiş proteinleri yer. Yani otofaji bahar temizliği demektir. Otofayi ile gençleşiriz ve hücrelerimiz yenilenir." Bilin istedim!..
Durum bu kadar açıkken, her insan bir bahar temizliği yapmalı değil mi sizce de? Bakın her Müslüman demedim. Bütün insanları kastettim. Zâten dinler târihine de baktığımız da, "dinî" ya da "lâdinî" bir çok inanışta orucun varlığını görebiliyoruz. Burada mühim olan şey, Rabb-i Rahîm'imiz olan Allah'ın emrini yerine getirerek hem vücudumuza gençlik aşısı yapmak hem de tâbir-i câiz ise ilâhî bonusları kapmak.
Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ise Cehennem azâbından kurtuluş olan mübârek Ramazan'ı uğurlarken, Rabbimiz'den bize bayram sevinci yaşatmasını niyâz ederek; bir sonraki Ramazan'a kavuşmayı da ümîd edip "Yâ Şehr-i Ramazan! Git Güle Güle..." diyoruz.
Yâ Rabb! Kendi nefsim adına; ben oruç tutamasam da... "Tut Beni Oruç" diyerek yazımı nihâyete erdiriyorum.
TUT BENİ ORUÇ
Enâniyet çukuruna düşürme;
Hodgâmlardan ayır, tut beni Oruç!
Cehennem nârında beni pişirme;
Yakma cayır cayır, tut beni Oruç!
Henüz okumadan bir küçük cüzü;
Göründü bir anda gerçeğin yüzü...
Yürüyemediğim dünyânın düzü;
Olmasın hep bayır, tut beni Oruç!
Sen gelince ben nefsime darıldım;
Yemedim, içmedim sana sarıldım!
Ben boz bulanıktım, senle duruldum;
Hakk katında kayır, tut beni Oruç!
Zindelik kazanır sana uyanı;
Allah ıslah etsin yiyip doyanı!
Hakk'tan bize gelen nurlu beyânı;
Sen üfle sen duyur, tut beni Oruç!
Otuz gün nefsime vurduğum geme;
Sabır ne çok yakışıyor âdeme!
Rüştümü ispata cümle âleme;
Hakk emrini buyur, tut beni Oruç!
Îmanla ettiğim bütün taatler;
Sırat'ı geçmeye yeten vaatler;
Bitmeyi bilmeyen onca saatler;
Gözlerimde büyür, tut beni Oruç!..
Karıştırmayayım sapı samanı;
Susuzluğa sabır işin yamanı!
Ferahlamak için iftar zamanı;
Helâlinden doyur, tut beni Oruç!
Kul Kozâkî! Deme hoştur sözlerim;
Ben tenimi Güneş ile közlerim;
Miskinleşir kör olası gözlerim;
Gece gündüz uyur, tut beni Oruç!
05 Nisan 2024 / Saat: 03.37 / Mersin
